Sigaranın insan sağlığına olumsuz yönde etki ettiğini tüm dünya bilmektedir. Buna rağmen sigara içenlerin sayısında önemli ölçüde bir azalma görülmemektedir. Bu azalmayı sağlayabilmek adına bir takım girişimlerde bulunulmuştur.
Türkiye de, kapalı mekanlarda sigara içme yasağı 4 Ocak 2008 yılında TBMM de kabul edilerek yasalaşmıştı. Lokanta, kahvehane, kafeterya, birahane ve diğer eğlence yerlerine dönük yasak ise 18 ay ertelendi. Bu yerlerde yasak Temmuz 2009’da uygulanmıştı. Bu gelişme bana göre sağlık alanında bir dönüm noktası olmuştur. Bu yasa ile illerimizde Tütün Kontrol Kurulu ve Denetim Ekipleri kurulmuştur. Ayrıca televizyonlarda da “dumansız hava sahası istiyoruz”’ şeklinde kampanya ve reklamlar yer almaktadır. Ben sigara içmeyen bir vatandaş olarak, bu yapılan değişiklerin büyük faydası olduğu ve olacağı inancındayım.
Ancak bu kanuna itiraz eden bazı kurumlar olmuştur. Bu nedenle Anayasa Mahkemesinde sigara yasağının iptal edilmesi konusu geçmektedir. Şu unutulmamalıdır ki; çoğunluk, senelerdir kapalı yerlerde sigara içilmesinin yasaklanmasını bekledi ve kanun çıktı. Halk bundan çok memnun. Çünkü sigara içmeyen kişiler kahvehanelere ve barlara gidemez hale gelmişti. Otobüslerde sigara kokusundan ve dumanından rahatsız olan çok vatandaş olmuştu. Bu kanunla bazı insanlar seyahati sever hale geldi. Nitekim son rakamlar kapalı mekanlarda sigara yasağından sonra tüketim oranlarında ciddi düşüşler yaşanmıştır. Anlaşılan bu düşüşlerden rahatsız olanlar var.
Bakınız bazı ülkelerin sigara yasağı ile ilgili yaptıkları girişimlere:
Norveç’te tütün ürünlerinin reklamını yapmak 30 senedir yasakmış. Yasak çiğnendiği takdirde sert cezası varmış.
Kanada da satılan sigara paketlerinin üstünde, sigaradan zarar görmüş iç organların fotoğrafları yer alıyormuş. Bu vesileyle Kanada toplumu, dünya da sigara içme oranı en düşük toplumlar arasında yer almış.
Avustralya’da plajlarda dahi sigara içmek yasaklanacakmış.
Görülüyor ki, diğer ülkeler bırakın sigara yasağının iptal edilmesi konusunu görüşmeyi, sigara içmeyi tamamen engelleyebilmek için uğraşlar sarf edilmektedir.
Eğer sağlığımız değerli ise, el birliği ile sigaranın yavaş yavaş yok olması için elimizden geleni yapmalıyız.
Anayasa Mahkemesinden beklentimiz, hangi gerekçe olursa olsun sigara yasağının devamı yönünde karar vermesi ve sigara kartellerine boyun eğmemesidir.
Sevim MURAT
STDM Genel Koordinatörü
Sevim Hanım yazınıza tamamen katılıyorum. Ben 3 yıl önce babamı sigara cnayetine kurban verdim. Hemen bir dernek kurdum ve bu cinayet aletinin ortadan kaldırılması için mücadele başlattım. 45 yaşında Mersin’de yaşayan 27 yıllık gazeteciyim. Toplum çok duyarsız. Anketler yaptım. Kitaplar yayımladım ama “DEVLET” bu işten nemalanmayı bırakmadığı ve sigara üretimini yasaklamadığı sürece bu cinayetler sürecek. STDM nin açılımını da merak ettim. İsterseniz size Madde Bağımlılığı ve Tütün Mamülleriyle Savaşanlar Derneğinin çalışmalarını gönderebilirim. Yayımlarsanız seviniriz. Görüşmek umuduyla sağ ve esen kalınız. Dursun Uzun – Gazeteci Yazar (Karıcığım Secgilim Olur musun kitabının yazarıyım.) Googleden girer sorgularsanız görebilirsiniz.