Değerli Okurlarım!
Bütün zaman dilimlerinde farklı düşüncelere karşı ciddi derecede bir tahammülsüzlük vardır. Hala da bütün acımasızlığı ve katılığıyla bu anlayış devam etmektedir…
Bunu tetikleyen arka plan ve sebepleri başka bir yazının konusu olabilir.
Her birimiz farklı, ana babadan gelen hemen hemen her konuda ciddi farklılıkları olan insanlarız. Yani beşeriz, şaşarız, insanız, melek robot değiliz çünkü onlarda hiç hata olmaz! Ama insan öyle mi? İnsan, düşünür, konuşur, hata yapar, unutur, okur-yazar vesselam..
Bu anlamda insan farklı düşünebilmeli, bunlar anlayışla karşılanmalıdır. İşte her hafta Çarşamba günleri CENDERE’de bir araya geldiğimiz Hüseyin BAYRAK gibi.. düşüncelerine katılmayabiliriz, madem bu kent için, ülkemizin geleceği için, toplumumuzu aydınlatmak için bir araya geliyoruz o halde bir birimize tahammül etmeliyiz bu anlamda örnek de olmalıyız diye düşünüyorum.
Onurlu insanlar düşüncelerine katılmadıkları insanların düşüncelerine saygı duymalıdır.
İşte saygıyla karşıladığım ama asla çelişkilerine tahammül edemediğim zaman zaman sesimi yükselttiğim Hüseyin BAYRAK’ ın beni şaşırtan ciddi çelişkilerinden anekdotlar:
AİLELER
Her programda Adana’da iz bırakmış, yüzlerce binlerce insanın evine ekmek götürmelerine vesile olmuş, istihdam sahibi, Cami, Kilise, Havra, Cemevi, Okul, Çeşme Kütüphane vs gibi kamu yararına hayırlı kurumlar yaptırmış aileleri diline dolayan, onları emanetçi gibi gösteren, topraklarının kendilerine ait olmadığını iddia eden, rotari, mason vs. gibi töhmet altında bırakacak yorumlar yapan, onlarla ilgili ciddi bilgilere sahibim iddialarında bulunan Hüseyin BAYRAK onları eleştire eleştire tıpkı onlardan biri haline dönüştü..
FARZUMUHAL!
Tıpkı o güzle İnsanlar gibi; tipik fakir bir Anadolu çocuğu olan Hüseyin BAYRAK, diş tırnak çalışarak elde ettiği üç beş kuruşla evler, arabalar, arsalar, marketler şimdi de on küsur katlı apartmanlar dikmeye başladı. Allah daha çok versin mübarek olsun..
Şimdi bu tabii durum kendisi için normal, ama başka ailelere gelince onlar şu yada bu kesimin adamları kendisi sütten çıkmış ak kaşık misali..
Şimdi Hüseyin BAYRAK’ a Mertçe Soru yorum!
Sen kimin adamsın?
Arkanda kimler var?
Rotori misin,
Mason musun?,
Yahudi misin?,
Nasaralı mısın?
Ermeni misin?
Necisin abi diye sorsam ne kadar rahatsız olursun değil mi?
Zor değil mi Sayın Bayrak farzı muhali bile zor?
O halde Haddini bil kimseyi elinde ciddi deliller olmadan suçlama!
TUVALET HAYRATI
Bu ülkeye zerre-i miktar iyiliği olan herkesin başımızın üzerinde yeri vardır. Geçen CENDERE’ de, Seyhan Belediye Başkanı Sayın Zeydan KARALAR’ ın stadyum dışındaki insanlara gönderdiği seyyar VC’ leri hizmet değildir diye eleştiren Hüseyin BAYRAK, sıkışmanın ne demek olduğunu bilmeyenlerden herhalde ki, bu durum bence, Adana’da kanayan bir yaradır.
Mertsen sende bir VC yaptır da görelim deyince, “bulun yerini yaptırayım” dedi. Bu işin takipçisiyim. Eleştirdiği çoğu ailelerin Cami, okul ve Mescit hayratları vardır.
Önce eleştirdiği ailelerin arasına katıldı. Sonrada nasip meselesi, demek ki, Cami, Okul, cem evi, mescit nasip olmayacak ya onun hissesine de Tuvalet Hayratı düşütü!
Ne demişler çalma elin kapısını çalarlar kapını..
Büyük lokma yemeyeceksin büyük laf etmeyeceksin…
Ne diyelim Hüseyin Bayrak gibi insanların farklı düşüncelerine tahammül edeceğiz!
İcap ettiği zamanda Mertçe eleştireceğiz.
“Düşüncelerine katılmıyorum, ama düşüncelerini savunma hakkını sonuna kadar destekleyeceğim” diyen VOLTAİRE üstadımız ışıklar içinde yatsın..
ATATÜRK KÖŞESİ
Yurtta barış Cihanda barış…
DÜŞÜN-TAŞIN
Sahi, neden en çok beynimizi ihmal ediyoruz…
AFORİZMALARIM
Olağanüstü yetenek gerekeni gerektiği zaman ve zeminde MERTÇE söylemektir..
