Esenyurt eskiden denizmiş!
Evet, Esenyurt’un eskiden deniz olduğunu biliyor musunuz? Öyle ‘bizim denizimiz yok’ diye üzülmenize gerek yok. Çünkü eskiden Esenyurt’un tamamı deniz imiş.Nereden mi biliyorum? Bekleyin, biraz sabredin.
****
Cumartesi günü Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’nun yaptığı kimi hizmetleri, Gerçek Gazetesi ailesi olarak yerinde görme fırsatımız oldu.Gezinin her anında kahvaltıda, otobüste, yatırım yapılan yerlerde, yemekte, çay içerken, statta Başkanla hasbehal eyleme fırsatı bulduk. Sormadığımız soru kalmadı. Verdiği yanıtları tartıştık. En çok da, imarda yaşanan değişiklikleri, ruhsat sorunlarını, dikeyine büyüyen kenti konuştuk. İmar yoğunluğunu eleştirdik.
Başkan Kadıoğlu açık açık şunu söyledi: “Bu kadar çok yatırımcıyı bu bölgeye getireceksiniz, cazibe sunmak zorundasınız. Hatta, kentsel dönüşüm yaratmak istiyorsanız, insanların mevcut dairelerini alabilecek imar değişikleri yaratmak zorundasınız ki, mevcut eski binasını yıksın, yerine yenisini yapsın ya da kat karşılığı versin. Sonuçta kenti değiştirmek istiyorsanız, bina stoklarınızı yenilemek istiyorsanız, vatandaşa mevcut imarın dışında artış vereceksiniz ki, depreme dayanıklı olmayan, estetik olmayan binalarını yıksınlar ve yenisini yaptırsınlar. Tabi bunu yaparken, kenti yeni konut yatırımları ile cazibe merkezi haline dönüştüreceksiniz ki, mevcut yapılar yıkılsın ve yenileri yapılsın.”
***
Dün Büyükçekmece’de çok ünlü bir müteahhidi ziyaret ettiğimde çok ilginç bir gözlemini aktardı: “Kardeşim, Esenyurt’ta 2 milyon dolara işyeri satılıyor, bizim burada satılmıyor. Bizim kentimiz gelişmiyor. Yaptığımız konutlar alıcı bulmuyor. Ben Florya’da 450 bin dolara daire satıyorum. İnşaat maliyetleri aynı. Sonuçta demir, çimento, beton, işçilik her yerde aynı.”
****
Ve bugün Esenyurt büyürken, kentin rantı da büyüyor. Ve tabi burada bir yanlışlık ve yanlış anlaşılma yaşanıyor. Rant deyince herkes çalmak ve hırsız-lık olarak algılıyor. Halbu ki rantın ekonomideki karşılığı, arazinin ve paranın karşılık verilmeden değerlenmesi anlamında kullanılıyor.
Bir kentin rantı büyüdüğünde, her alanda büyüme gerçekleşiyor.
Bugün Esenyurt’ta kaç tane banka şubesi var; 10 yıl önce kaç tane vardı? Bu, dönem işlem hacmi ile ilgili. Ve inanın bundan herkes öyle ya da böyle payını alıyor.
Elimde bir veri yok ama işsizlik ora-nının en düşük olduğu ilçelerin başında Esenyurt’un geldiğine inanıyorum.
Aracına haciz yapılmasına ne dedi?
Neyse dönelim Cumartesi günkü gezimize.
Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’na en son yaşanan aracına haciz konulması olayında, avukatla yaşanan olayı hatırlatıyoruz. Ve Başkan Kadıoğlu, yaşanan haciz olayında aracına haciz konulmaya çalışılarak onurunu kırmaya çalıştıklarının altını çiziyor. Haciz eylemini AK Parti’nin Genel Başkan Yardımcısı ve İçişleri eski Bakanı Abdulkadir Aksu’nun yanında yapmaya çalıştıklarını belirten Kadıoğlu, şunları söylüyordu: “Haciz yapılacaksa belediyemde o kadar çok araç var ki. Neden bindiğim arabama yapmaya çalışıyorsun haczi? Bir avukat, haciz yapmaya yanında haciz memuru olmadan gelir mi? Aracı alacak ve nereye bırakacak? Yediemine. Haciz memuru olmadan bunu nasıl yapacak? Gereken yanıtı verdim. Buna izin vermem. Haciz olayı yaptırdığımız hizmetlerden kaynaklanmıyor. Kamulaştırma ile ilgili hacizler. Ve bunlarla ilgili uzlaşmaya giderek çözmeye çalışıyorum. Kamuyu zarara uğratmamak için sonuna kadar zorluyorum.”
Gerçekten belediyeden alacağı olanların, başkanın makam aracına haciz koydurmakta amacı ne olabilir ki? Bu yapılması gereken bir şey midir? Başkanın dediği gibi; yapılan tek kelime ile ayıp. Haciz yapanların da empati yapması gerekiyor.
Esenyurt’un jeolojik tarihiortaya çıkıyor
Ve gelelim başta yazdığımız Esenyurt’un denizine. Kamu binalarının yapılacağı ve kat karşılığı verilen eski Jandarma’nın bulunduğu yeri geziyoruz. Ve Esenyurt’un denizden en yüksek yeri bu alan. Yerin altında 7 kat var. Ve başkana dönüp soruyorum. “Başkan dipte kum çıkıyor. Büyük ihtimalle eskiden burası denizmiş!” Başkan soruyu şaka olarak sorup sormadığımı merak ederek bakıyor. İmdadıma inşaatın sorumlu mühendisi yetişiyor; “Kazıların sonucunda dipte midye kabuklarına rastlıyoruz.”
Ve Esenyurt’un binlerce yıl önce deniz olduğu ortaya çıkıyor. Çünkü bugüne kadar Esenyurt’ta en derin hafriyat çalışması kamu binalarının olduğu Cıty Center (kentin merkezi) inşaatında yapılıyor. Böylelikle aynı zamanda jeolojik geçmiş de bulunuyor.
Kamu binaları inşaatı Esenyurt’un jeolojik geçmişine ışık tutuyor.
*****
Ve yaptığımız gezide şunu öğreni-yoruz. 2014 yerel seçimlerinde Esenyurt’un meclis üye sayısı 47’ye çıkacak. Ve görülen o ki, Başkan Kadıoğlu bir dönem daha Esenyurt Belediye Başkanı olarak görev yapacak. Hüseyin Şengül’ün sorduğu bir soru üzerine, Dr. Gürbüz Çapan’ın milletvekili olması gerektiğini ve hak ettiğini, kendisinin ise milletvekili olmak istemediğini ve yerlerine artık gençlerin gelmesi gerektiğini söylüyor. Ve bunu tüm samimiyetiyle ifade ettiğinin de altını çizeyim.
Sonuç olarak, Gerçek ailesi olarak belediye başkanlarına yaptığımız ziyaretlerden çok şey öğreniyoruz. Ve İstanbul’da bir ilki gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
