Rivayete göre Hazreti Hıdır ile İlyas, Ab-ı hayat yani yaşam suyu içmişler.
Ölümsüzleşmişler.
Hızır karadakilerin, İlyas denizdekilerin yardımcısı olmuş.
6 Mayıs’ta buluştuklarında çevresi bolluk, bereketi yaşar, hastalıklar bitermiş.
Bugün, 5 bin yıldır gelenek olarak coşkuyla, dileklerle kutlanır.
Önce “ Sağlık” diyerek…
Allah herkese vücut, akıl, ruh sağlığı versin.
*
Önce siyasetçilerimize.
Neden mi?
İzmir’de belediyeyi polis ordusu bastı.
Odalara girildi, özel eşyalar bile arandı.
Devletin memurları evinden alındı, kapıda yakalandı, havaalanından toplandı.
Emniyetin loş, soğuk, ürkütücü sorgu odalarına çekildi.
“Çapraz” yöntem olduğundan sorgucunun biri gitti, diğeri geldi.
Kuruyan ağızlar, su içmeyi unuttu.
Bazılarının tansiyonu çıktı, ismini hatırlamayanlar oldu.
Kafalarda hep aynı soru vardı:
“Sonumuz ne olacak?”
*
Ya geride bıraktıkları?
Ana, baba, eş, çocuk, kardeş…
Yaşadıkları korku, çektikleri çile, döktükleri gözyaşı…
Cevap bulamadıkları sorular, anlam veremedikleri dedikodular.
Anlatılmaz ki… Yaşamak lazım.
*
Bunu yaşamayan siyaset nemacıları, o insanları unuttu.
12 Haziran skoruna yöneldi.
Bakın ne demişler?
CHP İl Başkanı Tacettin Bayır:
“ Bu durum birer vekil fazla çıkarmamızı sağlayacak. Şimdiden 9’uncu sıra adaylarımızı kutladım”
Halen milletvekili, yeni seçimin adaylarından Oğuz Oyan.
Unvanı profesör. Yani hoca.
“ Kazançlı çıkan biziz… CHP’yi haksız, mağdur duruma getiriyorlar”
Ve bir başka aday Erdal Aksünger:
“ Bu olay tepki oylarının CHP’ye gelmesini sağlar. Ne olduğu bilinmeyen operasyon partimize ilgiyi artırır”
*
Hıdrellez herkesin gönlüne göre olsun.
Böyle kafalara…
Hıdır ne yapsın?
İlyas ne eylesin?
****************
