Geçen hafta yaşanan acı olaylar silsilesi sonrasında herkesin dilinde ifade özgürlüğü, eleştirme özgürlüğü, ırkçılık, İslam-fobi kelimeleri pelesenk oldu. Bense yaşama özgürlüğünden ve günümüz dünyasının ikiyüzlülüğünden bahsetmek istiyorum.
2014 yılı zaten olabildiğince dünya siyaseti ve dünya barışı açısından zorlu bir yıldı. Hatta bana göre tam bir felaketti. 2015 yılına da Fransa’da yaşanan acı katliamlar ile girdik ve bunu da birçok benzer olayın takip edeceği öngörüsünde bulunmak yanlış olmaz diye düşünmekteyim.
Günümüzde şiddet, terör, öldürme, intihar eylemleri öyle bir hale geldi ki hangi örgüt militanının nerede eğitim gördüğünü tahmin etmeye çalışır iken aklımıza El Kaide, Işid, Taliban, El Nusra, Boko Haram vb. isimlerle uzayıp giden listeden seçmek gerekiyor. Liste uzun çünkü günümüz dünyası bu listeye yatırım yapıyor. Sınırımızda daha yakın bir tarihte alman askerlerinin peşmergeye eğitim için bölgeye sevk edildiği bildirilir iken kimsenin bu gibi kurumlara yardım yapılmadığı, içten içe yetiştirilmediği iddiasını ileri sürmesi mümkün değil. Peşmergeye verilen yardımın o bölgedeki savaş bittikten sonra kimlere karşı kullanılacağı konusunda ise tahminde bulunmak bile istemiyorum.
İşte bu olaylar benim için ikiyüzlülüğün göstergesidir. Her ne kadar ifade özgürlüğü, eleştirme özgürlüğünden bahsede durulsun asıl olan yaşama özgürlüğüdür. Fransa’daki ve Avustralya’daki insanlar da diğer hür bireyler gibi bu özgürlüğe sahip olmalıdır fakat Nijerya’daki insanlar göz ardı edilmemelidir. Bir başka örneği Irak’taki Yezidi halkı kurşundan dizilir iken bir tarafta Paris’te kol kola yürüyüş yapılması ikiyüzlülüktür, çifte standarttır.
PKK ve ASALA’ya destek verenlerin, Gazze’de katliam yapanların, Suriye’deki iç muhalif gruplara lojistik ve silah yardımı yapan ülke liderlerinin bence o yürüyüşte kol kola yürüme hakkı yoktur. Kaldı ki Fransa’dan ve Avustralya’dan yapılan canlı bağlantılarla aslında dünyaya gövde gösteri yapılmak istense de bu canlı görüntüler teröre prim yaptırmıştır. Terörün korkutuculuğunu körüklemiştir. İnsanların yaşam korkusunu ve endişesini arttırmıştır. Neredeyse terörün propagandasını yapar hale gelmiştir. İnsanlarda ırkçılık ve islamfobi yaratacak yayınlar dolayısı ile zaten sağlanamayan dünya huzuru iyice bir ayrışmaya gitmektedir.
