Hayırlı Değişiklikler

Anayasaya getirilen yeniliklerden biride, ordudaki yaş sınırı kargaşası. Kimilerine göre, bu yaş sınırı yerinde bir karar lakin bunun tersini de düşünenler var. Emekliliği gelipte hali hazırda emekli olmayan üst düzey kurmaylar geçen haftalarda hükümetin getirdiği yaş sınırı kararıyla emekli oldular.

YÜKSEK ASKERİ ŞURA KARARLARI-
Yüksek Askeri Şuranın (YAŞ) terfi işlemleri ile kadrosuzluk nedeniyle emekliye ayırma hariç, her türlü ilişik kesme kararlarına karşı yargı yolu açılacak.
İdari yargı, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olacak, ”yerindelik denetimi” yapılamayacak.

80 anayasasında değişmesi gereken kararlar elbette ki var. Ama alt yapısı olmayan ve meclisteki siyasi partilerle anlaşılmadan halka sunulan bir anayasanın ne kadar yerinde bir anayasa olduğundan şüphe etmekteyim. Anayasa karalarına oy verecek olan bir millete bu kararlar tv, radyo, internet aracılığıyla özel olarak anlatılabilirdi. Neden mi? Diyeceksiniz halkın yüzde kaçı bu kararların neden değiştirildiğini ve içeriği biliyor. Evet 80 anayasası ülkenin kaos içinde olduğu bir dönmede darbeyle halka kabul ettirildi. Türk halkı vereceği oyu o dönem çektiği sıkıntılar adına darbeye inat verecektir. Bir adım sonra, evet oylarının fazlalığıyla getirileceğini varsayarsak işleyiş sürecinde neler olacağını bilmek bu sınırlarda yaşayan herkesin hakkı değil mi? Bu bir partinin tüzüğü değil artık farkına varsak iyi olacak. Bu tarihine yıllarca hükmeden bir milletin yıllarca değişerek bize kadar gelen anayasasıdır.

Yaş sınırı daha doğru dürüst anlaşılamadan orduda yapılan değişiklikler kaosa döndü bile. Emekli olan kara kuvvetleri komutanın yerine getirilmek istenen jandarma genel kurmay komutanı emeklisi istedi. Hükümetin adayı olan Atilla Işık neden böyle bir kararı geri çevirdi onu da bir düşünmek lazım.

Atilla Işık’ın hükümetin teklifine karşılık verdiği bu karar, askerin yapılanlara bir tepkisi olarak görülebilir mi? Ya da Atilla Işık’ın kara kuvvetleri komutanı, Orgeneral Hasan Iğsız’ın yerine gelmek istememiş olabileceği de yazılıp çiziliyor. Hepimizde biliyoruz ki, ordu ile hükümetin arasındaki buzlar bir erimedi. Karşılıklı zıtlaşmalarla alınan kararların hem meclisi, hem de orduyu yıprattığını düşünüyorum. Ergenekon, Balyoz, şimdi de anayasa da askeri ilgilendiren değişikliklerle bu gerginliğin artacağını zannediyorum.

Bedelli askerlik için yapılacak yaş sınırı görüşmelerinde ne çıkacağı belli değil.hükümet 30 yaş sınırı getirmek istiyor ama ordu buna karşı. Bir kaç sene evvel alınan kararla 26 yaş sonrası bedelli askerlik yapılabilir ibaresinin yerini 30 yaş dan yukarı bedelli askerlik yapılamaz ibaresi alacak mı merakla bekliyoruz.

Böyle bir sınırlama neden getiriliyor diye hükümet partisine soruyorlar bu tamamen teknik bir sebep diyorlar. Ama açıklama bu kadar.

Memurun toplu sözleşme sevinci!

Bazı noktalarda işine geldiği daha doğrusu çıkarları doğrultusunda alınan bu kararların ülkemiz adına ne gibi yararları olacak heyecanla bekliyoruz. Ütopyalarla ülke yönetilmez gerçekten uygulamaların aslını görmek istiyoruz artık.

Yüzlerine gözlerine bulaştırmadan uygularsalar ne ala ama bu noktada kocaman bir soru işareti görünüyor. Değiştirilmek istenen kararların yüzde 70 den fazlası askeri ve yargıyı ilgilendiren kararlardan oluşuyor. Geri kalan küçük bir yüzde sanki araya sıkıştırılmak istenmiş gibi ,çalışanı ve ülke insanın kişisel haklarını içeriyor.

*Memura toplu görüşme hakkı veriliyor. Memurlara verilen uyarma ve kınama cezaları yargı denetimine açılacak.

*Adalet hizmetleri ile savcıların idari görevleri yönünden Adalet Bakanlığınca denetimi, adalet müfettişleri ile hakim ve savcı mesleğinden olan iç denetçiler; araştırma, inceleme ve soruşturma işlemleri ise adalet müfettişlerince yapılacak.

Ne değişti sadece memur için  fazladan yargıya gidebilecek ibaresi ışık mı olacak bu ülkede ki kamu çalışanlarına. Müfettişler zaten denetimi hep yapıyordu yıllardır her kurumun o işi anlayan müfettişleri garip uygulamalarla yıprattıkları sistemi şimdide savcıların ve hakimlerin eline bırakmak ne kadar  akılcı bir karar sizce!Zaman gösterecektir .

Araya sıkıştırılmış kararlar!

*Kadın-erkek eşitliği konusunda alınacak tedbirler, Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamayacak. Çocuklar, yaşlılar ve özürlüler ile harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmayacak.