Çok şükür ki bu dünyada obezite, diyabet ve kalp-damar hastalıklarının kolesterolden değil “şeker” ve “trans yağlardan” kaynaklandığının geç de olsa farkına varan ve başkalarını da uyarmak isteyen bilim adamları var.
Bu ar
kadaşların aslında “sıfır şeker” ve “sıfır trans yağ” demek istediklerini ama bunu ne hükümetlere ne endüstriye kabul ettirmeyeceklerini ve başlarına gelebilecekleri de tahmin ettikleri için şimdilik “yüzde 30 şeker kısıtlaması” ile ilk adımı attıklarını düşünüyorum.
Vücudumuzun fizyolojik olarak “rafine şekere ihtiyacı yoktur“.
Şeker sigara ve alkol kadar zararlıdır ve onlar gibi de “bağımlılık” yapar.
Şekere alışan bir daha ondan kolay kopamaz.
Obezite ve diyabetteki ve dolayısıyla kalp krizi, felç, kanser başta olmak üzere pek çok hastalıktaki “müthiş” artışın en önemli sebeplerinden biri diyetimizdeki şekerdir.
İçinde şeker olan ürünlerin üzerine sigara paketlerinde olduğu gibi “Dikkat, sağlığınıza zarar verebilir” uyarısı konmalıdır.
Özellikle çocuklar “şekerden” mutlaka uzaklaştırılmalıdır.
Gelelim neticeye
Şekerin, trans yağların adını bile ağızlarına almayan, sağlam insanlara bile kolesterol hapı yutturmaya kalkan “modern tıp” ne zaman gerçekleri görecek ve göstermeye başlayacak merak ediyorum.
Hürriyet gazetesinin haberi:
İngiltere’de bir grup uzman, şekerin en az tütün kadar zararlı olduğunu belirterek gıdada kullanılan şeker miktarı yüzde 30 azaltılırsa obezite probleminin sona erdirilebileceğini belirtti.
‘ACTION on Sugar’ (Şeker Eylemi) adlı bir lobi grubu oluşturan bilim insanları, hükümeti ürünlerindeki şeker miktarının azaltılması için büyük gıda şirketlerine baskı yapmaya davet etti.
Uzmanlar, bir kutu yağsız yoğurtta 5, bir kutu kolada 9, Karamel Frapaccino’da ise tam 11 çay kaşığı şeker bulunduğunu tespit ettiklerini belirterek “insanların alışveriş yaparken ürünlerdeki yağ oranına dikkat ettiğini, ancak şekeri görmezden geldiğini” söyledi.
Grubun başkanlığını yapan Kardiyoloji Profesörü Graham MacGregor, “Önerdiğimiz şeker azaltma planı hem yiyecek endüstrisini zor durumda bırakmayacak, hem de büyük bir fark yaratacak. Sağlık Bakanlığı da mutlaka bizi dinleyecektir” dedi.
KAYNAK: http://www.hurriyet.com.tr/saglik-yasam/25535611.asp
