Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Sadık TÜRK

Bilimsel Olanda Birleşmek

Sadık TÜRK Yazar Sadık TÜRK
23 Aralık 2011
Sadık TÜRK
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bilim nesnel gerçekliği temel alır. O gerçekliği bilimsel kriterlere uygun irdeler tanımlar. Yani somut durumun tahlili, soyutlama bilimsel yeniden yaratma, somuta uygulama. Bu şu demektir. Bilim somut durumu ret ederek başlamaz. Somut durumun tam ve doğru tanımını yapmadan yapılan eksik olur. Üzerinde çalışılacak nesneyi olguyu tam olarak tanımlamadan, tam ve doğru sonuçlara ulaşılamaz. Somut durumun tahlilinden sonra ortaya çıkan yeni durumun yeniden somutlanması tam ve doğru olarak yapılmadan tam ve doğru bulunamaz. Yani bilimsel yöntem okus pokusçuluktan çok farklıdır. Nesnenin, olgunun başında elimizi şakağımıza dayayıp düşünen adam taklidi yapmak değildir. Hele hele bir tavada eritilmiş kurşunu Kuran dan sureler okuyarak suya döküp. Sana ne çok göz değmiş ok gibi sivri sivri dikenlere bak demek hiç değildir. Eriyik durumundaki kızgın şeyler soğuk suya dökülürse kendince patlar şekiller alır. Bunun kaşla gözle bakışla ilgisi yoktur.

Bilimsel yöntemin toplum tarafından benimsenmesi toplumun bilimin sonuçlarından eşit faydalanacağı koşulların sağlanması: Toplum yaşamının bilimsel yöntemleri tam olarak kullanmak üzere düzenlenmesi gelişmeyi hızlandırır. Toplumların içinde bulundukları koşulları hayal bile edemeyeceğimiz sürede, düzeyde gelişmesini; iyiye güzele değişimi sağlar. Toplumun bireylerinin tümünü insan olmaktan onur duyar hale getirir. Toplumları ve bireylerini açzin ve çözümsüzlüğün girdabından kurtarır. İçinde bocaladığımız sorunların tümünü tarihe gömer. Dahada önemlisi dipcik zoru ile bir arada tutmaya çalıştığımız. Zor ve korkutarak yönettiğimiz toplumumuzu, Dünyada yaşayan insanlığın tümünü. Bu debelenme çukurundan çıkarır. Mesela Ülkemizin en önemli sorunları: Üretim, tüketim, ulaşım faaliyeti, ülkemiz insanlarının barış ve kardeşlik ortamında özgür ve mutlu yaşaması. Deprem sorunu gibi sorunların çözümüne bakalım. Elbette bu günkü koşullardan bakacağız. Yarın değişebilir. Değişmeyen tek bilimsel kriterin değişim olduğunu bilerek.

Şimdi bakalım üretim sorunumuza. Bunun için önce nasıl bir coğrafya da yaşıyoruz. Nüfusumuz ne kadar. Nüfus yoğunluğu ne? Coğrafyaya nasıl dağılmış. Üretim araçları neler bu araçları kullanım biçimleri nasıl kolektif mi özel mülk mü? Ülkemiz dünyada nasıl bir konumda, bu toplumun ihtiyaçları neler. Bu ihtiyaçlar, en az emekle ve en seri ve çabuk, en kaliteli ve sağlıklı bir şekilde nasıl sağlanır. Toplumun tüm bireyleri bu olanaktan en adil ve eşit bir şekilde nasıl yararlanır. Bu üretim faaliyeti esnasında, doğadan aldıklarımızı, doğayı bozuşturmandan, yine nasıl doğaya döndürürüz. Bu değerlendirmelerin doğru ve toplum yararına tam olarak yapılması. Üretimin bu durumu göz önüne alınarak planlanması. En az toplumsal emekle en fazla değer üretilmesinin planlanması.Ön koşuldur.

Şimdi bu değerlendirmeye göre incelersek üretimi ve üretim olanaklarımızı. Elbette bu örgütlenmiş, Kurumlarını oluşturmuş toplumun işidir. Bu yazıda tümünün irdelenmesi olanağı elbette yoktur. Üretim tarzımıza ve üretilenin paylaşımı adaletine, Çalışma şeklinin ve çalışanların yaşam koşullarına bakarak. İçinde bulunduğumuz toplumun üretimi ne kadar bilimsel yaptığına yönelik söylenebilecek çok şey olduğu aşikârdır. İlk akla gelen üretim faaliyeti kapitalist üretim tarzıdır. Bu nedenle baştan aşağı sermayenin daha fazla kar etmesi için düzenlendiği alenidir. Bu nedenledir ki: Ücretler çok düşük, çalışma saatleri çok uzun toplumsal üretimden ortaya çıkan değerin büyük bölümü sermayedarın denetiminde kasasındadır. Toplumsal örgütlenmenin en üst biçimi olan devlette bu konseptin dışında değildir. Bu nedenle sermayenin daha fazla kar etmesi için her türden yasal kılıfı. Sermayeyi korumak için her türden önlemi alır. Bu önlemleri güçlerinin tümünü Asker, polis seferber ederek uygular. Uygulamaktadır. İşte bu uygulamalar sonucu ortaya çıkan somut durum. Bu toplumsal örgütlenme olan devletin, aynı anlama gelmek üzere üretim biçimin adilliğini ortaya koyar.

