Kilo ve vücut kitle endeksinin (VKE) hiçbir bilimsel değeri olmadığını, sadece bu değerlere bakarak bir insanın sağlığı hakkında yorum yapmanın çok yanlış olabileceğini iddia ettiğimi okuyucularım gayet iyi bilirler.
Bu mevzuda yakın zamanlarda bir destekçi de kazandım.
Gerçi bu, Tessa Embry adında 14 yaşında bir orta mektep talebesi ama hiç mühim değil (1).
Tessa çok akıllı bir kız ve âdeta atalarımızın “Akıl yaşta değil baştadır” sözünü ispatlıyor.
VKE deli saçmasıdır
İnsanların kilo ve VKE’ lerini genleri ve hayat tarzı belirler.
Modern bilimin ileri sürdüğü gibi ideal kilo veya ideal VKE diye bir mefhum deli saçmasından başka bir şey değildir.
Çünkü bu değerler kilonun ne kadarının kas, yağ, sıvı, kemikten kaynaklandığını bildirmez.
Yağın da miktarından ziyade vücudun neresinde biriktiği önemlidir.
Sağlık bakımından kalça ve bacaklardaki yağın değil, göbek çevresindeki yağın ehemmiyeti vardır.
Göbek çevresini genişleten yağ karaciğer ve pankreasın da yağlandığının göstergesidir.
VKE ile bilimsel çalışmalar yapılıyor
Sağlıklı olmak kilo ile VKE ile alâkalı değildir ama metabolizma ve diyabetle ilgili çalışmalarda bu manasız ve mantıksız VKE temel parametre olarak alınır.
Oysa VKE tıpkı çalışmayan bozuk bir saatin günde iki defa doğru zamanı göstermesi gibi az sayıda insan için doğru olabilir, hepsi bu!
Bu bilimsel çalışmalar aklıma hep “Bu kadar cehalet ancak yüksek tahsille mümkündür” sözünü getirir.
Adam gibi besleniyor ve adam gibi hareket ediyorsanız kilonuzun VKE’ nizin kaç olduğunun kıymet-i harbiyesi yoktur.
Kilonuz ister 55 olun, ister 65, ister 95 olsun hiç fark etmez.
VKE’ niz ister 25 olsun ister 30 hiç mühim değildir.
Hatta sağlıklı beslenmek ve yeteri kadar hareket etmek kaydıyla kilo ve VKE’ nin biraz yüksek olması sizi hastalıklardan korur: Obezite paradoksu (2).
VKE 25’ den 27 çıkarılıyor!
Hürriyet gazetesindeki bir haberde, Danimarka’daki Kopenhag Üniversitesi Hastanesi’nin yaptığı yeni bir araştırmada VKE’ leri 27 olanların sanılandan daha sağlıklı olduklarını, ölüm riski en az grupta olduklarını bildiriliyor (3).
Oysa topluma bugüne kadar sağlıklı olmanın temel şartı olarak VKE’ nin 18.5-24.9 arasında olması dayatılıyordu ve insanlar VKE’ lerini yarım puan, 1 puan düşürmek için kan ter içinde kalıyor, sinirleri bozuluyor ve büsbütün kilo alıyorlardı.
Anlaşılan o k millet şimdi de VKE’ yi 27′ ye çıkarmak için dellenecek.
Vay benim köse sakalım vay!
Gelelim neticeye
Sağlıklı ve uzun yaşamanın iki temel unsur adam gibi beslenmek ve adam gibi yaşamaktır.
Kafayı kiloya da, VKE’ ne de, kolesterole de ve başka sayılara da takmayın, keyfinize bakın.
Kaynaklar:
2. http://ahmetrasimkucukusta.com/kategoriler/yazilar/tip-yazilari/obezite-tip-yazilari/
3. http://www.hurriyet.com.tr/27-olanlar-cok-sansli-40102698
***
Hürriyet’ in haberi (3):
BEDEN Kitle Endeksi 27 olan kişilerin ölüm riski en az olan grupta olduğu anlaşıldı.
Beden Kitle Endeksi, vücut ağırlığının, boy uzunluğunun metre cinsinden karesine bölünmesiyle hesaplanıyor. Beden Kitle Endeksi, 18.5 altında çıkanlar “zayıf”, 18.5-24.9 arasında çıkanlar “sağlıklı”, 25 üzeri “kilolu”, 30 ve daha fazlası “obez” olarak değerlendiriliyor.
Danimarka’daki Kopenhag Üniversitesi Hastanesi’nin yaptığı yeni bir araştırma ise “kilolu” tanımının değişebileceğini gösterdi. Araştırmaya göre 1976’dan 2013’e kadar “sağlıklı” Beden Kitle Endeksi ölçüsü 3.3 oranında artarak 27’ye yükseldi. Buna göre daha önce “kilolu” olarak belirlenen 27 Beden Kitle Endeksi’ne sahip olanların, sanılandan daha sağlıklı oldukları, ölüm riski en az grupta oldukları görüldü.
