Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Cihan HAYIRSEVENER

Demokrasi Peşinde Koşan Bir CHP!..

Cihan HAYIRSEVENER Yazar Cihan HAYIRSEVENER
03 Ocak 2008
Cihan HAYIRSEVENER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Hayatın gerçekleri arasında yer alan bir özlü sözümüz vardır; “Bunları göreceğime ölseydim daha iyiydi…” diye…

İnsanımızın, yaşadığı bir kötü olayı yaşamak istememesini en iyi anlatan sözlerden biridir. Bir olay karşısında ölmenin dahi tercih edilmesi, yaşanan olayın ne kadar acı bir boyutun da olduğunu gösteren, üzerinde düşünülmesi gereken bir söz.

Çok kısa bir süre önce geride bıraktığımız eski yılın sonlarına doğru CHP içerisindeki değişimci ve muhalif kanadın en önde gelen ismi olan Haluk Koç, üç günlük bir Balıkesir ziyaretinde bulundu.

Bu üç günün de bir gününü bölgemizde geçirdi. Tanışmak kısmet olmadı, ama tanışanlardan öğrendiğim kadarı ile son derece samimi, son derece cana yakın ve son derece de sempatik biriymiş.

Malum Haluk Koç, CHP’nin ölene kadar genel başkanlığını yapmaya kararlı olan Deniz Baykal’a geçtiğimiz yılın ortalarında bayrak açtı.

CHP içerisinde değişimci kanadın da temsilciliğini götürüyor.

Mart ayı içerisinde yapılması beklenen büyük kurultayda, büyük bir ihtimalle Deniz Baykal’ın karşısına rakip olarak çıkacak.

Uzun süre Deniz Baykal ile aynı yönetimde yer alan ve grup başkan vekilliği de yapan Haluk Koç’un şansının, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’den daha fazla olduğu da konuşuluyor.

Yalnız, yarım yüzyıllık bir siyasi geçmişi olan Deniz Baykal’ın da, Mustafa Sarıgül gibi Haluk Koç’u da harcayacağı, yine siyasi kulislerde konuşulan bir başka olay.

Öyle ya, siyasi entrikalarla bu zamana kadar ayakta kalmayı başaran, CHP’nin genel başkanlığı koltuğunu bırakın işgal etmeyi, artık resmen gasp etmeye vardıran Deniz Baykal’ın da, böylesine şaaşalı bir ortamı bırakıp da gitmeye hiç mi hiç niyetinin olduğunu sanmıyorum.

Bu debdebeyi devam ettirebilmek için elinden gelen her türlü siyasi entrikayı da çevireceği kuşkusuz. Zaten bugüne kadar 51 il 540 ilçe yönetimini sorgusuz sualsiz görevden alarak, entrikalarının boyutunu da ortaya koymuyor mu?

Her halükârda, siyasi rakiplerine karşı, sahaya birkaç sıfır önde çıkan Deniz Baykal’ın kolay kolay geriye düşeceği de pek sanılmıyor.

Çevresindeki bir takım yıllanmış şarap gibi olup da sirke tadındaki isimlerin birer-ikişer kaçıp da, Haluk Koç’un etrafına çöreklenmesine de aldanmamak lazım.

Bunlar bile Deniz Baykal’ın siyasi bir entrikası olabilir.

Baksanıza, sol parti olarak bilinen CHP’de, ikinci adam olarak İlhan Kesici’yi hazırlaması bile, CHP’nin nereden nereye geldiğinin en güzel göstergesi değil mi?

Geçtiğimiz yılın ortalarında, Bandırma’da CHP’nin önde gelen bir ismi ile Deniz Baykal’ın son durumunu tartışıyorduk. Doğrusu Baykal’ın, tüm başarısızlıklara rağmen, partililerinin gözünü boyamak için CHP’nin 22 Temmuz seçimlerinden son derece büyük bir başarı elde ederek çıkmasını söylemesi, komiğin de ötesinde bir değerlendirmeydi aslında…

Öyle ya, neredeyse Türkiye’deki bütün sol elele vermiş, Cumhuriyet mitingleri düzenlenmiş, CHP arkasına çok büyük bir rüzgar almış, DSP’nin de katkıları ile iktidara yürüyordu!..

Sonunda ala ala yüzde 19 oy alıp, bir önceki seçimlere göre tüm olumlu şartlara rağmen yüzde 1 gibi korkunç büyüklükte bir oy patlaması yapmıştı!..

Hatta, bu büyük başarıyı(!) bile halkın sırtına yükleyip, neredeyse “Türk milleti nankördür… Türk milleti haindir… Türk milleti bir halttan anlamazdır…” diyerek vatandaşın sırtına yükleyen CHP ileri gelenleri, halkın kendilerini anlamadığını dahi savunmuştu. Ne acıydı aslında…

İşte tüm bunlar arasında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın, sanki Amerika’nın bir rol biçtiği muhalefet lideri olduğu iddiasında bulunmuştum.

Benim bu iddiam üzerine CHP’li arkadaş son derece sert bir tavır almış ve “CHP politikaları icabı Amerika’ya karşı bir partidir. Nasıl böyle bir değerlendirmede bulunabilirsin!..” diyerek, bana bir hayli sitem etmişti.

Haluk Koç’un, Bandırma Ticaret Odası’nda yaptığı toplantıda, benzer bir takım değerlendirmelerde bulunması ve “Acaba bize de birileri böylesine bir rol mü biçiyor” tanımlamasını dile getirmesi üzerine, aynı arkadaş, bu kez bana hak verir bir duruma geldi.

