Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Cihan HAYIRSEVENER

İki Olay Ve Farklı İki Sonuç

Cihan HAYIRSEVENER Yazar Cihan HAYIRSEVENER
15 Mart 2008
Cihan HAYIRSEVENER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Şimdi size iki farklı olayı anlatacağım ve bu olayın adalete yansıması sonucu, ortaya çıkan durumu da dile getirmeye çalışacağım.

Bunu yaparken de, sade bir vatandaş olarak benzer iki olay arasında nasıl böyle bir farklı karara varılmasının yorumunu da size bırakacağım.

Birinci olay;

Genç bir polis, kız arkadaşı ile birlikteyken, kullandığı araçla şehir içinde bir kaza yapıyor. Kazanın ardından genç kız ağır yaralanıyor ve olay yerine gelen ambulansla hastaneye yetiştirilmek istenirken, maalesef ambulansın içerisinde son nefesini veriyor.

Aracı kullanan polis de yaralanıyor. Ancak onun yarası daha hafif olduğu için hastanede tedavi görüyor ve yaşama dönüyor.

Olay, doğal olarak adalete intikal ediyor.

Kazanın ardından aracı kullanan polise yapılan alkol muayenesinde, 0,66 promil alkollü olduğu da tesbit ediliyor.

Alkollü olarak araç kullanmasından dolayı, olayı soruşturan savcı, polis memurunun “eylemi bilinçli ve taksirle işlediğini” öne sürerek, 8 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasını talep ediyor.

Mahkeme ise devam ediyor.

Gelelim ikinci olaya;

Adam, ana yolda gecenin bir saatinde, süratli bir şekilde araç kullanıyor.

O sırada, araçları bozulan iki genç de, yolun sağ şeridinde, iterek araçlarını yol dışına almaya çalışıyor.

Arkadan gelen araç, bu gençleri ve ittikleri aracı farketmiyor ve olanca süratiyle çarpıyor.

Sol kapısı açık aracı, bir yandan itip bir yandan direksiyonunu kullanmaya çalışan genç, bu çarpmanın şiddetiyle önce kapı ile araç arasında sıkışıyor, yine çarpmanın şiddetiyle kapının da kopması sonucu yerde sürükleniyor.

Sonuçta da genç olay yerinde hayatını kaybediyor.

Çarpan aracın şoförü bir müddet ortadan kayboluyor. Olay yerine gelen polis, daha sonra çarpan aracın şoförünü yakalıyor ve gerekli işlemlere başlıyor. Ancak olay saatinden birkaç saat sonra yapılan alkol muayenesinde, sürücünün 2.40 promil alkollü olduğu ortaya çıkıyor. Demek ki, olay anında alkol oranı daha üst seviyedeymiş.

Tabii bu olay da adalete intikal ediyor.

İkinci celsede, savcı kazayı yapan kişinin serbest kalması halinde delil karartma imkanının bulunmaması, CMK’nın 100. maddesinin 2. fıkrasında sayılan suçlardan olmaması, sanığın kaçacağına ilişkin somut bir delil de bulunmaması nedeniyle, tahliyesine karar verilmesini talep ediyor.

Duruşma sonunda da, sanık tahliye ediliyor.

Evet, her iki olayda da elim bir trafik kazası meydana geliyor, ikisinde de bir ölüm olayı yaşanılıyor ve birinci olayda kazayı yapan ve kaza sırasında da yaralanan 0,66 promil alkollü polis için taksirle ölüme sebebiyet vermekten 8 yıl hapis cezası talep edilirken, ikinci kazada yaralanmayan, olaydan sonra yakalanan, 2,40 promil alkollü araç sürücüsü tahliye oluyor.

Kaçma ihtimali olmadığı için…

Demek ki, birinci olayda mahkeme polis memurunun kaçabileceğine, delilleri karartabileceğine ihtimal vererek, tahliye etmiyor.

Hem de devletin polis memurunu…

Yazımın başında da belirttiğim gibi benzer iki olay ve iki farklı sonuç…

Yorum da size kalmış…

Artık halkın gücü dikkate alınmalı!

Demokrasi ile idare edilen hiçbir gelişmiş ülkede, “ben yaptım oldu” mantığı asla geçerli değildir.

Böyle bir mantıkla değil devlet idare etmek, şirket bile idare ettirmezler adama!..

Fakat, demokrasi ile idare edildiğimiz masalı ile yıllardan beri süregelen siyaset anlayışımızda, bu kural ne yazık ki, bizim ülkemizde asla geçerli bir durum değildir.

Hangi görüşten olursa olsun, iktidara gelen her parti, mutlaka kendi duygu ve düşüncelerine göre bir takım kararlar alıp, bir takım yasal uygulamalara işlerlik kazandırarak, bu ülke insanına zorla da olsa bir takım zorunlulukları kabul ettirme sevdası peşindedir.

Çoğulcu demokrasiye geçtiğimiz varsayılan 1950 seçimlerinden bu yana bu kural, geçerliliğini sürdürmektedir ve nereye kadar sürdüreceği de doğal olarak meçhuldür.

Ülkenin, eğitim gibi üzerinde en çok oynanılan sistemlerinden biri de hepimiz biliyoruz ki sağlık politikalarıdır.

Önümüzde gelişmiş ülkelerin uygulamaları dururken, bizler 21. yüzyılda dahi Amerika’yı yeniden keşfetmenin derdine düşüp, bu sağlık politikalarını kuşa çevirmek için elimizden gelen çabayı da sergileme gayreti içerisindeyiz.

Bakın, son bir aydan beri yeni sosyal güvenlik yasasının işlerlik kazanıp kazanmamasına yönelik iktidar ile sivil toplum örgütleri arasında bir tartışma yaşanmaktadır.

Üstelik de, karşılıklı olarak seviyesi düşük bir tartışma.

Zamanında, bir ülke için en önemli yaşam kriterleri arasında yer alan sosyal güvenlik politikaları, politikacıların oy avcılığına kurban edilince, günümüzde bu sorun altından kalkılamayacak bir boyuta gelmiştir.

Tabii bu arada ülkemizde bugüne kadar 1960 ihtilali hariç, devri sabık yaratılamadığı için de, yapılanlar yapanın yanına kâr olarak kalmış, bunları örnek alan yeni politikacılar da, “nasıl olsa bu ülkede hiç kimseye hesap sorulamaz” mantığı ile alabildiğine sorumsuz davranışlar sergilemekten de kaçınmamışlardır.

Sonuçta, her zaman olduğu gibi bu tutarsız uygulamaların ceremesini, yine halk çekmiştir. Çekecektir de.

Çünkü, biz tevekkül bir toplum olduğumuzdan, tepemize indirilen yumruklardan dolayı ses çıkarma melekemizi de kaybedip, her yumruktan sonra “eyvallah” demeyi yaşam biçimi haline getirmişiz.

Amma!.. Şimdiki durum pek de böyle görünmüyor gibi sanki.

Hani bir deyim vardır, “maymun gözünü açtı!..” diye. Evet, sonunda az da olsa toplum uyanmaya başladı.

Eh ders alması gerekenler de alsın.

Paylaş
Etiketler: 1950 seçimlerÇoğulcu demokrasiyeyönelik iktidar ile sivil toplum
Önceki Yazı

Obez Devletin Kronik Çıkıntıları: Bürokrasideki Dikit ve Sarkıtlar!

Sonraki Yazı

Kapatma Davası ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Rüştü

Cihan HAYIRSEVENER

Cihan HAYIRSEVENER

Güney Marmara Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni

İlişkili Yazılar

Cihan HAYIRSEVENER

Başkan Adaylarını Açıklayın

30 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

ATV’nin Nasıl Bir Ayrıcalığı Var?..

29 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

Fırsatçılara Fırsat Tanıyanlar!..

28 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

Kim Durduracak Bunları?

27 Ağustos 2008
5k
Sonraki Yazı

Kapatma Davası ve Türkiye Cumhuriyeti'nin Rüştü

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap