Türkiye’de iç ve dış etkenlerle negatiflik arttıkça döviz kuru ve spesifik olarak doların fiyatı yükseliyor. ‘Dolar borcu olan düşünsün’ gafleti içindekileri saymazsak dövizin seyri uzmanları da tedirgin ediyor bugünlerde. Maalesef, yalnız ve güzel ülkemizde tehditler umudu geçer hale geldi. Bazen zaman da ciddileşir. Oyalandığımız, ‘ülkeyi bu hale getirenler düşünsün’ dediğimiz ve kendi hayat öykümüze daldığımız anların bedeli ağırlaşır. Her kurumun, firmanın ve yetişkin bireyin, artıyı eksiyi iyi hesaplaması gereken günler yaşıyoruz.
Şu sıralar bu bakıştan uzaklaşmadan yapılan icraatler de daha doğru geliyor. Çiçek böcek festivallerinden ziyade ayakları yere basar icraatler, beklentiden öte gerekliliğe dönüştü.
Doğrusu geçtiğimiz günlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin açtığı ‘Meslek Fabrikası’ndan yararlananları görünce aklıma düştü bu gereklilik.
MUHTEŞEM GÖRÜNTÜ
Bir zamanlar devlet güvenlik mahkemesi binası olarak kullanılan 108 yıllık eski un fabrikası, 10.5 milyon liralık yatırımla restore edilerek ‘Meslek Fabrikası’na dönüştü.Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açılışları ve hatta aynı güne denk gelen ülkenin ağır gündemi arasında kayboldu bu bacasız fabrika.
Günümüzde ülkenin en büyük çelişkilerinden biri yetişmiş eleman kaynağında. İşsizlik sorunu çığ gibi artarken ne zaman gitsem sanayi bölgelerinde kalifiye ara teknik eleman yetersizliğinden yakınılıyor.
Meslek liselerinin sayısı artacağına farklı niyetlerle biçim değiştirildikleri için teknik ara eleman bulmak hala sıkıntı.
Eğitim sistemini 40 yıllık kronik çıkmazın içinde bırakmanın bir sonucu bu.
Yanımızdaki AB ülkelerinde sistem, ortaöğretim yıllarında meslek sahibi olmaya yatkın çocukları mesleki eğitime yönlendirir, yüksek eğitimlerini de seçtikleri branşta yapmalarına olanak tanıyor. Türkiye’de gençlerin topyekun üniversite sınavına hazırlanmaktan başka şansı yok!
Bu kronik soruna İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tek başına çözüm bulması mümkün değil ama denize atılan her deniz yıldızı misali, oluşturduğu model önemli.
Kursların konuları da isabetli görünüyor; CNC Operatörlüğü, katı sıvı yakıtlı kalorifer ateşçisi, kaynak,gaz altı kaynakçılığı, eloktromekanik bakım ve montaj, temel elektrik- makine, hidrolik, pnömatik, iş makinaları gibi birçok teknik alanın yanı sıra pastacılık, aşçılık, grafik animasyon, kadın giysileri kalıp hazırlama, şapka dikimi, ev tekstili hazırlama gibi kadınlara yönelik cazip başlıklar da mevcut.
Meslek fabrikasına dönüşmeden önce verilen kurslardan yararlanan 55 bin İzmirli’nin kolunda altın bilezik var.
Büyükşehir az gidiyor uz gidiyor, bazı icraatlarda yavaş kalıyor eleştirilerine kimi konularda katılmakla birlikte, Başkan Aziz Kocaoğlu’nun sağlam adımlar atma gayretini takdir etmek de boynumuzun borcu.
