Siyaset alanının gittikçe daralıyor olmasının sebebi de borçlardır. Siyasetin güvenlik alanı içine çekilmesinin nedeni de borçlardır. Borçlar hayatımızın esas belirleyicidir. Fakirleştirici olan da borçlardır.
Eskiden olduğu gibi, ekonomi artık borç ile finanse edilemiyor. Senin iç borcunun da dış borcunun da ağırlığı, Dolar ile borçlarsa, borcu ödemeden yeniden borçlanamazsın. Dolar basacak matbaa da yok.
Tüccar dili ile söylesek, aldığın malların, borcunu ödememişsen, sana yeni mal vermezler.
Ülkemizde ki servet sınıfının borçları konusunda hiç ses etmemesinin nedeni nedir, acaba? Hiç borçları yok da onun için mi ses çıkarmıyorlar? Yoksa eninde sonunda, onların borçlarını da bu millet ödeyecek, devlet bize (servet sınıfına) o zaman da lazım diye mi ses etmiyorlar?
Karları özelleştirdiler, zararların ve borçların halk tarafından ödenmesine sıra geldi. Lakin halk, bu kez bitap halde olduğundan, ödemede sıkıntılar oluştu.
Çare yok mu? Var elbet ama çareye varabilmek için şu borçların ödenmesi zorunluluğu var. İktidara başka bir yönetim de gelse, borçları ödememişseniz, iş çok zor.
Türkiye’yi bu kadar çıkamaz noktaya getirenler ve hesapsız borçlananların anlayışı ile düzlüğe çıkmak imkânsız görünüyor. Plansızlıkta ısrar ediyorlar. Bizi bu borç çukurunun içine düşüren, finans kapitalin aklı ile devam etmek istiyorlar. Her seferinde duvara tosluyorlar.
Halka doğruları anlatarak, halktan da fedakârlık isteyemiyorlar. İşi dini fantezilerle sürdürmeye çalışıyorlar.
Borçların içinde, en kötü borcalar da cari açık ve ana paraların faizlerinde biriken borçlardır.
Borçların yeniden yapılandırılması için borç verenler hiç de samimi görünmüyorlar. Çünkü dünya dengeleri yeniden belirleniyor.
Dünya yeni bir parasal devrime doğru yol alıyor. Dolar gibi sürekli spekülasyon yapılan bir paranın, artık, dünya parası olamayacağı kesinleşmiştir. Lakin hala, dünyada, rezerv para olarak, ticaret aracı olması bakımından, hayatiyetini zor da olsa sürdürüyor.
Dünya yeni bir ödeme sistemine geçmeden dünya ticaretinin yerli yerine oturamayacağı da kesin
Amerika yeni stratejik oyunlarla, Doları ayakta tutmaya çalıyor. Lakin karşılığında, Altın ya da ürün olmadığından, Dolar’a olan güven azalıyor.
Türkiye’yi bekleyen en önemli siyasi çıkmaz; Avrasya ve Atlantik arasındaki dengenin nasıl sonuçlanacağına bağlıdır.
Amerika Suriye’de, Karadeniz’de ve Kafkaslarda Türkiye’ye Türkiye’ ye muhtaç olduğunu biliyor.
İktidar da borçları ödemek için, ABD önünde atması gereken taklaları atıyor.*
Borçlar için yeni bir yapılandırma olur mu olmaz mı bilemem. Ancak II. Abdülhamit’in denge siyasetinin hali hazırda işlemediği ortadadır.
Amerika ile Türkiye’nin birlikte hareket etmesi, Allah korusun, Osmanlının sonuna benzeyen bir akıbete uğramamamızdır.
Borçlar ABD’ye değil, ama borçların dolar cinsinden olması…
bulentesinoglu@gmail.com
