Bir varmış, bir yokmuş… Biri daha varmış…
Evlatlığıyla beraber
Mahalledeki küçücük bahçeli evinde yaşardı
Fayık bacı
Kimse ona gerçek adıyla Faika demezdi
O da zaten bunu iplemezdi
Kısacık boyu
Kocaman kafası
Çılpı gibi ince bacaklarıyla
Ufacık tefecik bir nineciğiydi mahallenin çocuklarının
Çoğu gün bir öfke küpüydü haaa
‘Ufacık tefecik
Turşu dolu fıçıcık’
Top oynayan çocukların topu bahçesine düşerse
Topu dilimleyiverirdi kavun gibi
Karasaplı çakısıyla
Bahçesine düşen her top sizlere ömürdü yani
Sizin anlayacağınız
Ağzı hep oynardı yaşmağının altında
Sakız mıydı çiğnediği
Ne yediği bilinmez
Senede bir kez bile evine girilmez
Kızdığında da ağzı açılmadık küfür ve ilenmelerle dolardı
Bağırmaktan ölgün sesi solardı
Mektuplar yazdırırdı bana
‘Adağınan dileğinen
Yedi fırın çöreğinen
Zor doğurduğum kızım Fadimem’ diye başlayan
Bazen de süslü fistanlar
Kara siyah çarlar
Ak tülbentler alan bir hacıyla
Evlendiriverirdi mahalleli Faika nineyi
O zaten sevmezdi kimseyi dinlemeyi
Kovuverirdi kapının önüne
İki gün sonra evlendiği hacıemmiyi
Hep yalnız yaşadı evlatlığıyla evceğizinde
Mahalleli bir gün
Elele verip öyle bi düğün yaptı ki bu evlatlığa
Yardımlaşma neymiş gösterdi tüm insanlığa
Evlatlığı da evlenip gidince
Hepden yalnız kaldı ninecik
Bahçesindeki salkım söğüt gibi
Dalları yere değdi pencik pencik
Pek sefilledi
Soldu beti benzi
Düştü yatağa ecik ecik
Sırayla baktı yine mahalleli bu nineciğe
Düşmüştü en sefilinden kimsesizliğin pençesine
Yemeğini verip üstünden kapıyı kitler oldular
Üleşti mahalleli ev ev bakımını
Tanımıyordu artık en yakınını
Uğursuz bir gecede
Bir başına yattığı odacığında
Gaz lambasını devirip kendini ve etrafını yakınca
Sabah namazına kalkan bir komşu
Haline bakınca
Çağırdı mahalleliyi
Zor kurtardı konu komşu bir olup anca
Sefildi artık ebecik
‘Eskidi minder
Yenisini gönder’
Dedi herkes birbirine
Mahalleli getirdi yorgan döşek
Nineciğin başı bağrı yanık evine
‘Az yaşa uz yaşa
Ahirimiz ölüm’
‘Allah’ım iki eyilikten bir eyilik versin’
‘Sen bilin eyisini
Ben bilmem demesini’
‘Alıversen emanetini’
Replikleriyle kitlenir oldu hergün kulübesinin kapı kilidi
Hangisi olduk acaba
Bu sorunun yanıtı
Kimine ‘hiç ölmesin’
Kimine ‘gebersin gitsin inşallah tez zamanda’
Kimine de ‘ölsün de kurtulsun’
Derler bu zamanda
Cevap zor da yaman da
Göçüverdi şu faniden bir gün
Faika bacı
Soğandan acı
Fayık bacı
Ölüm acı acı da
Bazı ölümler ölümden de acı
Şükran Uçkaç Yargı Sazsızozan 27 Temmuz Ankara























