Esenyurt’ta Kim Kazandı? Kim Kaybetti?

CHP kongresinde yarışan iki liste aslında Dr. Gürbüz Çapan ile Dr. Bülent Kerimoğlu’nun arasında geçen bir seçim yarışıydı. Ve kağıt üzerinde İlçe Başkanı Kemal DenizBozkurt güçlü gözüküyordu. Nedeni ise gayet açıktı. Delege seçimlerinden itibaren var olan bir yarış yoktu.
Düşünün, bir mahallede ilçe yönetimine karşı delege listesi çıkarılıyor ve ilçeye muhalefet olan liste seçimleri kazanıyordu. 20 delegeden oluşan listenin 15’i mevcut Bozkurt’un listesine oy vereceklerini söylü-yorlardı.
*****
Hazırlığını delege seçimlerinden itibaren yapmayan bir yapı, son iki haftada liste çıkarmaya karar veriyordu. Buna rağmen kongrenin en güçlü listesi durumuna geçi-yorlardı. Şayet delege seçimlerinden itibaren yarış başlasa, inanın dünkü kongreyi muhalefet açık ara ile kazanırdı.
Bu satırları yazarken, seçim sonuçları daha açıklanmamıştı. Kim kazanırsa kazansın, büyük bir fark olmayacak gibi.
*****
Mevcut İlçe Başkanı Kemal Deniz Bozkurt’a, Esenyurt’un kurucu İlçe Belediye Başkanlığı ve 15 yıl belediye başkanlığı yapmış olan Dr. Gürbüz Çapan, bir araya geliyorlar. Dr. Çapan, Bozkurt’a ortak bir liste çıkarılmasını ve daha geniş bir mutabakat yapılmasını öneriyor. 2014 yılında kendisini Esenyurt’un Belediye Başkan Adayı olarak kilitlemiş olan Bozkurt, Dr. Çapan’a, “Bizim listemizde Kürtleri şu, Türkmenleri Kerimoğlu, Terekemeleri ile şu temsil ediyor. Sizin ise bir oyunuz var diyerek” uzlaşma tekliflerini geri çeviriyor.
Ve büyük fotoğrafı okumaktan bihaber Bozkurt efendi, büyük uzlaşmayı ret ederek, 2014 hayalinden uzaklaşıyordu. 
****
Dün kürsüde konuşurken kendisini dinli-yorum. Konuşmasının neresinden tutsam elimde kalır.
Diyor ki, “2 bin olan üye sayısını 6 bine çıkardım.”
AK Parti’nin üye sayısı 50 bin.
“Projelerle yarışalım, projelerden söz edelim” diyor.
Açıkladığı bir tane proje yok.Esenyurt’ta CHP’nin 76 bin küsur oyu olduğunu iddia ediyor.
AK Parti 120 bin 384 oy almış.
Gerçek olan ne? CHP, 74 bin küsur oy almış.
CHP yüzde 30.
AK Parti yüzde 49 oy almış.
Aradaki fark ne; yüzde 19.
Hadi BDP (bağımsızların) 21 bin 876 oyunu da (yüzde 9) sol sayalım. (ki, öyle değil!)
Rakamlar yalan söylemez ki!
****
Devam ediyor, İlçe Başkanı Bozkurt.
Rumelilileri, partiye getiremediklerini söylüyor.
Anlayacağınız özrü kabahatinden büyük.
Esenyurt’u sadece Kars ve Ardahanlılardan oluştuğunu zanneden bir başkan.
Zannediyor ki, Ardahanlıların desteğini alınca, yandan da Karslıların desteğini alınca Esenyurt’ta seçim kazanılır.
Yüzde 30’un başarı olduğunu açıklıyor.
Geçen gün de yazdım. Yüzde 30’dan başarı duyan ilçe başkanlarını evine göndermek gerekir.
Partisini ikinci, birinci yaptığını söyleyen ilçe başkanlarını da CHP’nin en başarısız olduğu; Arnavutköy, Bağcılar, Sultanbeyli gibi ilçelere göndermek gerekir ki, memleket ilçe başkanı görsün.
****
2014 yerel seçimlerinde kendi arasında birlik olamamış,
Kürtlerin, göçmenlerin desteğini alamamış, yetmez; AK Parti’den oy alamayacak bir CHP’nin ve tabiî ki adayanın seçim kazanması, aç tavuğun kendisini darı ambarında zannetmesinden öte gitmeyecek bir hayaldir, Esenyurt’ta seçim kazanmak.
