18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 99. yıldönümünü kutladık.
Cumhuriyetçiler ve Türkçüler, savaşı Atatürk’ün sayesinde kazandığımızı ve böylelikle ulusal kurtuluş savaşının hazırlığı burada yapılmış gibi algı yaratılmıştır.Çanakkale Zaferi Osmanlı’nın zaferidir. 99 yıldır Çanakkale Zaferini yaratan Osmanlı Ordusu’nu oluşturan; Arap, Kürt, Rum, Ermeni ve Yahudi asker ve subaylar yok sayılmışlardır. Kürtler ise hamaset için kullanılmaktadırlar. “Çanakkale’de beraber savaş mıdık?” denilerek milli birlik nakaratları havalarda uçuşmaktadır.
****
İslamcıların geldiği nokta ise Çanakkale Şehitlikleri, umreye gider gibi bir kutsal ziyarete dönüştürülmüştür. Ve Çanakkale’de İslamın ordusu Osmanlı Haçlıları yenmiş gibi anlatılarla gerçekler örtülmektedir.
AK Parti İstanbul Teşkilatı ise son iki yıldır, Çanakkale Şehitler Abidesi’nde her yıl ‘Şehitler Mönüsüyle İftar Programı’ ise İslami duyarlılak yaratmak için hamasetin Allahını yapmaktadır. Arpa ekmeği, kırık buğdaş çorbası ve sudan oluşan iftar yemeği hamaset dolu şiirlerle duygular tavan yaptırılmaktadır.
Tüm hamasetlerin yalanlara yönelik bir bir şunları söyleyelim.
Sondan başlayalım. Çanakkale Cephesi’nde 4. Tümen Kumandanı olan Yarbay Cemil Conk, askerlere verilen yemekle ilgili kayıtlara şunları düşmüştür:
“Her nefere, günde 900 gram ekmek verilirdi. Sıcak yemeklere gelince: pirinç çorbası, etli fasulye, etli nohut, bulgur pilavı, kuru bakla ve hoşaf. Çerez olarak da kuru üzüm ve kuru fındık verilirdi. Aynı zamanda vakit vakit tütün dağıtılırdı.”
Koskoca Osmanlı İmparatorluğu’nu küçülterek, hamaset yapmak öncelikle geçmişimize hakarettir.
****
Birinci Dünya Savaşı 1914-1918. Emperyalist paylaşım savaşı. Öyle diyoruz, kimilerimiz ise haçlı seferleri diyor. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan bile öyle söylüyor. Gerçekten öyle mi?
İtilaf Devletleri ilk olarak İngiltere, Fransa ve Rusya’dan oluşuyordu. İtalya savaş başladıktan sonra İttifak Devletleri gurubundan ayrılıp İtilaf Devletler gurubuna katıldı. Ardından ABD’de İtilaf Devletleri saflarında savaşa katıldı. Rusya 1917 Ekim Devrimi’nin ardından İtilaf devletleri grubundan ayrıldı ve savaştan çekildi.
İtilaf Devletleri; Sırp Krallığı, Belçika Krallığı, Avusturulya, Birleşik Kralllık ve İrlanda, Güney Afrika, Kanada, Hindistan, Yeni Zelanda, Karadağ Krallığı, Japonya, Portekiz, Romanya Krallığı, Yunanistan, Liberya, San Marino, Çin Cumhuriyeti, Kuba, Panama, Brezilya, Bolivya, Tayland, Kosta Rika, Peru, Urugay, Ekvator, Guatemala, Nikaragua, Haiti, Honduras, Ermenistan, Çekoslovakya, Andorra, Jamaika ve Dominik Cumhuriyeti.
İtilaf Devletleri sömürge güçleriyle beraber toplam 41 ülkeden ve 42 milyon 569 bin 516 askeri güce sahiptir.
****
İttifak Devletleri ise Alman İmparatorluğu ve yanında katılan Alman sömürge güçleri, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Osmanlı İmparatorluğu ve Bulgaristan Krallığı. Ve toplam asker sayısı 22 milyon 850 bindir. İttifak Devletleri’nin asker sayısının yaklaşık yüzde 55’dir.
Savaşın sonunda İttifak Devletleri yenilmiştir. Almanya İmparatorluğu küçülmüş, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu dağıtılmış, Osmanlı İmparatorluğu’nu ise itilaf devletleri paylaşmıştır. Savaşın sonuçları tarih boyunca böyle olmuştur. 1. Dünya savaşının kaçınılmaz sonucuda böyle olmuştur.
Hikayeye ve martavala gerek yoktur.
Osmanlı imparatorluğu Almanya İmparatorluğu’nun yanında savaşa katılırken tek amacı vardır. Kaybettiği toprakları yeniden kazanmaktır. Şayet savaşı Osmanlı’nın bulunduğu ittifak kazanmış olsaydı, İtilaf Devletleri’nin sınırları küçülücekti. Osmanlı İmparatorluğu Sevr ile karşılaşmayacak ve Cumhuriyet belki de olmayacaktı.
Çanakkale Savaşı ne bir Haçlı Seferi’dir, nede Haçlı Seferi’ne karşı bir İslami Cihat’tır.
Yapılan bir paylaşım savaşıdır. Kaybedenler paylaşılmış, kazananlar ise paylaşmışlardır. Kazananlar ve kaybedenler yer değiştirse tam tersi yaşanacaktır.
Osmanlı mağdur değil, saldırgan taraftı
Osmanlı İmparatorluğu 2 Ağustos 1914 tarihinde eski topraklarını kazanmak için Almanya ile gizli bir ittifak yaptı. Osmanlı Donanması 29 Ekim 1914 günü Rus Donanması’na ateş atçı, Rus Limanlarını bombaladı ve savaşı başlattı. Anlayacağınız İslamcı ve Türkçü, Cumhuriyetçi hamasetseverler savaşa bize açılmadı, savaşı başlatan taraf bizdik. Anlayacağınız mağdur değil, saldırgan olan taraftık.
Çanakkale Savaşları’nda Osmanlı İmparatorluğu’nun Genel Kurmay Başkanı Fritz Bronsart Von Schellendof Paşa, Çanakkale’yi savunan Osmanlı 5. Ordusu’nun başında ise Alman Generali Liman Von Sanders’di.
Anlayacağınız İtilaf Devletleri Hristiyanlardı ancak bizim de içinde olduğumuz İttifak Devletleri de Hristiyandı. Ve ordumuzun başında Hristiyanlar bulunuyordu. Ne bize karşı bir Haçlı Seferi yapılıyordu ne de biz İslami Cihat yapıyorduk. Düpedüz paylaşım savaşında daha çok toprak kazanmak için savaşıyorduk.
****
18 Mart 1915 Çanakkale Savunması, Osmanlı Ordusu’nun 1. Dünya Savaşı’ndaki en büyük zaferidir. Ve o tarihte Kurmay Yarbay olan Mustafa Kemal’e Harp Tarihi Komisyonu Arıburnu Muharebeleri hakkında rapor düzenlemesini istemiştir ve o raporu düzenlemiştir.
O raporda, “Düşmanın yenilgisiyle sonuçlanan bugünkü muharebe yalnız denizden cereyan etmiş, karada düşmanın bazı gemileriyle sahili ateş altında bulundurmasından başka dikkate değer bir şey olmamıştı” diye Mustafa Kemal tarafından tarihe not düşülmüştür. Anlayacağınız en önemli zaferde 18 Mart’ta Mustafa Kemal bulunduğu yerde savaşı izlemiştir.
****
Çanakkale savunması, Osmanlı Ordusunun I. Dünya Savaşı’ndaki en önemli zaferlerinden biridir.
Bu tarihi zaferin kahramanları ise şunlardır: Müstahkem Mevki Komutanı Tümgeneral Cevat (Çobanlı) ile İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının savunulmasından sorumlu Alman Amirali Guido von Usedom’dur. Savunma planlarını ve 18 Mart savunmalarını hazırlayanlar bu isimlerdir.
Cevat Paşa’nın yokluğunda topçu savunmasını yöneten subay ise, Müstahkem Mevki Kumandanlığı Kurmay Başkanı, Topçu Kurmay Yarbay Selâhattin Adil Bey’dir.
****
Zaferin en önemli unsuru olan Nusret Mayın Gemisi’nin Komutanı Tophaneli Yüzbaşı Hakkı Bey, Mayın Grup Komutanı Binbaşı Hafız Nazmi Bey’dir.
Gemide ise Alman subayları vardır: Mayın Uzmanı Yarbay Geehl, Torpido Uzmanı Kıdemli Astsubay Rudolf Bettaque, 26 yaşınd6a şehit olmuştur. Nusret Mayın Gemisi’nin Alman Çarkçıbaşı Yüzbaşı Reeder’i de unutmamak gerekir.
18 Mart’ta Osmanlı Ordusu’nun kaybı toplam 79’dur. Alman askerlerinin sayısı ise 18’dir. Çanakkale Savaşları’nda Alman asker sayısı 20 bin civarındadır.
Son söz: Genel Kurmay Arşivlerini ve tabiki Çanakkale Savaşları gerçeğini biz ancak 2065 yılında öğrenebileceğiz. O zamana kadar neler mi olur? Hamaset devam eder. Yasaklar kalktığında ise torunlarımız asıl gerçeği gördüğünde bizler için ‘vah vah’ ederler(mi)?
İnşallah, 2065 yılında, tarih üzerindeki askerî vesayet kalktığı zaman araştırmacıların kullanımına açılacak ve çocuklarımız torunlarımız asıl gerçeği öğreneceklerdir.
Not: Bu yazının yazılmasında Ayhan Aktar’ın Taraf’daki yazısından faydalanılmıştır.
