Yaşam ne kadar güzel, süslü, tatlı, neşeli umutlu, iç duygulu olursa da dünyayı karanlık, acıya, çileye, işkence, baskıya döndüren kıyıcı diktatörler, yalnız, kimsesiz, güçsüz, silahsız olan insanları kullanmak amacıyla, varlığını, ilkesini, düşüncesini elinden almak üzere önceden sindirmek, asimilasyon politikasını yürütmek için her türlü baskı, Fizikisel, bedensel, sosyal, psikoloji baskı, işkenceye yapmayı kendilerine bir yiğitlik, bir kahramanlık mutluluk, bir sevinç hissederek kendilerini daha aşırı büyük sayarak,insanların gözyaşı dökmelerine, ağlamalarına, acı çekmelerine, hasta düşmelerine, ölmelerine, kendi yurdundan, toprağından uzaklaştırmalarına sevinirler, dehada ululuk, yücelik hastalığı geçirerek yaşamalarını kan kokusuyla benimserler.
Çünkü Diktatörler kendileri insanlıktan çıkmışlardır, soyunmuşlardır, tarihin siyah sayfalarına yazılarak her zaman kıyıcı diye kötülükle anılacaklar.
Diktatörler dünyayı, yaşamı kendi çıkarları için kullanarak, insanları da küçümseterek, aşağılayarak kullanmaya kalkalar, insanların en sevdikleri bağımsızlıklarını, özgürlüklerini ellerinden alarak ölüme mahkûm ederler.
Saddam rejimi ve öteki dünya kıyıcı diktatörleri suçsuz yere insanları öldürerek, idam ederek, kendi kanlı dönemlerini baskı, zorlukla sürdürürler.
Böylece ne kadar mutlu olursak, hayat, dünya ne kadar güzel, şirin, tatlı, umutlu olursa bu güzelliği karanlığa Hapishane çevirirler, bunu da 35 yıl Arap Baas Partisi Saddam rejimi baskı, işkencesini tam zırva yapmıştır.
Saddam gibi diktatörler diktatörlük politikalarını yaratarak, tüm dünyanın zenciliği, varlığı elleri altında olmasıyla paralar, arabalar, villalar, apartmanlar, insanlar bile kendilerinin olmasını isterler, her bir nesneye ellerini, güçlerini koyarlar, kendilerinin olması için çalışarak, başarmaya uğraşarak sahip olmakla dünyada tek kendilerinin yaşadıklarını isterler.
Böylece dünya diktatörleri baskı, işkence yapmayı ön plana alırlar, kan aktırtmaya, kan emmeye, Gözyaşı dökmeye mutlu olurlar, artık bu güzel, aydın, gülümseyen süslü dünya bunların yüzünden ürkütücüdür Hapishane, karanlığa dönmüştür, insanlar hayatından bezgin, bıkmış acı, çile tutsaklık hayatı yaşamaktadırlar.
Diktatör ister başkan olsun, patron, işadamı olsun ne olursa olsun yanında çalışanlara her zaman baskı işkence uygulamayla sevinirler, mutluluk duyarlar, en çok yoksul olanlara, işçi olanlara, yalnız, kimsesiz, sahipsiz olanlara karşı bu sistem birçok ülkelerde sürmektedir.
Artık yeter bu diktatörlük, iki değil, bin yüzlülük, işbirlikçilik, hainlik yaparak, ajanlık yaparak toplunu karalayanlar, ortalığa nifak, düşmanlık salarak,insanların duygusunu sömürerek sevgisini alarak yalancık sözlerle, yılancık
gülümsemelerle gönülleri kandıranlar, umutları sündürenler , baş eğenler, yaka silenler kendilerine dönsünler, onlarda bir gün ölecekler, yok olacaklar adları da kendileri gibi yok olarak unutulacaklar, yeter kendinize dönün milletinizi, kan kardeşlerinizi, yoksulları, kimsesizleri , öksüzleri düşünün annelerin yakarış, yalvarış, dualarını alınız, çocukların saçlarını okşayınız! birbirinizi sevin ve sevilin kardeşlerim, kendi çıkarınız yanında kan kardeşlerinizi unutmayın gönlünüze bağrınıza, kucağınıza sararak af dileyin, yolunuza, milletinize, yüce tarihinize baba, anne, kardeş, bacılarınıza gülümsemeyle, temiz, tüm kötülerden arınarak sizde gelin yolumuza, milli duygumuzla, iç sevgimizle, alçak gönlümüzle, hoşgörümüzle yaşayın yarına müjde verinin sevin , sevilin, varlığınızı, varlığımızla yeniden kurmaya çalışınız.
Artık gönlünüzü açın, kafanızı, kullanın aldanmayın, dönün milletinize, torağınıza davanızı savunarak aramıza gelin yüzde yüz ak yüzle, temiz kalple, güler yüzle, millet, ilke sevgisiyle görmek isteriz sizi.
Düşünün bu kadar kendinize acıyın , kıymayın her zaman söz milletin olacaktır, millet karar verecektir, paraya, koltuğa, şan şöhrete aldanıp satılmayın, milletinizi sevin, toprak, bayrak yurdunuzu severek düşmanlara, diktatörlere hainlere bırakmayın.
Yurdundan, zorla uzaklaştıranlara yapancılık göstermeyin kardeş olun her kese ekmeğinizi bölüşün, paylaşın, her bir kuruluşta, kurumlarda, iş yerlerinde personellerle, yoksun insanlarla kardeşçesine yaşayalım, duygularına saygı gösterelim, her kesi sevin ki sevilesiniz, mutlu olasınız.
Birbirimize yardım edelim, yakınlık gösterelim gençlerimize, erlerimize, kız, kadınlarımıza saygı sevgiyle yaşlılarımızı karşılayalım,
Dinine, mezhebine, rengine bakmayalım, ihtiyacı olanlara, hastalara, iş arayanlara iş bulalım, her alanda yardımcı olalım ellerinden tutalım, kendimizi sevdiğimiz kadar doğrudan gönülden milletimizi, toprağımızı, bayrağımızı, vatanımızı, anne, baba, kardeşlerimizi, dostlarımızı, her kesi sevelim.
İyicesine, sağlamcasına kafamızla, bilincimizle, düşünelim, ellerinden tutalım, bir kan, bir gönül, bir duygu, bir el olalım, yardımcı olalım, gönül alalım, gönül yapalım, gönül verelim, ihtiyaç duyanların yanlarında durarak ihtiyaçlarını gidermeye uğraşalım, çalışalım.
Dertlere, acılara, yalnız kimsesizlere çara bulalım, dava olalım, kendimizi düşündüğümüz kadar hiçbir ayrım yapmadan soydaşımızı, kan kardeşlerimizi düşünmeliyiz, büyüklerimize, hocalarımıza, liderlerimize, şehitlerimize, Milli dava yolumuzda olanlara saygı, sevgi gösterelim, ellerinden öperim, küçüklere öz güven, sevgi, şefkat, yakınlık göstererek, gözlerinden öpelim, milletimize, şehitlerimize, devletimize, anayurdumuza, Türk dünyamıza, andımıza, Milli marşımıza, atalarımıza sahip çıkalım.
Türk milletini, Türk toprağını, Türk bayrağını, Türk yurdunu sevelim, savunalım, kanımızı, canımızı bu yolda verelim, Türkçülükle coşalım, Türkçülükle yaşayalım, Türklükle ölelim, kaynaşalım, Türkçülükle duygulanalım.
Büyüklerimizı, kendimizi sevelim başkalarını sevmek için paranı, her koltuğu sevenleri, kendi çıkarlarını düşünülenleri, büyük Türk milletini sevmeyenleri, hainlerle, işbirlikçilerle bir kafa bir fikir bir yolda olanları sevmeyelim, kendi gücümüzü toplayarak, toparlayarak onlara karşı duralım, yok olmalarına karşı birleşelim bir olalım çünkü bu dava milletin temiz, milli davasıdır, bu yol milletin yoludur, Türklüğün yoludur.
Artık bu güzel, sevinçli, mutluluk veren yaşantımızda, umutlu, birlikte dünyamızda kardeşçesine yaşayalım, bir olalım, tek, diri olalım, birbirimize yanalım, acıyalım dertimizi çilemizi, mutluluğumuzu, acımızı paylaşalım, birbirimizi sevelim, sevelim, varlığımızı yüzümüzde gülümseyen sevgimizle canlandıralım, sevgiyle, kalalım, sevgiyle yaşayalım.
