Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ŞENGÜL

İç Politikanın Bir Aracı Olarak Emperyal Dil

Hüseyin ŞENGÜL Yazar Hüseyin ŞENGÜL
10 Ekim 2017
Hüseyin ŞENGÜL
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Durum, iç sorunların artışını milliyetçi soslara bandırarak dik duruş, bağımsızlıkçı, anti-emperyalist söylemlerle dış politikaya izale etme çabalarından ibarettir. Dış politikayı tamamen iç politikaya tabi kılarak gidilecek yol, uzun vadeli olamaz.

Bir imparatorluk olarak Osmanlı’nın emperyal, daha açık bir ifadeyle fütuhatçı, işgalci dili anlaşılabilir. Bu gerçeklik, imparatorlukların yapısal bir durumudur. Milliyetçi ideolojinin partisi İttihatçılar da Birinci Dünya Savaşı’na salt imparatorluğu korumak amacıyla değil, daha çok elden çıkan Balkanları tekrar geri almak ve Osmanlı’yı Kızıl Elma ile buluşturmak (Abdülhamit’in Panislamizm’i yerine Pantürkizm) gibi bir emperyal hevesle girdiler.

Burada terminoloji açısından bir parantez açıyorum. Feodal dönem imparatorluklarının –son dönemlerinde içinde bir miktar kapitalizm gelişmiş olsa da–  emperyal yapılarıyla kapitalist dönemin emperyal yapısı arasında nitelik farkı vardır. Bu nedenle kapitalizmin 19. yy. sonunda ulaştığı evre, emperyalizm olarak nitelendirilir.

Tarih, salt bir zaman konusu ve kronoloji değildir. Toplumların tarihi aynı zamanda toplumlardaki zihniyetin, kültürün, geleneklerin bir akışıdır. Bu duruma bir dip dalga diyebiliriz. Egemenler, bu akışta işlerine gelen özellikleri teşvik ederler. Dip dalgadaki zihniyet pek değişmezken, zaman değişir. AKP iktidarının düştüğü anakronizmlerin nedeni budur.

Bugünle bağlantı kurmak için uzun bir girizgâh yaptık.

Son 5-6 yıldır iktidar tarafından dış politikada fütuhatçı, işgalci, üstenci bir dil dolaşıma sokuldu. Komşularımızla sıfır sorun amaçlayan AKP iktidarı, son yıllarda özellikle Erdoğan’ın söylemleriyle sorunlardan sorun beğen noktasına geldi.

İsrail, Mısır, Gazze, Mavi Marmara, Filistin derken Suriye.

Suriye bu sürecin tepe noktası olması itibariyle bu dilin de en uç ifadelerini oluşturdu.

Şöyle bir hafızamızı tazeleyelim:

5 Eylül 2012 tarihinde Erdoğan, AKP grup toplantısında yaptığı konuşmada “En kısa zamanda Şam’a gidecek…Emevi Camisi’nde namazımızı da kılacağız” dedi.

Bu iddialı söz o günlerde kimilerini işgalciliğin hayaliyle öyle uçurmuş ki, bakın ne demişler: “Radikal.com” haber sitesinin 10 Ekim 2012 tarihli sayfasında “Geçtiğimiz hafta Suriye krizi ile ilgili ‘1 saatte Suriye’yi yerle bir ederiz’ diyen Egemen Bağış’ın sözlerine bir destek de AKP Gaziantep Milletvekili Şamil Tayyar’dan geldi. Beyaz TV’de ekrana gelen 1’e Bir programında konuşan Tayyar, ‘Bugün eğer Türkiye arzu ederse, iddia ederek söylüyorum 3 saatte Şam’a varır’ dedi.

Suriye 1 (yazıyla bir) saatte yerle bir ediliyor.

3 (yazıyla üç) saate Şam’a giriliyor.

Ve Emevi Cami’nde namaz eda ediliyor!

Şu üstenci dile bakar mısınız?

Şimdi de Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) yaptığı bağımsızlık referandumu sonrasında aynı dilin kullanımının devam ettiğini görüyoruz.

Suriye’de uç noktaya vardığını sandığımız işgalci dilin, Kürt bölgesi referandumu üzerine “Bir gecede ansızın gelebiliriz” denilerek daha da uç bir düzeye ulaştığına tanık olduk. Uçların sonu genellikle uçuruma varır.

Üstenci dilin mecali var mı?

Sürecin esas sorusu şudur: Bu tehditkâr, üstenci ve emperyal dilin uygulanma gücü var mı? İktidarın buna mecali yeter mi?

Baskın Oran Hoca’nın deyişiyle Türkiye, ülkeler klasmanında orta büyüklükte bir ülkedir. Güç zehirlenmesine uğrayan iktidar, bu gerçekliği yeterince kavramadı ve ideolojisi gereği boyundan büyük işler yapmaya tevessül etti.

Elbette Türkiye Suriye’de, Irak’ta yaşananlardan uzak kalamazdı. Ancak bir yanıyla İhvan-ı Müslim siyasi dalga boyunda İslamcı, bir yanıyla da Kürt düşmanlığı üzerinden hareketle inşa edilen milliyetçi politik tutum, Türkiye’yi çıkmazlara sürükledi.

AKP iktidarı ve Erdoğan kendilerine öyle bir güç vehmettiler ki;

Daha dün, bizsiz Ortadoğu’da yaprak kımıldamaz dediler.

Biz oyun kurucuyuz dediler.

Şam’a 3 saatte gireriz, Emevi Cami’nde namaz kılarız dediler.