Bu somut durumdan ötürü adil ya da adaletsiz olarak adlanır. Yaptığı ile unvanını kendisi hak eder. Uzun söze gerek kalmadan bizim üretim ve paylaşımımızın adil ve bilimsel olmadığını Emekçilerin yaşamından anlaya biliriz. “SABAHIN KÖRÜNDE EVİNDEN ÇIKIP GECE YARISINDA EVİNE GELEN ÇOCUĞUNU BİLE KUCAKLAMAYA ZAMANI OLMAYAN EMEKCİNİN, YİYECEK EKMEK BULAMAYACAK DURUMDA OLUŞU. Asgari ücrete talim etmesi.Bunca işsize rağmen çalışma saatini artırılması çalışma yaşamının kuralsızlaştırılması üretim biçimimizi yeterince açıklamıyor mu? Elbette sermaye kara düzen üretim yapmıyor. Onun üretimini artıracak, paylaşıma gelince susacak kadar eğitimi topluma veriyor. Eğitim kurumlarını böyle yapılandırıp böyle işlevlendiriyor. Makine kullanacak kadar becerikli Hakkını istemeyecek kadar uysal olunmasını öğretiyor. Bilimin açığa çıkardıklarını da kasasında saklayarak, en fazla para kazanacağı zaman pazarlıyor. Yâda eski yöntemle ürettiği malla kazanabileceğini kazandığında yeniyi yeniden kandırmanın aracı olarak piyasaya sürüyor.  İnsan emeğinin sonucu ortaya çıkan tüm değerleri kilit altına alarak. Kendi çıkarına kullanıyor. Tabii toplumsal emeği çarçur edip çevreyi kirleterek, Doğayı tahrip ederek, Toplumsal değerlerin tümünü talan ederek bu adaletsizliğini sürdürmektedir.

Bu haksızlıklar üzerinden var olmasını sağlayan hep daha fazlasını isteyen sömürü mekanizması. Yanı başında devlet zoru olmaksızın yaşayamaz. Bu gücü yetenin diğerini sömürdüğü dünya da Paylaşım kavgaları, sosyal patlamalar ve krizler eksik olmuyor. Yani bu adaletsizlik ve yok edicilik üzerine inşa edilen sistem yalanının sistemi insanlığa ebedi barışı vaat edemez. Etse de yalan söyler. Ebedi barış için. Buna uygun bir üretim sistemi ve aynı anlama gelmek üzere paylaşım zorunludur. Biri olmadan öbürü olmaz olamaz. Olsa da kurşun dökücünün erimiş kurşunu ayetlerle hastanın başının üstünde soğuk suya dökmesi ve kurşunun aldığı şekli kendince yorumlaması gibi bir şey olur. Öylede olmaktadır. Televizyon ekranlarından, gazete köşelerinden, her gün sayısız prof. Dr, gibi bir süre unvanla konuşanlar aslında kurşun dökücünün işini yapmakta emekçileri yanılmakta ve kandırılmasını sağlamaktadır.     

Gelecek yazım üretimde ve ulaşımda bilimsel olanda birleşmek.

Paylaş
Etiketler: bilimtekniktoplum
Önceki Yazı

Ordu “Peygamber Ocağı”mı?”

Sonraki Yazı

1 Ocak’ta Sağlık Primi Geliyor

Sadık TÜRK

Sadık TÜRK

İlişkili Yazılar

Sadık TÜRK

Özgürlüğün, Barışın ve Kardeşliğin Hüküm Sürdüğü Bayramlar Diliyoruz

20 Ağustos 2012
5k
Sadık TÜRK

Kamu Emekçileri Sendikalarından Basın Açıklaması

17 Mayıs 2012
5k
Sadık TÜRK

Üç Çocuk Üç Uygulama, İyi Çocuklar, Kötü Çocuklar

23 Ocak 2012
5k
Sadık TÜRK

Toplum, Devlet, Ulaşım Ve Bilim

10 Ocak 2012
5k
Sonraki Yazı

1 Ocak'ta Sağlık Primi Geliyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap