Grip aşılarının koruyuculuğunu “Nasrettin Hoca’ nın göle maya çalmasına” benzetirdim hep.
Grip aşısı yaptırayım mı diye soranlara “Yaptır tabii. Ya tutarsa!” derdim.
Abartmışım meğerse.
Göle çalınan mayanın bile binde bir de olsa tutma ihtimali var ama son araştırmalar “grip aşısının etkili olma ihtimalinin 
sıfırdan bile az olduğunu” gösteriyor.
Hayır, bu bir şaka değil.
Eurosurveillance‘ da yayınlanan üç ayrı çalışma da grip aşılarının etkinliklerinin son derece sınırlı olduğunu bir kere daha ispatlıyor (1, 2, 3).
Bu araştırmalara göre 2011-2012 sezonunda uygulanan grip aşıları ilk başlarda “çok az etkili” gibi görünse de 3-4 ay sonra etkinliği hızla azalıyor, sıfırlanıyor, hatta sıfırın bile altına iniyor.
8 Avrupa ülkesinde gerçekleştirilen çok merkezli araştırmaya göre, H3N2 türü virüse karşı aşının genel etkinliği ilk aylarda sadece yüzde 38 iken şubat ortalarından itibaren etkinliği –yüzde 1’ e düşüyor (1).
İngiliz araştırmacılar da H3N2’ ye karşı genel etkinliğin 2011 ekim-2012 ocak aylarında yüzde 43 olduğunu ama şubat-nisan döneminde bunun yüzde 17’ ye kadar indiğini tespit ediyorlar (2).
İspanya’ da yapılan çalışmada da aşının tüm grip virüsü türlerine karşı ilk 100 gün içindeki genel etkinliği yüzde 61, 119 gün sonra ise “sıfır” bulunuyor (3).
Bu üç araştırmanın kısa özetlerini “Tabiban-ı cihan için” köşesinde bulabilirsiniz.
Grip aşıları neden etkisiz?
Bu araştırmaları yapan uzmanlar grip aşılarının bu kadar etkisiz bulunmasını birkaç sebebe bağlıyorlar.
Birincisi aşı ile sağlanan bağışıklığın çok kısa süreli olması ve grip salgını biraz geciktiğinde bunun neredeye sıfırlanması.
İkincisi aşıdaki virüslerle salgın yapan virüslerin birbirlerine benzeşmemesi.
Üçüncüsü ise virüslerde meydana gelen mutasyonlar sonucu aşının etkinliğinin azalması.
Grip salgınlarının geçen sene gecikmesi geçerli bir sebep değil.
Bu sene salgın erken başladı da ne oldu, 125 milyon doz grip aşısı yapılan Amerika gripten kırıldı.
Grip aşıları ticari aşılardır
Yüzey antijenlerinden aşı hazırlamak kandırmacadan başka bir şey değildir.
Bu mantıkla üretilen aşılardan endüstriden başka kimseye fayda gelmeyeceği gün gibi ortadadır.
Senelerdir grip aşılarının “ticari aşılar olduğunu” anlatmaya çalışıyorum.
Üstelik bunu bilmek için “bilim adamı” olmaya da gerek yok.
Tıbbın temel prensiplerini bilmek, okuduğunu anlamak, endüstriyle ilişkisi olmamak, biraz düşünmek ve muhakeme etmek yeterli!
Zaten aşı üreticileri de aşının bir “işe” yaramadığını çoktan fark ettiler ve ayıp oluyor diyerek “yeni grip aşılarını” piyasaya sürmeye başladılar (4).
Bunların da temelde eski aşılardan hiçbir farkı yok.
Endüstri bunlarla da bizi belki 20 belki 30 sene oyalar ve sonra “en yeni grip aşılarını” insanlığın hizmetine sunarak yeni bir “aldatma döneminin” kapısını aralar.
Endüstri ve kuklaları şimdi ortaya çıkıp “Grip aşıları harika aşılardır fakat tam etkili olabilmeleri için kış boyunca ayda bir yapılmaları gerekir” propagandasına başlarlarsa da şaşırmam.
Onlardan her şey beklenir.
Gelelim neticeye
Grip aşılarına etkili diyebilmek için genel olarak koruyuculuklarının yüzde 85-90 olması gerekiyor.
Gripten asıl korunması gerekenler yaşlılar ile risk grubunda olan insanlar ama bu araştırmaların da gösterdiği gibi aşının bunlardaki etkinliğinin “sıfır” düzeyinde olması bir “tıp skandalı” dır.
Bu üç araştırma şu gerçekleri açık ve net olarak ortaya koyuyor:
BİR: Grip aşılarının etkisizliği artık “tartışılmaz” bir gerçek olmuştur.
İKİ: Sağlık Bakanlığı her sene milyonlar ödediği grip aşılarını almayı bırakmalıdır.
KAYNAKLAR
1. http://www.eurosurveillance.org/ViewArticle.aspx?ArticleId=20390
2. http://www.eurosurveillance.org/ViewArticle.aspx?ArticleId=20389
3. http://www.eurosurveillance.org/ViewArticle.aspx?ArticleId=20388