Şimdi de Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ne “Bir gece ansızın gelebiliriz” diye tehdit savuruyorlar.

Ortadoğu’da fırtınalar esiyor. Türkiye sahada değil. Şam’a girmek için tevessül dahi edilemedi. Sonuçta bir inisiyatifsizlik ve savrulmalar yaşanıyor; Rusya, İran, Katar vs. vs. Ve ilginçtir ki, bu savrulmaları bağımsızlıkla, emperyalizm karşıtlığıyla izah etmeye çalışarak meşruiyet kazanmaya çalışıyorlar.

Peki, iktidar neden gücünün üstünde saldırgan bir dil kullanıyor?

Elbette siyasal İslamcılıkla, milliyetçilikle siyasetini şekillendiren iktidarın bir Osmanlı takipçisi olarak emperyal zihniyetleri vardı. Ancak günümüzde bunun bir karşılığının olmadığını gördüler.

Hal böyleyken hala neden etrafa bağırıp çağırıyorlar, tehdit savuruyorlar?

İç sorunlar karşısında tıkanmalar yaşayan iktidarların çoğu kez dış politik çatışmalar yaratarak durumu idare etmesi, siyasal tarihin en bilindik taktiklerinden biridir. Bu yolla toplumun gazı alınır. Erdoğan’ın özellikle Suriye hezimetinden sonra yaptığı da bu. Durum, iç sorunların artışını milliyetçi soslara bandırarak dik duruş, bağımsızlıkçı, anti-emperyalist söylemlerle dış politikaya izale etme çabalarından ibarettir.

Dış politikayı tamamen iç politikaya tabi kılarak gidilecek yol, uzun vadeli olamaz.

Şam’ı işgal sevdalıları

Yazıyı Osmanlı’dan ve İttihatçılardan tevarüs eden emperyal ve işgalci anlayışın bir dip dalga halinde süreğen oluşuna örnek olması açısından ve özellikle de Şam’a girmenin yalnızca bugünkü iktidar çevrelerine değil, 1940’lı yıllarda da bir amaç olduğunu ifade eden Nazım Hikmet’in dizelerine yer vererek noktalayacağım.

İkinci Dünya Savaşı sırasında ülkemizde sıradan insandan asker ve siyasetçisine kadar Hitler hayranı ciddi bir kesim vardı. Bugün Devlet Bahçeli’nin Kerkük’ü 82., Musul’u 83. vilayet ilan etme hevesi bir rastlantı değil.

“Memleketimden İnsan Manzaraları” destanında şöyle diyor Nazım Hikmet:

“Halı heybenin sahibi devam etti konuşmasına:
– Bir paşa var,
eski paşalardan
Seferberlikte bir o yenmiş İngiliz gavurunu.
Şimdi tekavüt.
Ticaret yapıyor ve de gazeteci.
Ya birlik olunmalı Alaman’la demiş
ya da yol vermeli, geçsin.
Koskoca paşa bu
ve de gazeteci.
Seferberlikte bir o yenmiş İngiliz gavurunu.
Bana bakkaliye veren Hacı Nuri Bey tanır onu.
Hacı Nuri Bey dedi bana:
Alaman indi Balkan’a
ne Yunan’ı bıraktı, ne İngiliz’i.
Ve lakin çok şükür Müslümanız
herif sayıyor bizi.
Biz Alaman’la birlik edip
atılabildik miydi İngiliz’in üzerine,
bir günde giriverdik demektir
Şam’ı Şerif şehrine.”* (HŞ/YY)

*Nazım Hikmet – Memleketimden İnsan Manzaraları- YKY Yay. 32. baskı – Syf. 48.

NOT: Emperyal ile emperyalizm geniş bir konu ama iki kavram arasındaki ayırtedici iki temel özellik; emperyal kavramı bir imparatorluğun/devletin bir ülkeyi askeri olarak işgal etmesi ve oradan kendine vergi, ürüne el koyma, emtia dolaşımından pay alma gibi doğrudan kaynak aktarımı yapmasıdır.

Emperyalizm ise kapitalizmin ulaştığı sermaye birikimi nedeniyle bir tekelleşmenin ve sermaye ihracının olması evresidir. Pazar paylaşımı kendi aralarında bir rekabet yaratsa da (Bu durum iki dünya savaşının nedenidir) ikinci savaştan sonra farklı evreye girmiş olup sermaye ihraçlarını askeri işgal olmadan da yapar.

Paylaş
Etiketler: dış politikaiç politikaŞam’ı işgal
Önceki Yazı

Açlık ve Yoksulluk Rakamları Açıklandı

Sonraki Yazı

Göz Dikilen Ülke Kıbrıs

Hüseyin ŞENGÜL

Hüseyin ŞENGÜL

İlişkili Yazılar

Yeni Bir Anayasa (mı?)
Hüseyin ŞENGÜL

Yeni Bir Anayasa (mı?)

17 Eylül 2023
5k
Çivisi Çıkmış Dünya
Hüseyin ŞENGÜL

Çivisi Çıkmış Dünya

09 Temmuz 2023
5k
Prens ve Hayal Kırıklıkları
Hüseyin ŞENGÜL

Prens ve Hayal Kırıklıkları

11 Haziran 2023
5k
28 Mayıs Seçimi Üzerine
Hüseyin ŞENGÜL

28 Mayıs Seçimi Üzerine

01 Haziran 2023
5k
Sonraki Yazı

Göz Dikilen Ülke Kıbrıs

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap