Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Siyaset & Politika

Bir Hayalim Var!.. (II)

Yakup HALICI Yazar Yakup HALICI
10 Ekim 2024
Siyaset & Politika, Yakup HALICI
0
Ben Hiç Yirmi Yaşımda Olamadım ki!
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

KURTARICILAR GERÇEKTEN KURTARIR MI?

Sovyetlerin kuruluş yıllarına… 1920’lere gidelim.

1917’deki komünist devriminden sonra çarlık tasfiye edildi. Yerine Komünist rejim kurulunca, ülkenin sosyal ve siyasal yapısı sil baştan yapıldı. Krallık kaldırılmış, büyük toprak sahipleri ve tüccar sınıfı tasfiye edilmiş, zaman içerisinde köylünün elindeki bütün topraklar devletleştirilmiş, dini kurumlar en aza indirilmişti.

Devlet yönetimi Komünist ideoloji gereği siyasal yapılanması parti, bürokrat ve ordu sacayağından oluşturuldu. Yani (işçi ve köylü) halk tek sınıf ve onu idare eden parti yönetici sınıfı ile otoriter devlet bürokrasisi ile disiplini sağlayan güvenlik güçleri.

Kısaca Komünist liderler, yüzyıllar boyunca yanlışları ve doğruları ile oluşmuş sosyal yapıyı komünizm ideolojisi uğruna sil baştan yapmışlardı. Bunların içerisinde insanlar arası ilişkiler, yaşam anlayışları, geleneklerde vardı. Yeni bir dünya, yeni anlayışlar, yeni yaşam felsefesi…

Her ne kadar zaman içerisinde bu ketum dayatma yumuşatılsa da özü itibarıyla devam etti.

Sonunda ne oldu?

İnsan fıtratında var olan nefis, daha çok kazanma, egemen olma duyguları, kayırmacılık, sömürme, yolsuzluk bu rejimde de devam etti. Komünist rejimin en çok savunduğu eşitlik ilkesi bu rejimde de göz ardı edildi. Sosyal sınıfın kaldırıldığını iddia eden rejim, rejiminin sürdürülebilirliğini sağlamak için ayrıcalıklı parti zümreleri yarattı. Gizli zenginler türedi.

Milliyetçiliğin tasfiyesi iddiasında bulunan rejim, en ufak etnik hareketleri anında bastırdı ama Sovyet’i oluşturan devletlerarasında kayırıcılık yaptı. Ruslar ve Rusça birinci sınıf, sırasıyla Slav ve Hıristiyan kökenli devletler kayırmacılıkta ikinci sırada, Türk ve Müslüman kökenli devletler üçüncü sırada idiler. Ekonomik sömürme, yaşam anlayışlarına müdahale hep bu sıraya göre düzenlendi.

Netice,

1991’de Sovyetlerin yıkılış anında sınıfsal hiyerarşisini kaybetmiş, sosyal ilişkileri tersyüz edilmiş bir toplum ortaya çıktı. Yeni devletler sınıfsız, zenginliğin kimin elinde olduğu bilinmeyen, ticaretten bihaber, topraksız köylülerden oluştu. Din hakeza anlamını kaybetti, şekilci kimliklere dönüştü. Ama otoriter rejim başka bir boyutta devam etti.

Şimdi soralım; Sovyetlerin o her şeye muktedir, her şeyin doğrusunu bilen, yapan liderleri Rusya’yı ve Rus halkını ne derece ileri taşıdılar, iyilik mi yapmış oldular yoksa kötülük mü?

Türkiye Cumhuriyeti kurulduğunda halk çok şeyler umut etti. Osmanlının çöküş sürecinde adaletsizlik, sömürü son bulacak, daha demokratik ve müreffeh bir toplum kurulacaktı. Atatürkçüler, Atatürk zamanında ekonominin, eğitimin gelişmesinden bahsederler. Dini ve sosyal yaşam alanında yapılan devrimleri(!) bağnazlığın ve yobazlığın giderilmesi konusunda atılan önemli adımları övünçle bahsederler.

Hâlbuki bunlar Osmanlı zamanında gündeme gelmiş ama savaş ve çöküntü nedeniyle uygulamaya sokulamamış konulardı. Bunları Osmanlıyı savunmak için değil sanki yoktan var edilmiş ve sadece kurtarıcı tarafından düşünülmüş şeyler olarak sunula geldiği için hatırlatmakta fayda gördüm.

Mesela, kadınlara seçme ve seçilme hakkı, 1910 yılından beri kadınların gündemde tuttuğu, mücadelesini verdiği konu idi.

İstanbul’daki son meclis-i Mebus-an’ın mücadeleye Ankara’da devam kararı ülkenin topyekûn mücadele azmi ve kararlılığını gösterir. Hâlbuki bizlere bu mücadeleyi Mustafa Kemal’in baştan sona kadar tek başına mücadelesi gibi gösterilir. İstanbul ile Ankara ve diğer kavgalar Milli Mücadele taraftarları ile karşıtları arasında değil, kim baş olacak kavgasından başka bir şey değildir.

Kurtuluş Savaşından sonra Mustafa Kemal’in iktidara gelmesi, Meclisi kendi istediği gibi düzenlemesi, dava arkadaşları ile idamla yargılanmaya kadar varan kavgalar… Kurduğu Halk Fırkasına mirasından pay verecek kadar kendini özleştirmesi ve nihayetinde Atatürk soyadını alacak kadar özgüven içerisinde olması… Ama ülkede kendinden başka çok az kişinin fikirlerini sahiplenmesi, çevresini “yandaşlar” tarafından sarılması… Bir anlamda kuruluşuna önderlik yaptığı ülkesinin liderliğini “kılıç hakkı” gibi kabul etmesi ve öyle davranması… Onu tek kurtarıcı, tek söz sahibi, her şeyin başı konumuna getirdi, kutsallaştırdı. Rejimde kuvvetler birliği ve otoriter yönetim.

Sonuç,

Her ne kadar, “tek kurtarıcı ve onun liderliğinde ülkenin aydınlık ufuklara yol alması” fikri o günlerin modası olsa bile, bugün istisnasız bütün ülkelerin terk ettiği bu ideoloji ne yazık ki ülkemize ondan miras kaldı. Atatürk belki de bu kadarını da ummuyordu. Ama daha sonra gelen yönetici kuşaklar fikirlerini, davranışlarını ideolojiden de öte Atatürk’e kutsal anlamlar yükleyerek kutsallaştırdılar. İşin daha vahim tarafı Atatürkçülüğü pekiştirmek için dini akımları karşıt olarak zimmî desteklediler. Ülkede aslında var olmayan suni kamplaşmalar yaratıldı. Halen devam ediyor.

Her nedense, yüzyıllardır oluşmuş 600 yıllık ve hatta daha evveli bir kültür bakiyesi Anadolu toprakları, bir taraftan modernleşme ve laiklik adı altında yaşam biçimi dayatılırken; diğer taraftan da muhafazakârlığın yeni icatları gündeme sokuldu. (devam edecek)

 

Paylaş
Etiketler: hiyerarşikominist rejimmilliyetçilik
Önceki Yazı

Ahlaksızlığı Sergileyerek Topluma Ahlak Dersi Veremezsiniz

Sonraki Yazı

Alerjiden Rahatlatmanın Uygun Yolları Nelerdir?

Yakup HALICI

Yakup HALICI

İlişkili Yazılar

Devlet ve Ateşten Gömlek
Eğitim & Kültür

Devlet ve Ateşten Gömlek

01 Aralık 2025
5k
Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)
Gündem

Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)

29 Kasım 2025
5k
Avrupa Özerklikleri ve Türkiye
Kültür

Avrupa Özerklikleri ve Türkiye

26 Kasım 2025
5k
Sibel GELBUL

Fanusa Kitleyeceğiz

25 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı
Alerjiden Rahatlatmanın Uygun Yolları Nelerdir?

Alerjiden Rahatlatmanın Uygun Yolları Nelerdir?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap