Geçen hafta, “Hangi dağda bir kurt öldü” dedirten bir ziyaret gerçekleştirildi! Didim CHP, yönetimiyle birlikte Müftülük ziyaretinde bulundu!
AKP iktidarının başladığı tarihten beri sık aralıklarla yazar dururum, “CHP değişime gitmeli… CHP değişmeli… Gelişmeli. Tabuları yıkmalı… Ezberi bozmalı… vs. diye… “Aksi takdirde AKP en az üç dönem iktidar olacaktır ve bu dönem içerisinde köşe taşlarını oturtacak, CHP de sıtti sene muhalefet olarak kalacaktır.” demiştim. BAYKAL‘ın gidişine de bunun için çok amma çok sevinmiştim.
Yine Akbük Belediye Başkanlığı seçimlerinde; “işte değişim istiyorsanız, gelişim istiyorsanız, eğitim şart diyorsanız başkan aday adayı M.Erçin SANDALCI, Akbük CHP için biçilmiş kaftan” diye de yazmıştım! O zaman karşı taraftan tepki de görmüştüm. Amma kendimce doğru olanı savunmuştum. Ki o zamanlar aday adayı olarak dahi SANDALCI hesaba alınmıyordu! Çünkü aday adayı belde başkanı Celalettin EROL‘a kesin ADAY gözüyle bakılıyor, gerek Didim CHP teşkilatı gerekse Aydın’dan gelen CHP kurmayları “bizim adayımız Celalettin EROL’dur” diye de basına açıklamalar yapıyor, attıkları, attırdıkları sloganlarda da SANDALCI‘nın nerede olduğunu (!) imalı bir şekilde işliyorlardı…
Amma ben hep SANDALCI‘yı yazdım. Gün oldu, devran döndü ve SANDALCI aday olmayı başarmakla kalmadı Akbük Belediye Başkanı oldu. Bizim; yazdıklarımızla, çizdiklerimizle cephe aldıklarımız da bize kâr kaldı ve SAĞDIÇ emeği oldu, unutulup gitti tabii! Neyse ki Akbük kazandı.
Gelelim Didim’e…
Didim’de ilk kez Camiler ya da Din görevlileri Haftası yapılmıyor! Amma CHP’nin yerel yönetimi kazandığı ilk dönemden bu yana 7 yıl geçti sanırım. Her yıl nezaketen de olsa Didim Müftülüğü’ne bu bağlamda yapmaları gereken ziyaretin, bugün akıllarına gelmiş olması da bir gelişmedir.! Önemli bir değişimdir… Dediğim gibi yapılması yıllar önce gereken bir ziyaretti… Nedense hep uzak duruldu!
Cuma namazına gidiyoruz diye bizi kendi aralarında fişleyenler, birbirlerine ispiyonlayanlar, hatta meclis üyeliğine aday olan bir arkadaşımızı sırf Cumaya gidiyor diye itiraz edenler, bunlardan CHP’li olmaz diyenlerin içinde yer aldığı CHP’nin, müftülüğü ziyaretini önemli bir gelişme olarak değerlendiriyorum… Onun için diyorum ki; “hangi dağda bir kurt öldü acaba!?”
Ülke genelinde KILIÇDAROĞLU‘nun bazı değişimleri yapıyor olmasıyla Didim’de yapılan Müftülük ziyareti bence olumlu bir adım.… Ben aslında Didim’de tabunun birinin kırılmış olmasından dolayı çok memnunum. Din kimsenin tekelinde olmamalıydı. Yapılması gereken buydu.. Merkez Camii yapımında Mümin KAMACI’nın gecikmeli de olsa emeği vardır bunu da bu arada hatırlatmak istiyorum..
Ülke genelinde sadece kendi taban oyu ile sol, ya da CHP’nin bir adım ileri gitmeyeceği, sıtti sene iktidar olamayacağı çok açık! Hele ki AKP’nin üç dönem ard arda iktidar olmasından sonra CHP’nin, değişmediği sürece çok daha gerilere gideceği açıkken!
Neden açık?
Çünkü büyük bir olasılıkla bu defaki Anayasa değişikliğinde seçim barajının düşürülmesi bile söz konusu olacak! O zaman herkesin oyu kendi siyasi partisine gideceğinden ve PARÇALANMA korkusu yaşanmayacağından CHP, bugünkü oyu bile alamayabilecek! Dünya değişirken CHP’nin hala tabularla oturup kalkması, değişimden yana gözükmemesi, elbette ki CHP’nin hayrına olmayacaktı.. Tabii ki değişim sadece bu konu ile sınırlı kalmayacak! Kalmamalı… Kürt meselesinde, eğitimde, sağlıkta, askeri konularda, sadece kınayan, eleştiren değil, öneri sunan, alternatif ortaya koyan bir parti olarak değişmesi gerekiyor.
Sözün Özü!
Sadece iktidarın öneri, teklif ve yaptıklarına karşı olmakla, çözüm önermemekle, teklif getirmemekle UMUT olunmuyor.. Başkalarının eksilerinden PRİM beklemek çok gerilerde kaldı artık. Vatandaş; “madem bunların yaptığı yanlış, sizin doğrunuz nedir?” diye soruyor! Cevap alamayınca da CHP’nin iktidar derdinin olmadığını söylüyor ve “TIN TIN” olarak bakıyor, haklı olarak, “yola devam” diyen partiye oyunu verip, yoluna devam ediyor!
KILIÇDAROĞLU‘ndan memnuniyetim değişimden yana olmasından dolayıdır. İnşallah bunu başaracak ve tabular ortadan kalkacak. Değişmesi gereken şeyler değiştirilecek. İlçedeki bazı tabucuların; “yok CHP’nin bir ağzı varmış, şöyle demezmişte, böyle demezmişte vs.” söylemi bozulur. ATATÜRK olsaydı CHP şimdi çok değişmiş olacaktı diye düşünüyorum. Muasır Medeniyet’ten bahseden bir LİDERİN partisi böyle KAPALI KUTU MU kalacaktı!? Hiç sanmıyorum! Geri kalmışlığın tek sebebi, zihniyetin ATATÜRK‘le birlikte ölmüş olmasıdır. Geliştiril(e)memiş olmasıdır.
