Osmanlı Batıda yenilgiler ile tanışınca, ilk iş, orduda yenilenmenin şart olduğuna inanmıştır.
Çözüm konusunda, kendi içinde yeni örgütlenmelere gitmek yerine, dışarıdan uzman getirtmeyi kendine yol edinmişti.
Ya da, Batıya öğrenci göndererek, oradakileri kopya etmeye çalışmıştır.
İkisi de istenen verimi vermediği gibi, Osmanlıda yabacı hayranlığını artırmış, kendine güveni yok etmiş, kültürel bozuşmaya neden olmuştur.
Askeri uzmanlar getirme işi askeri danışmanlar( müşavirler) getirmeye dönüşmüş, sonunda genelkurmay başkanı ithal etmeye kadar varmıştır.
Aşağılık duygusunun fireni olmadığı için, zamanın paşası Abdullah Cevdet Avrupa’dan damızlık erkek getirilmesini önermiştir.
Nihayetinde, Avrupa Birliğine gireceğiz, egemenliğimizi ille de Almanya’ya vereceğiz diye tutturanların sayısı, bir ara %60’ları bulmuştu.
AKP Hükümeti ilk dört yılını AB’ye yalvarma yılı olarak kullanmıştı.
Kurtuluş Savaşı yapmamıza, kendi başımıza kurtulmamıza rağmen, içimizdeki işbirlikçi Batıcılar, bir yolunu bulup, NATO’yu ve Amerika’yı içimize getirmişlerdir.
NATO’ya ve Amerika’ya girince, içeride ülkeyi yönetenler, gericiler ile işbirliği yapmış, Mustafa Kemal’in çizdiği yola ihanet etmişlerdir.
Sonunda da tüm gericileri ülkenin başına oturtmuşlardır.
Kısa tarihini vermeye çalıştığım bu ifade; son 70 yılın özetidir.
Gericiler bilime inanmadığı için güce tapmaları, büyük güçlere teslim olmaları kolaylaşmaktadır.
Özal bu işi prenslerle yürütmüştü. Çünkü ülke ekonomisini emperyalizmin ekonomisine eklemlemek için, o dönemde bu tür ajanlara ihtiyaç vardı.
Onlarda hem etki ajanlıklarını yaptılar, hem de ceplerini doldurdular.
BOP Eş Başkanlığı döneminde ise ihtiyaçlar oldukça değişti.
Çünkü bu kez Amerika’ya entegre olacak olan Türk devletiydi.
Dolayısı ile siyasi ve askeri ajanların önemi artmıştı.
Danışman adı altında Başbakanlıkta çalışan Amerikan menşelilerin çoğalması doğaldı.
Bu arada Türkiye’den Amerika’ya ajanlık, askeri operasyon uzmanı gibi işleri öğrenmeye giden elemana ihtiyacımız birden arttı.
Yanlış anlaşılmasın, ajan getiriyoruz, ajan yetiştirmek ve operasyon yapmak için eleman gönderiyoruz, velhasıl, Amerika ile içtiğimiz su ayrı gitmiyor.
Süleymaniye’de askerimizin başına çuval geçirenler, şimdilerde Amerika’da bizim askerimize operasyon ve ajanlık dersleri veriyor.
Ajan işlerine öyle kafayı taktık ki, damızlık ajan getirtmek gereğine bile inanıyoruz.
Her taraf CIA ajanı kaynıyor deniyor. Bu kadar ajan varsa, damızlık ajan niye olmasın?
