Deniz Baykal’a Yapılan Haksızlık!

Deniz Baykal sonunda beklenen açıklamayı yaptı ve CHP Genel Başkanlığı’ndan istifa etti. Bu kararın hemen ardından hatırladığım tek şey, tutamadığım gözyaşlarımdı. Deniz Baykal’ın istifasının beni bu kadar duygulandıracağını hiç tahmin etmemiştim. Tepkim 40 yıllık siyaset alanında adında en ufak bir leke dahi olmadığı halde bazı şahıslarca yapılan alçakça, onursuzca gerçekleştirilen komplo oyunlarınaydı.

Siyasette bazen birilerini karalamak için olur olmadık yöntemlere başvuran, kendi açıklarını kapatmak adına başkalarına zarar verebilecek her türlü düşünceyi mübah sayan ve çamur at izi kalsın mantığıyla hareket edenler ne yazık ki temiz ve dürüst siyaseti bir kez daha kirletmeyi başarmışlardır.

Sevgili dostlar, bugüne kadar CHP genel başkanı sayın Deniz Baykal’ın adının herhangi bir yolsuzluğa ya da rüşvete karıştığını duyan var mı?

Yoktur…

Çünkü bırakın rüşveti, dolandırıcılığı, Deniz Baykal hakkında bugüne kadar en ufak bir yolsuzluk iddiası bile gündeme gelmemiştir.

Tam tersine yolsuzlukların önünde durmasını bilmiş, karşı çıkmış, engel olmuş ve yaptıklarıyla 40 yıllık siyaset hayatı boyunca adında en ufak bir leke bırakmamıştır.

Tek suçu vardı, başkaları onun kadar dürüst değildi!

Sevgili dostlar, Anayasa Paketi için refaranduma gidildiği sırada CHP genel başkanın partisinden ayrılmak zorunda bırakılması hem parti için hem de Türkiye için büyük bir eksikliktir.

Tam da kurultay öncesi ortaya çıkan bu kirli bir iddia bazı art niyetlilerin de ne yapmak istediklerini açıkca ortaya serer gibi. Bu art niyetliler kimlerdir bilinmez ama önümüzde ki günlerde bunların bulunması ve onurlu, dürüst insanları bu şekilde kirletmeye, karalamaya hakkı olmayanların bunun hesabını vermeleri en büyük temennimizdir.

Son söz, eğer bir ülke’de küçük insanların gölgeleri uzuyorsa, o ülke’de güneş batıyor demektir.