Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kemal ÖZER

EBOLA ya da Afrika’yı İnsansızlaştırmak

Kemal ÖZER Yazar Kemal ÖZER
25 Eylül 2014
Kemal ÖZER
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bu yılın soykırım aracı EBOLA… Sık aralıklarla karşı karşıya kaldığımız bu salgınlarda neyin nesi? İddia edildiği gibi ‘gerçek’ bir salgınla mı karşı karşıyayız, yoksa işin içinde başka oyunlar mı var?

Ebola’yı anlamak için çok değil 15 yıl öncesine bakmak yeterli. Önce tavukları hibritleştirip tescil ettiler. Yani özel mülkiyetlerine geçirdiler. Bunların herkese pazarlanabilmesi için yerel türlerin yok edilmesi gerekiyordu. Bunun içinde laboratuarda geliştirilen “kuş gribi” masalı sahneye kondu.

Bu şeytanlığın detaylarını “Deccal Tabakta” eserinde anlatmıştık. Bir tarafta Bush Ailesi’nin şirketleri, diğer tarafta 486Donald Rumsfeld Tamiflu ilacı ile –hizmetlerinin ödülü olarak iktidardan giderayak– parsayı toplatmıştı.

Doğrusu çok başarılı bir girişimdi ve amacına da ulaştı.

Kuş gribi için Tarım Bakanlığımız üstüne düşen rolü çok güzel oynayıp, yerli ırklarımızı astronot kıyafetli elemanlarına imha ettirmişti.

Dünya pazarları, et tavuklarında Amerika ve Fransız şirketlerinin Ross, Cobb ve Hubbard, yumurta tavuğu olarak ise Hy-Line Brown, Isa Brown, Bowans Brown, Lohman LSL, Hy-Line W-36, Hy-Line W-98, Isa Dekalb White, HN Süper Nick, Red Star, Golden Comet marka hibrit civcivlerce işgal edildi.

Manidardır, ardından “Fransız Şovalyesi” ödülü geldi ilgili zata.

Daha sonra yeni bir laboratuar virüsü olan “Domuz Gribi” tezgâhlandı. Sağlık Bakanlığı henüz onay almamış, dahası henüz üretilmemiş, hatta varlığı bile kamuoyunca bilinmeyen sözde domuz gribi aşılarından sipariş etti tam 48 milyon adet.

Bu işlerde bir domuzluk vardı ve birkaç kişi kamuoyunu uyarmak için büyük mücadele verdik. Ardından tehditler geldi. Üstelik bu tehditler TBMM kürsüsünden yapılıyordu herkesin gözü önünde.

Şükür ki, hem Recep Tayyip Erdoğan, Bakan Akdağ’a “Kimse aşıya zorlanamaz. Ben ve ailem aşı olmayacak.  Bana sormadan ‘aşı olacak’ diye adımı vermişsin, hemen düzelt” diye çıkıştı.

Hem de  ‘milyonlarca insan domuz gribinden ölecek‘ kehanetinde bulunarak paniğe neden olan Dünya Sağlık Örgütü Başkanı Margaret Chan’in domuz gribi aşısı olmayı reddetmesi, sinsi büyünün bütünüyle bozulmasına neden olmuştu.

Kuş gribiyle tavuk türlerini yok ederek soykırımda başarılı olanlar, domuz gribinde ifşa/afişe olmuşlar, bu nedenle insan üzerindeki soykırımda başarılı olamamışlardı.

Bakanlıktan alınan Akdağ, Rockefeller’in Harvard’ına -milletvekilliğinin sona ermesi bile beklenmeden- öğretim üyesi yapıldı.

Dünyanın 225 milyon insandan oluşmasını kurgulamışlardı. Ana mahfillerinde aldıkları kararlar son denemede hedefine ulaşmamıştı. Bu da, iblisin yardımcılarını kızgın boğalara dönüştürüyordu.

Kırmızı görmüş İspanyol boğalarına dönen küresel mafya, bir yandan insan sayısını, diğer yandan da sömüre sömüre bitiremedikleri Afrika’ya dünyanın ilgisini azaltmak istiyorlardı.

Ayağa kalkacak yahut da başkalarının kontrolüne girecek bir Afrika uykularını kaçırıyordu.

Ta 1950’lerde dünya nüfusunu azaltmak için Nüfus Konseyi’ni kuran 2. büyük baron David Rockefeller boş durmaya niyetli değildi.

Dünyada pek az yerde yazılıp çizilse de Rockefeller’den gelecek yeni ölümcül hamleyi Rockefeller Vakfı’nın bir yayınına dayanarak “Şeytan Ye Diyor” kitabında özetle şöyle kaleme almıştık:

“Dünyanın en zengin Siyonist ailelerinden biri olan Rockefeller Ailesi’ne ait Rockefeller Foundation’ın (Rockefeller Vakfı) 1 Haziran 2010’da yayınladığı raporda, pandemi yani sözde salgın hastalık nedeniyle, teknolo­jinin kullanım alanları şöyle belirlenmiş:

Havalimanları ve diğer kamusal alanlarda, gelişmiş MRI cihazları bulundu­rulacak. Bu cihazlar sayesinde kalabalık içerisinde ‘anormal davranışlı’ kişiler kolayca tespit edilebilecek.

Bulaşıcı hastalıkların erken tespit edilebilmesi için yeni tarama cihazları geliştirilecek. Özellikle hastaneler ve hapishanelerden çıkan insanlar için bu taramalar zorunlu olacak.

Seyahat engeli -öngörülüyor demek ki- yüzünden, tele-konferans ve iletişim teknolojileri etkin ve ucuz hale getirilecek.

Korumacılık ve ulusal güvenlik endişeleri yüzünden her ulus, bağımsız bir bi­lişim ağı kuracak. Çin’in kendi geliştirdiği güvenlik duvarı teknolojisini örnek alıp, kendi “duvarlarını” inşa edecekler. ‘www’ parçalı hale gelecek.

Nasıl; senaryo bir bilim kurgu filminin özeti gibi değil mi? Sunulan veriler domuz gribi verilerine göre daha ürkütücü gelmiyor mu?”

EBOLA salgını(!) ile ilgili haberleri takip ediyorsunuzdur. Bu haberlerden sonra Afrika’ya gidesiniz gelir mi? Oralarda yatırım yapabilir misiniz? Peki, uçakta bir Afrikalının yan koltukta oturmasını ister misiniz?

İtiraf edin, hiçbir riski olmadığından yüzde yüz emin olsanız da istemezsiniz. Sizi suçluyor değilim, çünkü bu şeytanî tasarım bilinçaltınıza kazındı.

İçinizden bazıları “ben giderimde, otururumda” diyebilir. Sözle eylem ne kadar örtüşür bilemem ama dünyaya tapan ve ölümden korkan yatırımcılar da sizin gibi düşünebilir mi?

Demek ki tek ölümcül olan EBOLA değil, EBOLA’nın arkasına gizlenen sinsi plan belki daha ölümcül!

EBOLA ya da dün çıkmış ve yarın çıkacak benzer virüslerin, kirli emelleri için laboratuar virüsleri olduğundan asla şüphe duymamak gerek.

Bununla EBOLA türü virüslerin tehlikesiz falan olduğunu söylüyor değiliz. Tehlikeli yani ölümcül olmasa neden servis etsinler ki?

Gerçek amaç, kendi geleceği için tek temiz saha olarak gördüğü Afrika’dan dünyayı uzak tutmak. Bunun için buranın insandan arındırılmış bölge olması gerekiyor. Biraz ırgat/köle kalmasında bir sakınca da yok tabi.

1994’de Ruanda’daki katliamda ya da Afrika’da çıkarılan diğer iç savaşlar da bu aşağılık planların bir parçası. Unutmayın dünyanın en zengin yer altı ve yer üstü kaynakları Afrika’da. Özellikle Ruanda’daki elmaslar, dünyanın en büyük baronuna ait.
Bill Gates Vakfı’nın milyarlarca dolar harcayıp Afrika’daki çocukları kısırlaştırmak için sürdürdüğü aşılama faaliyetleri de cabası…
İyi ama neden amaçlarına tam anlamıyla ulaşamıyorlar? Bu durumda biz susalım şair konuşsun:

 

Sakın kader deme, kaderin üstünde bir kader vardır!

Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır!

Gün batsa ne olur, geceyi onaran bir mimar vardır!

Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır!

Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır!

 

Bir ara Dilipak yazmıştı köşesinde. İsterseniz oradan iktibasla bitirelim: “Geçen gün bir arkadaştan bir mail aldım. Mesajda diyordu ki: “Sevgili dostum! Teksas Üniversitelerinden birisinde, Ekoloji Profesörü olan Eric R. Pianka, Mart 2006’da Beaumont Üniversitesi, Teksas ta kendisine verilen “Teksas’ın Seçkin Bilimadamı” ödülü programı sırasında, televizyon kamerasını kapattırdıktan sonra, yaptığı konuşmada insanların diğer varlıklardan daha üstün olduğu fikrinin yanlış olduğunu, hatta insanların mikroptan bile üstün olmadığını söyledikten sonra, dünyanın yaşayabilmesi için insanların nüfusunun çok fazla azaltılması gerektiğini belirtmiş. AIDS, savaşlar, açlık vs. gibi şeylerin bu fazla nüfusu azaltamayacağını (en azından kısa sürede) eklemiş ve dünya nüfusunun yüzde 90’nin çok kısa zamanda yok edilmesine yetecek “havadan atılabilecek” EBOLA virüsünün mevcut olduğunu söylemiş ve orada bulunanlarca ayakta alkışlandıktan sonra ödülünü almış.”

Paylaş
Etiketler: afrikadomuz gribiEBOLA
Önceki Yazı

İnsanlığı Uyuşturuyorlar

Sonraki Yazı

Ev Danasından Öküz Olmaz!..

Kemal ÖZER

Kemal ÖZER

İlişkili Yazılar

Kemal ÖZER

Hoşça kalın, Allah’a Ismarladık

02 Şubat 2021
5k
Kemal ÖZER

Ya Şimdi Yahut Bir Asır Daha Esarete Devam

17 Ağustos 2020
5k
Kemal ÖZER

‘İlaç’ Savaş ve Suç Ürünüdür

14 Mayıs 2020
5k
Kemal ÖZER

Kemalizm: Türkiye’nin Çıkmaz Sokağı

05 Mayıs 2020
5k
Sonraki Yazı

Ev Danasından Öküz Olmaz!..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap