Şehirlerin kimlikleri ve hikâyeleri hayati derecede önemlidir. Çünkü bu kimlikler onlarca yüzlerce yıllık yaşanmışlıkları temsil eder.
Düşünsenize; Altınordu, Ulubey, Gürgentepe, Gölköy, Mesudiye yolunu kullanan nüfusumuzun yaklaşık % 40’ı için “FİDANLAMA” demek, Orman işletme Müdürlüğü’nün önü demekti. Orası bir adresti, alt kimlikti. Bu kimliği yaşatmamız, hikayeleştirmemiz, biraz daha çalışarak bir ziyaret noktasına dönüştürmemiz lazımdı. Botanik Park bu doğrudan doğdu diye düşünüyorum.
Düşünsenize; fidanlama, botanik park, şehitlik ve Hacıemiroğulları Beyliği’nin başkenti BAYRAMLI: toplamda 200 dönüm civarı alan ve yüzyıllara meydan okuyacak bir kombinasyon oluşturma fırsatı, bakan için gören için elbette.
İlk adım da atılmıştı Orman ve Su Bakanlığı tarafından, zaten bir kısmı orman işletmenin uygulama alanı olan 116 dönümlük alan BOTANİK PARK ilan edildi. Özel idaredeki görevim döneminde projeyi detaylı bilme ve hayata geçmesi için de koşturma fırsatım oldu.
Projenin bedeli 20 milyon TL civarında ve bunun 13 milyon TL’si inşaat kısmı idi. Bir BOTANİK PARK’ın üçte ikisinin inşaat olması mantıklı değildi ve teknik birimlerimizle yaptığımız konuşmalarda; aslında projenin, yaklaşık 5 milyon TL’si inşaat ve 5 milyon TL’si de bitki ve peyzaj olmak üzere yaklaşık 10 milyon TL ile tamamlanabileceği konuşulmuştu. Ancak şu ana kadar bu bölgeye Orman işletmenin, fidanlamanın yaptığı katkılarında bir o kadar maliyet olduğunu düşünürsek BOTANİK PARK’ın toplamda 20 milyon TL’lik bir proje olduğunu söyleyebiliriz.
Proje, Orman Su Bakanlığı’nın kendi imkanlarıyla tamamlandı ve Büyükşehir Belediyemize devredildi.
Birçok sivil toplum kuruluşu adına açıklama yapan Ordu Çevre Derneği Başkanı Gül Ersan tarafından sorulan özetle aşağıdaki sorular mutlaka doyurucu bir şekilde cevaplanmalıdır:
Botanik Park yerine Şehir Hastanesi yapımı için imar değişikliği yapıldı mı?
Söz konusu alan Sağlık Bakanlığına devredildi mi?
Söz konusu alan için Sağlık Bakanlığının bir hastane projesi var mı?
Söz konusu alan Civil Irmağı koruma bandında yer alıyor mu? Alıyorsa DSİ’nin bu konudaki görüşü alındı mı?
Benim sorularım
Şehir hastanesini yaparken, yani insanları sağlığına kavuşturmak isterken çevre sağlığını dolayısıyla insan sağlığını neden tehlikeye atıyoruz?
Bu alanın şehir hastanesi yapımı için seçilmesinde arsasının hazineye ait olmasının yani arsa bedeli ödenmeyecek olmasının dışında bir avantajı var mı?
BOTANİK PARK’a bu zamana kadar yapılan 20 milyon TL’lik harcamayla çevre yolunun iç kesiminde (Ulubey istikametinde) ulaşıma uygun kaç dönüm arsa alınabilir?
Şehir merkezimizde büyükşehir ölçeğine yakışır 116 dönüm ve üzeri bir park alanımız var mı? (Ordu sahilini kastederek var derseniz gülerler size, şehrin önündeki sahil kesim önceki belediyelerin eseri ve büyükşehir formatına yetmeyecek, hele hele 1 milyon turiste hiç yetmeyecek bir alan)
Denizi arkamıza aldığımızda sağımızda MEMURKENT, solumuzda 2, 3, 4 no’lu TOKİ’ler ve en tepedeki ilk TOKİ. Tüm bu konut bölgesine hizmet verecek bir yeşil alan alternatifimiz var mı?
Sahi sizin hiç uluslararası ölçekte danışmanlık aldığınız şehir plancısı mimar danışmanınız yok mu?
Valiliği şehrin en merkezi yerindeki tek ağaçlık-yeşillik alan olan Karayolları arazisine-ana yolun kenarına, şehir hastanesini fidanlama ve botanik parkı yok edecek şekilde onların yerine, stadyumu aslı göl olan DURUGÖL’e yaparak, yani tüm hayati mekanları şehrin en değerli yeşil ve su alanlarını yok ederek onların yerlerine yapma cinayetini neden işliyorsunuz?
“Şehitliğin ve başkent Bayramlı’nın hemen yanına büyük bir beton kitlesi koyacağımız şehir hastanesi olmaz, şehitlerimize saygızlık olur” diyecek, iş bilen bir akil dostunuz kalmadı mı?
Halkımıza ve meslek odalarımıza ne düşünüyorsunuz diye hiç sordunuz mu?
İddaalarım
20 milyon TL ile 116 dönüm almış olacağız ki dönüm başına 172.000 TL bedel çıkıyor. 20 milyon TL ile çevre yolunun iç kesiminde dönümü ortalama 40.000 TL’den 500 dönüm arsa alınabilir ve buraya sadece şehir hastanesi değil, aynı zamanda (bu köşemde defalarca yazdığım) sağlık turizmine hitap eden uluslararası bir sağlık serbest bölgesi oluşturulabilirdi. Sağlık serbest bölgemizin;
100 dönümünde şehir hastanesi,
100 dönümünde uluslararası sağlık üniversitesi, (içerisinde tıp fakültesi, diş hekimliği fakültesi ve eczacılık fakültesi olan, 5.000 öğrenci kapasiteli, İngilizce ve Türkçe Eğitim verilen, Arapça ve Rusça dilleri de iyi derece öğretilen… devamı yazılarımda var)
100 dönümünde; kan merkezi, medikaller, eczaneler, sosyal donatı alanları, hastane otelleri,
200 dönümünde ise 20 özel ihtisas hastane, (yetmez ise özel sektör marifetiyle bu alan etap etap genişletilebilir ve ihtisas özel hastane sayısı daha da artabilir)
İhtisas hastane ve otellere yer tahsisi karşılığında bu 20 milyon TL’mizi zaten çıkarabiliriz.
Şehrimizi felç ediyorsunuz, farkında mısınız?