Yıllar önce bir yerlerde okumuştum. Amerikalılar, dünyanın değişik ülkelerinde, sırf kendilerine karşı politika üretmeleri için bir takım kulüpler oluşturuyorlardı. Düşünce kulübü şeklinde kurulan bu kulüplere korkunç parasal desteklerde bulunarak, sadece kendilerine karşı politika üretmeleri isteniyordu.

Düşündüğünüzde çok garip gelecek bir durum aslında. Ama böylesine bir oluşumları kurturup da desteklemelerindeki amaç, kendi akıllarına gelmeyen bir takım tezlere karşı, kendi bünyeleri içerisinde karşı tezler, yani stratejiler oluşturmak.

Direkt olarak hükümetlerin, partilerin, sivil toplum örgütlerinin kendilerini desteklemesi, bir anlamda dünya üzerindeki prestijlerini zedeleyeceği için, böylesine bir taktik anlayış içerisinde, sırf kendilerine karşı fikirler üretilmesi için kulüpler oluşturulması safhasına getirmişti ABD’yi.

Eh, CHP’nin değişmez doğal lideri konumundaki Deniz Baykal’ın da, tüm başarısızlıklara rağmen, kendisini başarılı gösterip, aynı zamanda ABD’ye karşıymış gibi bir politika izleyip, hala koltuğuna sıkı sıkı yapışması karşısında siz olsanız ne düşünürsünüz?

Ben, Deniz Baykal’ın ne bu ülkeyi, ne de CHP’yi sevdiğine inanmıyorum. Hiç kimse de kusura bakmasın, bana da inandıramazlar. Ülkesini seven, partisini seven biri olsaydı, zaten çoktan köşesine çekilip ağabeylik yapardı. Kendinden 20 yaş genç olan Tony Blair’den de mi hiç ders almadı.

Diğer taraftan, başta Haluk Koç olmak üzere, CHP’nin Bandırma ilçe kongresinde dile getirilen konuşmalarda dikkatimi çeken bir şey de, CHP içerisinde demokrasiye işlerlik verilmek istenmesiydi.

Düşünebiliyor musunuz, Atatürk’ün kurduğu, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran, bugün ne kadar parti varsa, bir anlamda bağrından çıkaran CHP içerisinde demokrasi tartışmaları yaşanıyordu.

Sosyal demokrat olduğu iddiası ile siyasi platformda yer alan CHP’nin içerisinde demokrasinin olmaması demek, bu partinin iktidara gelmesi durumunda Türkiye’de de demokrasinin olmayacağı anlamına gelmiyor mu?

Allah işini biliyor da, CHP’nin iktidara gelmesini engelliyor. Düşünebiliyor musunuz, kendi içerisinde demokrasi mücadelesi veren bir partinin, Türkiye’de uygulayacağı demokrasinin ne kadar kuş bir durum olacağını!..

CHP’nin kendi içindeki yönetime bakarsanız, iktidara geldiklerinde, yıllardır söyledikleri “kahrolsun faşizm”in, bizzat kendileri uygulayıcısı olacaklar anlamı çıkmıyor mu?

Rahmetli Erdal İnönü’nün, Türk siyasi literatürüne kazandırdığı bir söz vardı, hatırlarsanız; “Aslan sosyal demokratlar…” diye.

Meğerse, rahmetli farklı bir söylemde bulunmuş da bizler anlayamamışız.

Aslan sosyal demokratları kısaltarak söylerseniz ne oluyor? A sosyal demokratlar olmuyor mu?

Evet, CHP merkez yönetiminin şu an içinde bulunduğu durum tam anlamıyla a-sosyal demokratlık anlayışından başka hiçbir şey değildir.

Sosyal demokratlık kavramını bilmeyen, bilmediği için de uygulamayan bir genel merkez yönetiminin uygulamaya koyduğu tek şey a-sosyal demokratlıktır.

Gerçi bu durumdan partililerin de hiç suçu günahı yok değil!.. Kabahatin büyüğü aslında onlarda bence.

Bir gaflet anında kendini başarısız bulup, partiyi Meclis dışında bırakıp, çekip giden Deniz Baykal’a, öylesine bir bulunmaz Hint kumaşı gibi yapıştılar ki… O da, işte böylesine bir tavır sergilemeyi kendinde en doğal hak olarak görmeye başladı.

Gerçi partililer de o geri çağırmalarından dolayı bin pişmanlar ama artık kurtuluşu da yok bu işin!..

Paylaş
Etiketler: CHPCHP merkez yönetimiErdal İnönüsiyasi platformTürk siyasi literatürüne
Önceki Yazı

Busuh’ un Esrarengiz Hastalığı

Sonraki Yazı

Köyümüze Geri Mi Dönsek

Cihan HAYIRSEVENER

Cihan HAYIRSEVENER

Güney Marmara Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni

İlişkili Yazılar

Cihan HAYIRSEVENER

Başkan Adaylarını Açıklayın

30 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

ATV’nin Nasıl Bir Ayrıcalığı Var?..

29 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

Fırsatçılara Fırsat Tanıyanlar!..

28 Ağustos 2008
5k
Cihan HAYIRSEVENER

Kim Durduracak Bunları?

27 Ağustos 2008
5k
Sonraki Yazı

Köyümüze Geri Mi Dönsek

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap