Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Asım SES

Eveleyip Gevelemeden 17 Aralık 2013 Operasyonu/Darbesi vs Üzerine

Asım SES Yazar Asım SES
17 Ocak 2014
Asım SES
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Ortaçağdan çıkarken veya 19 ve 20 yy. klasik imparatorluklar dağılırken her devletin kurulurken veya kurulu devletleri dönüştürürken dayandığı bir sosyal/sınıfsal tabanı vardır. Bu tabanın da bir kuruluş felsefesi vardır. Fransa’da ticaret burjuvazisi, İngiltere’de baronlar (soylular), ABD büyük toprak sahipleri, Rusya’da proletarya vb. Diğer kurulan devletler genellikle bu devletler kurulurken veya devrimlerle dönüşürken yayımlanan bildirimlerin (manifesto) ilkelerini baz almışlardır kurulurken, bağımsızlığına kavuşurken, devrimlerle dönüşürken… Şablon genellikle budur.

Klasik imparatorluk olan Osmanlı İmparatorluğunun dağılmasında son nokta olan I. Dünya Savaşında sonra kurulan devletlerden biri olan Türkiye Cumhuriyeti de kurulurken, Osmanlı askeri ve sivil bürokratlarının öncülüğünde kurulmuştur. Her ne kadar eşraf kuruluşa ortak edilmiş ise de (I. Meclis) temelde yeni devleti şekillendiren bürokrat kadrolar olmuştur.

Bir bağımsızlık savaşı ile birlikte verilen kurtuluş ve kuruluş mücadelesinde başka bir sonucun olması da mümkün değildi. Çünkü dağılan imparatorlukta Türklere kalan coğrafyada en örgütlü, devlet bilinci olan sosyal kesim bu bürokrat kadrolardı. Bu asker ve bürokrat aydın ve kadrolar, II. Abdülhamit döneminden itibaren çağdaşlaştırılmaya çalışılan Osmanlı İmparatorluğu’nun, genellikle Fransız modeli örnek alınan okul (askeriye, mülkiye, baytariye, mühendislik vs.) ve kurumlarından (Danıştay, Sayıştay vs.) yetişmişlerdi. Yeni devlete de kabaca Fransız devrimi manifestoları egemen olmuştur demek çok da abartı olmaz.

Şimdi cumhuriyeti kurduk, devletin şekli belli lakin devletin rejiminin demokrasi (liberal) olabilmesi için burjuva sınıfına ihtiyaç var. Çünkü cumhuriyet asker ve bürokrat kadrolarla yürür de, demokrasi için tabanın yönetime “atamayla” değil de, özgür iradeleriyle ve seçim yoluyla katılımı şart… Ve yeni devlet bir burjuva sınıfı yaratma girişimi başlatıyor ki, bu sınıf aynı zamanda kuruluş felsefesine de sahip çıkacak. Seçimlerde milli irade “kuruluş felsefesine” halel getirmeyecek. İşte kayırma ve kollama bu “çakma” burjuva sınıfı yaratma projesiyle başlıyor. Çoğulcu demokrasiye (serbest seçim) geçildiğinde yaratılan “çakma burjuvazi” yeni devletin felsefesine sahip çıkmakta zorlanıyor.

Çünkü Anadolu devriminin baskısı hafifledikçe sinmiş/sindirilmiş kesimler (dini veya dünyevi çıkar grupları) sayısal çoğunluklarını kullanarak, muhalif oldukları “batıcılığı” model almış yeni devletin kurumlarına nüfuz ederek, pek de homojen olmayan, İslamcı-gelenekçi değerlere dayalı bir devlet model için çalışıyorlar.

12 Eylül sonrası Türk-İslam sentezi olarak modelize edilen siyasal anlayış ile batı demokrasisini esas alan model “devlet” üzerinden çatışmaya başlıyor çoğulcu demokrasiye geçiş ile birlikte (1950). Bu çatışmada sivil bürokratların özellikle alt kadroları da kendilerinden yana tavır alıyorlar. “Çakma burjuvazi” her ne kadar palazlansa bile varlık nedeni hala kendi ekonomik ve siyasi güçlerini devletten aldıklarından, devlete kim egemense o güçle iyi geçinmekten yana oluyor. Askeri darbelerde askerleri, sivil iktidarlarda gelenekçi-İslamcı (muhafazakar) iktidarların yanında oluyor. Çünkü sayısal çoğunluk bu kesimleri iktidara getiriyor. Bu durum 90 yıllık demokrasi tarihimizde, şablon olarak, pek değişmiyor.

Değişmiyor ama tabandan gelen bir burjuvazi de olmadığı için, “çakma burjuvazi” yine iktidarlar eliyle “aristokrat” bir burjuvaziye dönüşüyor. Sivil iktidarların ulufesine ihtiyaç duyan “aristokrat burjuvazi” 21 yy da küreselleşme ile eklemlenirken bu defa çağdaş demokratik bir devlete ihtiyaç duyuyor.

Çünkü bu defa, her sivil iktidar kendi sadık “aristokrat burjuvasını/sermayedarını” yaratma telaşında oluyor. Kayır ve kollamanın rotası yeni “aristokrat burjuvalardan” yana dönünce, kenara itilen eski “aristokrat burjuvalar/sermayedarlar” kendi iç dinamikleri ile oluşturamadığı çağdaş çoğulcu demokratik bir devlet düzeni için dış dinamiklerden (uluslar arası örgütler –AB- ve uluslar arası anlaşmalar) medet umuyorlar.

Bu genel tablo içinde “cemaatin” yani hizmet hareketinin 40 yıllık çalışması sonucu hem devlette bir kadro hemde kendine bağlı bir sermaye/burjuva sınıfı yaratmıştı. İnançlar ve dini değerler üzerinden siyaset yapan yeni modern muhafazakârlar iktidarda kendilerini sağlama alınca aralarındaki ittifak bozuldu. Ve şimdi üç “aristokrat sermaye” kesimi oluşmuş oldu: Birincisi “batılı demokratik değerlerde bir devlet isteyen “aristokrat sermaye” (TÜSİAD diyelim), ikincisi mutlak milli iradeci kesimin oluşturduğu iktidarca kollanmak korunmak isteyen yeni muhafazakâr “aristokrat sermaye” (MÜSİAD diyelim), üçüncüsü ise sayısal çoğunluğu olmayan yine muhafazakâr “aristokrat sermaye” (Cemaat diyelim).

Görünürde aydınlar üzerinden yürüyen 17 Aralık sonraki süreç, aslında bu üç “aristokrat sermaye” kesiminin mücadelesidir.

Ha mevcut iktidarın 11 yıllı aşan iktidar döneminde devlet yönetiminde, dava adamlığından devlet adamlığına sosyolojik bir dönüşüm yapamamasının da bu süreçte etkisi vardır. Bu süreçte türban ve askeri vesayeti geriletmek üzerine kurulu politikalar, devlet denen aygıtın ne kadar karmaşık bir yapı olduğunu fark etmelerini engellemiştir. Hele de ekonomik ve siyasal olarak dışa açık (küreselleşme ile entegre) bir devlet için, iç ve diş dinamiklerin (meşru ve gayri meşru kurum ve yapılar/yapılanmalar) görünürden çok daha karmaşık olduğunu görememişlerdir.

Başa dönersek, devleti elinde bulunduran iktidarlar, öyle veya böyle (yani vesayet veya uzlaşma) askeri kadrolarla ittifak yapmadan bu ülkeyi yönetmekte zorlanacaklardır. Çünkü Türk sermaye sınıfı hala pısırık, ürkek ve devletten nemalanmaya devam etmektedir.

Ama askeriye açısından da görünen, küreselleşmeden nasibini almış askeri kadrolar “devlete çeki düzen vermek için” cebren el koymaktan da (askeri darbeden de) yana değildir. Demokrasinin evrensel ilkelerle yerli yerine oturması aydınların ve uluslararası kurumların tavrına bağlı görünüyor. Biz cüceler mi? Ezilmemek için öteye beriye savrulmaya çalışıyoruz. 15.01.2014

Asım SES

Paylaş
Etiketler: 12 Eylül sonrasıaristokratçakma burjuvazimüsiadTürk İslam SenteziTÜSİADyine iktidarlar
Önceki Yazı

Aday Adayının Çatlamaz Taşı…

Sonraki Yazı

Kimyasal Silahlara da Filatalara da Hayır

Asım SES

Asım SES

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Asım SES

Etnik Ve Cihatçı Terör Demokrasinin Yüreğini Hedefliyoır

24 Mart 2016
5k
Asım SES

Siyaset Konuşmaları Birinci Toplantısı Gerçekleşti

18 Mart 2016
5k
Asım SES

Oporotnist Demokrasi Lanetlesi Terör Üzerine

15 Mart 2016
5k
Asım SES

Dava Adamı-Devletin Adamı-Devlet Adamı-Davanın Adamı

04 Haziran 2015
5k
Sonraki Yazı

Kimyasal Silahlara da Filatalara da Hayır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap