Sadakat, birey tarafından kabul edilen ve yemin kadar güçlü bir bağlılığı ifade eder. Özveriyi ve hizmeti vurgular. Dürüst olmak, yalandan ve hileden kaçınmak, ne olursa olsun sonuna kadar bağlılıktan bahsediliyor. Son zamanlarda en çok ihtiyacımız olan şey Sadakat, bireyin en ağır sınavıdır. Bir yemin kadar keskin, bir vicdan kadar yakıcıdır. Ama biz, günümüzde bu kelimenin içini boşalttık.
Bunu çeşitlendirmek hiçbir şeyi değiştirmez. Aşkta, evlilikte, dostlukta, işte ve siyasette… Hepsinin kapısı tek yere çıkar, orada sadakat yoksa geriye sadece çürümüşlük kalır.
Aşkta Sadakat
Aşk, ilk bakışta tutku gibi görünür; göz kamaştıran, kalbi hızlandıran bir kıvılcım… Ama asıl gücünü sadakatten alır. Çünkü tutku zamanla azalır, heyecan söner, alışkanlıklar sıradanlaşır. İşte o noktada aşkı ayakta tutan şey sadakattir. Teknoloji çıktı mertlik bozuldu. Klavye cesareti ile aldatmalar çoğaldı. Aşkın yerini maddiyat aldı.
Dostlukta Sadakat
Zor zamanlarda yanındaysa dost, işte o zaman dosttur. Sadakat, dostluğun görünmez bağıdır; kırılmaz, eskimez, çıkarla değişmez. Kötü zamanlarında koşulsuz yanında olandır. Maalesef böyle dostları bulmak çok zor.
Siyasette Sadakat
Kişilere değil; halka ve vicdana bakılmalıdır. Bir lidere körü körüne bağlılık, sadakat değil, esarettir. Gerçek sadakat, verilen sözleri tutmak, emaneti korumak, halkın çıkarını kendi çıkarının üstünde tutabilmektir. Günümüzde rüzgâr gülleri artarak çoğalıyor. Özellikle siyasette sadakat-sizlik had safhada. Topuklusu, topuksuzu, efesi, dişisi fark etmiyor. Tamamen bireysel çıkar doğrultusunda yol almaya devam ediliyor. Onur, gurur, omurga ve ar damarı kalmamış. Mevcut yerini koruma, güç ve maddi beklentiler her türlü ihanetin kapısını aralıyor. Çıkar ilişkilerin gölgesinde sadakat unutuldu. Güven yerle yeksan edildi.
Sadakat, insanın en temel sınavıdır. Kimi zaman aşkta, kimi zaman dostlukta, kimi zaman işte ya da siyasette karşımıza çıkar. Biçimi değişir ama özü aynı kalır: Dürüstlük, bağlılık, güven. Emanete sadakat, siyasetin onurudur. Bugünün siyasi ikliminde fikir değiştirmek kolay, ama güveni korumak zordur. Siyaset ve sadakat paradigmasında ortak akıl, emek, liyakat ve toplumun güveni esastır.
Siyasetin sadakat temini rozet değişimiyle bozulmuştur. Ahlaki meşruiyetini doğrudan sarsan bir güç mühendisliği girişimidir.
Siyasi ihanet sessizlikle ödüllendirilmemeli…
Sadakat testini geçebilmek o kadar kolay olmamalı.
Rozet değiştirmek halka ihanettir. Halkın iradesine saygısızlıktır. İstifa edersin. Sonra nereye istersen geçersin.
Rozet değişimi kolay, güven kazanımı zordur. Siyasi erkler en baştan bunları görmezden gelmemeleri gerekir. Bugün şaibesi ve zaafı olanları bir yerlere, birilerinin isteği ile yerleştirirseniz döner akrep gibi sizi de sokar.
Transfer dalgası içine girecek herkesi belirleyip temizlik yapılmalı.
Sahadaki kolektif emek edenleri, kökten örgüt yapısına sadık olanları, kendisinden çok kenti ve ülkesi için gayret edenleri görmelisiniz. Gerçek demokrasiyi savunanlar bunun aksini yapamaz. Yapmamalı.
Ayrıca oligarşi yapı siyasette dayatılmamalı. Örgüt içinden emeği olanlar dışarda bırakılıp bu yapıyla gelenler omurgasızlığı ve körü körüne biat etmeyi kabul etmiş oluyorlar. Sadakati biat la karıştırmamak gerekiyor. Gücünü halktan, örgütten değil farklı referanslardan almak demokrasiye terstir.