Buna rağmen bunun farkında olmayan CHP’liler..
Ve farkında ol(a)mayan ilçe başkanları…
*****
Bu satırları yazarken Erhan, seçim sonuçlarını söylüyor.
Muhalefet 185 oy, mevcut yönetim 201 oy almış.
Delege seçimlerinde ortaya çıkmayan, delege seçimlerinden bugüne kadar yatmış olan, son iki haftada, hatta son bir haftada ortaya çıkan muhalefetten bu kadar olurdu.
Bu sonuç yeni CHP’ye ve tabi ki AK Parti’ye hayırlı olsun.Önümüzdeki seçimlerde yüzde 60’la iktidar olurlar.
Esenyurt’ta mevcut CHP kazandı.
Yeni CHP ise kaybetti. Hayırlı olsun.
Yazık, büyük fotoğrafları bile okuyamayan, hemşeri ilişkileri ile hala siyaset yaptığını ve iktidar düşleri kuran CHP’lilere.
****
Dün kongreyi izlerken, bir delege yanıma geldi.
“Sizi Sinop derneklerinde görüyorum” dediğinde önce şaşırdım.
Allahım Sinoplu birinin ne işi vardı, bu kongrede?
Bunu içtenlikle söylüyorum. Ben kendimi CHP kongresinde değil de, Karslılar ve Ardahanlılardan oluşan bir kongrede zannediyorum.
Resmen dumur olmuştum.
Sonradan kendime geliyorum. Burası CHP kongresi.
Düşünün şaşkınlığımı.
****
Çatalca CHP’de ise benim için sürpriz yok. Naci Özcan, tüm eski yol arkadaşlarına ve reise rağmen seçilmiş. Kutlarız.
Çakma Kent Şurası bizi konuşmuş!
Tekzipdar da bunu haber yapmış!
Büyükçekmece çakma Kent Şurası toplanmış. Gündemlerini yine biz belirlemişiz. Sözde bize çakmışlar. Tekzipdar da bunu haber yapmış. Hani oradan bize çakacak ya… Yapma Mehmet, bu işte sınıfta kalmaya devam edersin. Çünkü, tekzipten şeref duyan yazın orada kaldığı sürece ve bu konuda destek oluşturmaya çalıştığın süre kaybedeceksin. Farkında bile değilsin. Yazık.
Büyükçekmece 2000 Tıp Merkezi’nin sahibi Dr. Ali Şeker yaptığımız bir haberden yola çıkarak bize gönderme yapmış. Büyükçekmece’nin ebedi şefi pardon muhtarı Alkış Barış da bize gönderme yaparak, tekzipten şeref duyan gazetecilerle gurur duymuş.
****
Önce Şeker’e bir hatırlatma yapalım. Sevgili Şeker, Tıp Merkezi’nde pipi keserken yanlış yapsan, çocuklar sakat kalsa, bu bir değil iki, üç değil çok olsa. Bununla ilgili de sürekli uyarı alsan. Hem de mahkeme yoluyla; bununla gurur, pardon şeref duyar mıydın?
Ayrıca yaptığımız bir haberle ilgili gönderme yapmışsın. Sevgili Şeker, bizim haberlerimiz o trampayı iptal ettirdi. Bizim gazeteciliğimiz sizin bildiğiniz gazeteciliğe, politikaya benzemez. Siz “temizleyeceğiz” metinlerine imza koyarsınız, bu zihniyeti temsil edersiniz, biz ise yaptığımız bir haber sonucu eleştirdiğimiz trampayı iptal eden başkanı överiz. Yazılarımı takip etseniz onun da eleştirildiğini görürsünüz. Tekzipten şeref duyanları savunacaksınız diye, bilmediğiniz konularda laf ettiğiniz sürece eleştirilerimiz bugünkü gibi olmaz sevgili Şeker, bilesiniz.
****
Bir söz de muhtara. Zamanında sahip olduğun traktörle ilgili bir şey yazmayacağım. Ancak bir hatırlatma yapacağım. Şayet verdiğin ikametgah, nüfus suretleriyle ilgili; Kaymakamlıktan eleştiri, uyarı alsan bununla ilgili gurur duyar mıydın. Şerefin artar mıydı?
Bilmediğiniz konularda söz söylüyorsunuz ya bunun altında kalırsınız.
Hadi kendi işinize bakın…