Ordu Emlak Müşavirleri Derneği Başkanı Uğur Yüce’nin; “Ordu’da şehrin ve trafiğin rahatlaması için yeni bulvar oluşturulmalı, şehir güney tarafa doğru büyümeli” şeklinde beyanatları var.
Son zamanlarda dernek başkanımızın benzer beyanatlarını takip ediyorum, anlamlı ve ufuk dolu açıklamalar olduğunu düşünüyorum, kulak vermekte fayda var.
“Yol medeniyet demek” demiş atalarımız, şehirlerimizin ana ve ara ulaşım güzergahları aynı zamanda gelişme projeksiyonunu da ortaya koyar. Yani yol, sadece yol demek değildir, aynı zamanda şehirlere yön veren ana unsuru oluşturur.
O yüzden gelişmeden, özellikle de büyükşehir olduğumuz bu dönemde, kalkınmadan bahsetmek istiyorsak ilk yapılması gereken adım ulaşım master planının hazırlanmasıdır. Bu planda kentsel ve kırsal alan yol ağı başta olmak üzere;
- ulaşımın 4 temel bileşeni olan karayolu, havayolu, denizyolu ve demiryolu güzergahlarının nasıl oluşması gerektiği ve birbirleriyle ne şekilde entegre edileceği,
- il ilçe terminallerin yapılması ve yeterliliklerinin sağlanması,
- liman, marina, iskele gibi kıyı altyapılarının mevcutlarının ne olacağı, yenilerinin nerelere hangi kapasitelerde yapılması gerektiği,
- şehir içi ulaşımlarda bulvar, üst geçit, kavşak, toplu taşım gibi ana yapıların ne şekilde yer seçeceği,
- çevre yolu ihtiyaçları,
- otopark, akıllı otopark vb. ihtiyaçları
- ana ulaşım güzergahında olan yerleşimlerde servis yollarının belirlenmesi,
- şehrin gelişme akslarına göre mevcut dolmuş güzergahlarının yeniden sorgulanması ve yeni öneri güzergahların belirlenmesi,
- şehirlerin; konut, sanayi, ticaret vb. ana argümanlara göre mevcut yolların genişlemesi ve yeni yol ihtiyaçlarının değerlendirilmesi,
- alt geçit, üst geçit, yaya trafiğine açık kapalı yollar, öğrenci geçişleri,
Ulaşım master planı bu vb. birçok parametre; uzman kadrolar tarafından çalışılarak, alan çalışmalarıyla desteklenerek, yerel yönetimler, kamu kurumları, sivil toplum örgütleri ve yaşayan halklarla gerekli istişare ve görüşmeler yapılarak, gerekirse birlikte çalışılarak belirlenmesi gerekmektedir.
Büyükşehir için ana ulaşım master planının hazırlanması gerektiği gibi, tüm ilçelerimiz için de alt planlama çalışmaları yapılmalıdır.
Bu planlamalarda toplu taşımayı özendirici birçok proje çalışılacak ve şehirlerimizin fiziki genişleme bölgeleri belirlenecektir.
İş de bu adımlardan sonra; şehirlerin nerelere doğru büyümesi gerektiğine, hangi kıyı yapılarının ilave edilmesine, mevcut kıyı yapılarının nasıl ve ne amaçlı revize edileceğine, nerelerde otopark nerelerde yeni bulvar ihtiyacının olduğuna, ambülans ve servis yollarına, çoklu toplu taşım seçeneklerine, diğer tamamlayıcı lojistik altyapılarına gibi daha birçok temel kararlar alınabilecektir.
Ulaşım ve lojistik bir sanattır, ustalık ister, ufuk ister, vizyon ister, çoklu bakış açısına ihtiyaç duyar, insanımızı adam yerine koymayı, kararları beraber almayı ve bu yollarda birlikte yürümeyi gerektirir.
Yoksa her gün bir karar alırsınız, bu kararlar bilimsellikten, realiteden, gelecek projeksiyonundan uzak olur.
Kentsel dönüşüm sadece konut dönüşümü değil, aynı zamanda kentin tüm yönleriyle dönüştürülmesidir. Dolayısıyla bu planlamaların dışında yaptığınız ulaşım altyapıları da bir kaç yıl sonra çöp olur, dönüştürülmesi gerekir. Böyle afaki uygulamalar; israftır, vebaldir, günahtır. Yıllardır Köy Hizmetlerimizin, İl Özel idaremizin ve Belediyelerimizin temel sorunu bu olmuştur.
ÖZET: yeni bulvarlara, çevre yollarına, servis yollarına, alt üst geçitlere, iskele liman marina gibi yapılara, yeni terminallerin yerlerine, stadyumların yerlerine, vb. master planlar, dolayısıyla halkımız karar verir.
