Muhammet Nur Denek!
Kim mi Muhammet Nur DENEK?
Vallahi bende tanımıyorum!
Ancak, bu yazı vasıtasıyla tanışmak istiyorum.
Değerli okurlarım! Korku üzerine Kur’an Merkezli bir yazı yazmayı planlarken, damadım, dostum, yazıdaşım Cengiz Açıkgöz: “Baba Muhammet Nur Denek diye bir arkadaş, Kur’an’daş (adilmedya.com) da bir yazı kaleme almış senin tüm düşüncelerinle örtüşüyor” dedi.
Açtım.
Baktım.
Dedim. Şükürler olsun Rabbimize bu Kur’an’ın birbirini tanımadıkları halde aynı şeyleri hissettiren ve düşündüren muhteşem bir mucizesidir. Önemine binaen işte o yazı:
Korku İmparatorluğu
“Kişi gelecekte eziyet çekeceği için korkuyorsa, şu anda korkusundan eziyet çekmeye başlamıştır bile.”
Korkuların en saçma olanı gelecek korkusudur, zaten bu korku aslına bakılırsa olmayandan korkmak demektir. Sonuçta gelecek korkuları var olan tek an olan şimdiki an’ın korkusu olarak kendini var eder ve gelecekte ne olacağı belli olmayan ihtimallerin, kişiye hiçbir anını korkusuz geçirmemesini sağlayan iğrenç bir armağan sunar.
Bu saçmalığın kaynağı şirktir.
Toplumlarda ortaya çıkan eşitsizlikler bu korkuya kaynaklık ederken aynı zamanda kendini var etmiş olan sistem yaşama kaynağını da buradan alır. Bir diğerini kendi yaşamı için var eden bu varoluş sonrasında da; eşitsizlik ve gelecek korkusu biri olmazsa diğerinin varlığına imkân olmayan bir birlikteliğe dönüşür.
Toplumlarda eşitlik yanlısı kimselerin bu durumu iyi analiz etmesi ve çözümlemesi gerekir.
Eşitlik, ancak tüm korkularından arınmış kimselerin yaşayabileceği bir durumdur ve gelecek korkularından arınamayan insanların eşitliğe ulaşmaları imkânsızdır. Böylesine bir şey adeta illüzyon gibi. Bu, bir türlü çözümlenemez gibi görünen durumu gerçekleştiren kişilerin oldukça çaba serf ettikleri kesin.
Sonuçta ortaya çıkan durum riske girmeden asla değişmesi mümkün olmayan bir zulmü tanımlamaktadır.
Kişilere kalan iki seçenek var; biri cidden oldukça büyük bir riske girerek mücadele etmek, diğeriyse zulümle barışmak ve zalim olmak.
Birinci seçenek oldukça riskli evet, nitekim hiçbir dayanağınız ve garantiniz olmadan (yani kaybetme ihtimalinizin oldukça büyük olduğu) tüm gelecek endişelerinden arınmak zorunda kalacaksınız, gelecekte başınıza gelecek her türlü sıkıntıyı göze alacaksınız.
İkinci seçenek ise; risksiz görünmekte ama bu riske girmemek elde olanı korumak anlamına gelmekte. Elde olanın ne olduğu görüldüğünde ise bunun harika bir risk olacağı fark edilecektir.
Kaybedilecek şey kölelikten başka bir şey değildir çünkü.
Ne güzel bir risk şu sözü anımsatır gibi iman kor bir ateştir tutanında tutmayanında elini yakar. Tutanın elini yakar çünkü riskler diz boyudur, tutmayanı da yakar çünkü aşağılık bir yaşam kaçınılmazdır.
Yani şu ihtimalleri görmezden gelmek gerek.
*Gelecekte iyi bir iş sahibi olmalıyım yoksa parasız kalırım.
(tüm geleceğini kurtarmak adına zamanının hepsi savaşla geçecek, ve bugün yapman gereken şeyi yapmaman seni savaştan uzaklaştırmayacak, bilakis sonu olmayan bir savaşa girmiş olacaksın.)
*Yarın öbür gün işsiz kalırsam ne olacak.
( patronuma itaat etmeliyim, yoksa beni işten atar işsiz kalırım korkusuyla hayatın boyunca köleliliğe devam edeceksin, seçim senin sonsuza dek kölelik mi(kaybedilmiş savaşın esiri olup öylece ölmek mi ), yoksa azda olsa kazanma ihtimalin olan bir savaşa girmek mi?
Para biriktirmezsem evlenemem.
(toplumsal dayatılardan kurtulmuş olmak evlilik kurumunu sorgulamaktan geçer, bu ve benzeri her tür kurum köleleştirmenin sacayaklarındandır )
Para biriktirmezsem ev sahibi olamam.
Para biriktirmezsem çocuklarımın geleceği ne olacak.
Yarın aç kalırım.
Falan falan falan…
Ve daha bir sürü sebep var gelecek endişesi için ve inanın bunların tamamı aslında doğalda olmaması gereken şeyler. Şimdi buna inanmak birinci mesele oluyor “İMAN” denen hakikatte buraya vurgu yapıyor, yani Allah’a güvenmek yarın aç kalma riskini göze almak gerek. Göze almayacaksak boş verelim imanı, Allah’ı kitabı falan… Nitekim hiçbir anlamı yok kesinlikle hiçbir anlamı yok.
Allaha iman, Allaha inanarak onun tavsiyesine uymak ve doğrulardan olmayı gerektiriyor. Eğilip kalkmanız, aç susuz kalmanız, boğazladıklarınız, haccınız, anlamını takmayarak kurduğunuz cümleleriniz sizin için yükten başka hiç bir şey ifade etmiyor, Allah put değil ki tapınmanıza ihtiyaç duysun…
Büyük bir günün hesabına aday olanlar bu riski seve seve göze alırlar, o büyük gün Allah’ın günüdür, o günde cennetlikler kurtulacak cehennemliklerse ebediyen karanlıklarında zirru zebun olacaklardır.
O güne inananlar için korku yoktur.
Herkes yaptığının karşılığını mutlaka alacaktır.
Zerre kadar iyilikte kötülükte sahibine geri dönecektir.
O büyük gün bu dünyanın gelecekteki hali olan öbür dünyadadır( öbür dünya sürekli değişmekte olan bu dünyanın gelecekteki halidir.), buna inanmak ahirete (geleceğe) inanmaktır.
O güne (ahirete) iman etmeyerek şerefsiz çoğu zenginlerin, aşağılık iktidarların, ve Allahsız din adamlarının kölesi olarak yaşayıp kölesi olarak ölmeye mahkumdurlar. Bu Allah’ın doğal yasasıdır, ya bu yasaya iman edip bu aşağılık amellerden arınacağız ya da şeytanın tuzağına düşerek sonsuza kadar esfelessafilin (aşağıların aşağısı) olarak varlığımızı sürdüreceğiz.
Böyle sürecek varlığın canı cehenneme….
Değerli kardeşim Muhammet Nur DENEK’le tanışmak, sohbet etmek ve Adana/Akdeniz Televizyonundaki “MERTÇE SÖYLEŞİ” Programında konuk etmek dileğiyle;
Çukurova Sıcaklığında Sevgiler…
ATATÜRK KÖŞESİ
Benim karakterim bağımsızlıktır…
DÜŞÜN-TAŞIN
Allah kuluna kafi değil mi?..
GÖNDERMELER
-Ne kölelerin efendisi nede sultanların hizmetçisi olmadığımı devamlı siyasi yelpazenin İNSAN tarafında olduğumu biliyor musunuz?
-Önümüzdeki günlerde Adana’da yeni göreve başlayan ABD Konsolosu John L. Espinoza ile kendi evinde acı Türk Kahvesi içmeye Müdderris Çiğdem tarafından davet edildiğimden haberiniz var mı?
-Kapak Çalışması içeriğinden önce haberlere konu olan http://www.haberozetler.com/haber/adana/iste-o-kapak/385.html “Derin Din” adındaki kitap çalışmamızın baskı aşamasında olduğundan haberiniz var mı?
-“Tarihi olmayanın talihi olmaz” diye (telif ücretsiz) Tutku Yayınevi tarafından basılan “Atatürk’ün Kehanetleri”, “Liderlik Sırları” ve “Büyük Türk Milleti” adındaki kitaplarımızın satış listelerinde http://www.dr.com.tr/Kitap/Buyuk-Turk-Milleti/Cengiz-Acikgoz/Arastirma-Tarih/Tarih/Turk-Tarihi/urunno=0000000327780 ilk 10’dan aşağı düşmediğini biliyor musunuz?
-1 Ekimden itibaren İnşallah MERTÇE Söyleşi programıyla birbirinden değerli konuklarımızla www.akdeniztelevizyonu.com’da her gün beraber olacağımızı biliyor musunuz?
yukselmertoglu@hotmail.com
https://www.facebook.com/yuksel.mert.9
https://twitter.com/yukselmertt
