Yeryüzündeki en pahalı kahve Tayland’da yaşayan fillerin gübresinden yapıldığını öğrendiğimde önce yüzümü buruşturmuştum.
“Iyyg… Ne o öyle, dışkıdan da kahve mi olurmuş?”
Dedim kendi kendime.
Sonra gübrenin içeriğini düşündüm.
Bir fil ne yer ne içerdi?
Tabi ki, yediğini içtiğini posasını atacaktı dışarıya.
Kahvenin kilosu 1100 dolarmış. Üstelik dünyada sadece 50 kg üretiliyormuş.
Bu kadar pahalı olduğuna göre gübrenin kimyası da güçlü olmalıydı. Öyle değil mi?
Neydi fil dışkısı kahveyi böyle çok özel kılan uygulama?
Acaba Tayland’ın filleri ne yiyordu?
Merak bu ya, bilgi erişimi için ben de biraz turladım portalları.
“…Kanadalı girişimci Blake Dinkin, Tayland’da tam 20 tane filden oluşturduğu sürüyle dünyanın en pahalı ve en özel lezzetli kahvesi olarak bilinen “Black Ivory Coffee”yi üretmeyi başarmış.
Bu işlemin başlangıcı ise şöyle;
koruma alanındaki fillere önce kahve taneleri yediriliyor.
Fil tarafından sindirilip vücuttan atılan dışkılar toplanıp, içinden kahve taneleri ayıklanıyormuş. Temizlenmiş taneler, daha sonra öğütülüp kahve tozu haline getirilirmiş.
Toplaması ve işlemi zahmetli olan fil dışkısı’ndan elde edilen bu kahvenin özel bir koku ve tadının olduğu söylenir.”
Milletin işi gücü yok mok ayıklıyor değil mi?
Ee, paranın yüzü tatlıdır tabi…
Yazımın finalini bir deyimimizle nokta koyalım:
Hani, çok emek ve zahmetle büyüttüğümüz çocuklarımız bizi üzdükleri zaman söyler büyüklerimiz:
“Bokunda boncuk bulmak.”
Demek ki, fil dışkısında kahve tanelerini tek tek eleyip toplamak için çok emek veriliyor.
İçenlere keyifli içmeler.
Emine Pişiren / Kocaeli





















