Gün doğdu gün… Pırıl pırıl içimi ısıtarak, yüzüme gülerek gün doğdu…
Biliyor musunuz ben hep bekledim sabahın alaca karanlıklarında bu gün doğumunu…
İzlemek isterdim karanlığın nasıl aydınlıklar içinde kaybolduğunu…
Nedense bir türlü göremiyordum, karabasanlar basıyordu, göz kapaklarımda birer külçe olup kapatırdı zorla gözlerimi…
Bu yüzden hep karanlığa mahkum kalırdı gözlerim göremezdi gün doğumunu…
İşte şimdi kovdum karabasanları, savurup attım göz kapaklarımdaki külçeleri, gün doğumunu görebilmek için hem de dimdik ayakta bekledim gece boyu…
Değdirmeden kirpiği kirpiğe…
Gecenin karanlık yüzünü görmekten, gün doğumunu unutmuştum…
Unutmuşum sıcaklığını…
Meğer ne güzel doğuyormuş gün..!!!
Dedim ya pırıl pırıldı…
Gözlerim kamaştı içime garip bir sıcaklık doldu…
Hava soğuk mu?
Hayır!
Sabahın gün doğumu saatleri hem de mevsim kış… Hava soğuk değil!
Sabahyıldızı da gözden kayboldu, bir an daldırdım gün doğumunu izlerken göremedim gidişini… Ama olsun o oradaydı görmüştüm, ben görmüştüm sabahyıldızını…
Şafak vaktiydi hava bulutlu gibiydi gün doğumundan az önce…
Ben görmüştüm işte sabahyıldızını hem de bana göz kırpmıştı…
Sanırım o da anlamıştı ne kadar huzurlu, mutlu olduğumu.
Hani bekliyordum ya gün doğumunu!
Sonunda doğdu işte…
Günaydın, günaydın!
Kuşlar, böcekler uyanın gün doğdu! Uyansın bütün bitkiler…
Hepinize yeni gün doğumundan merhaba demek çok güzel Günaydın…
Bir denizin kıyısında
Vurup duran dalgalarda
Uçup giden martılarda
Hüzünleri bıraktım ben…
Artık güneş doğdu bana
Gülüyorum kana kana
Bir sevginin kucağında
Hüzünleri bıraktım ben…1dost…
“Sayfa sayfa kağıtlara
Geçip giden o yıllara
Boşa geçmiş ömürlere
Hüzünleri bıraktım ben…”G.K
Anladım ki karanlığı yaşamadan gün doğmuyor… Karanlık gecelerinizin gün doğumuyla son bulacağı günlerimize selam olsun…
1dost@sacide
GÜN DOĞDU GÜN başılıklı Sacide YAYLAZ imzalı yazı bir akşam karanlığında Okudum.Sacide Yaylaz’ın şu an istanbul’da mısın dediği saatlerde.
” Denizli Aydın Muğla” isimli şiirimi yazdığım şiir gibi mekanların birinde yazıldığını bildiğim bu şiir gibi yazı sanki şair şiir yorumcusu müzisyen bestekar dostlarla yapılan bir sobet gecesi sonrasında yazılmış gibi.
Ne şiir atölyesinden geçmiş ne yazı masasında beklemiş.
Yaylaz tarzı bir sunumla yayın sayfasına dökülmüş çağlayanlar misali.Okurken buradan bir güzel şakı sözü çıkar mı düşüncesiyle takıldım satırlara dizelere..
Tebrikler Sacide’m tebrikler..
Candost Yaylaz!
Eline yüreğine kuvvet..
aynı heyecanla yazımlarına devam et.
Kimbilir yazdıklarına kaç kez yoruk ekledim ama..Bir akşam vakti yeni bir güne merhaba diyen söylemlerinin aydınlığında..yazılıdı bu yorum..
Ben de sana aynı duygularla Merhaba Sacide’m diyorum..
Şebingülü sunumlarımla
Selam Sevgi Saygı
Güzel dost, yazınızı da şiirinizi de özümsedim. Belki kendimi de buldum içinde bilemiyorum. Kaleminize sağlık, yüreğinize sağlık. Saygıyla.