Değerli dostlar, dünyanın sözlü kültürle beslendiği çağlar çok gerilerde kaldı. Ve görsellik, bu çağın en büyük tehlikesi oldu. İçinde yaşadığımız çağa “Kirli Bakış Çağı” desek çok yerinde olur diye düşünüyorum.
“Göze, kulağa hitap eden televizyon, internet ve sinema sayesinde en tehlikeli sahnelere, haramlara, çirkinliklere, en küçük bir pişmanlık ve tereddüt duymadan ve dahi yüzümüz kızarmadan bakar olduk.”
Alıştığımızdan ve alıştırıldığımızdan artık sokakta ve her türlü mekanda istediğimiz şeylere saatlerce bakabiliyoruz. “Karşı cinslerde bunun farkında olarak, bütün bu bakışların öznesi olarak çıplaklıklarını cilveyle geliştirmekten büyük bir haz alıyorlar…”
Kadınlar, cesur ve kontrolsüz giysileriyle bakışları doyurdukça, erkekler daha fazlasını istiyorlar…
Oysaki Şeytan; bakışlarımız sayesinde temiz ruhumuzu haram ve çirkin şeylerle tanıştırarak “baktığını sevip arzu etmek” duygusunu zerk edip onurlu ve soylu insanla savaşını böyle başlatıyor.
Ruhun, bedendeki pencereleri olan gözlerini kirli şeylere, haramlara, çirkinliklere, pişmanlık duymadan ve utanmadan bakmasını olağan hale getiriyor. Kur’an-ı Kerimde Yüce Rabbimiz: “Onlar boş şeyler görünce ilgilenmeden geçip giderler”(Furkan Suresi 25//72) buyuruyor.
“Bakış” istemekle başlamasa bile, “bakış” tan sonra istemek duygusu yoğunlaşır.
Nasıl ki nefisle mücadele dünyaya dengeli bakışla yani körlükle başlıyorsa; Allah(cc) korusun bütün aşırılıklarda serbest bakışların çoğalmasıyla başlıyor.
“Yani sözün özü serbest bakış, serbest atış gibidir.”
Kutlu nebinin bu konudaki muhteşem bir tümcesiyle konuyu bitiriyorum: “Haram bakış yada Harama bakış, sahibinin kalbine inen zehirli bir şeytan okudur. Kim Allah korkusuyla haram bakışı terk ederse, Allah onun kalbinde imanını artırır.””
ATATÜRK KÖŞESİ
Dinsiz milletlerin devamına imkan yoktur…
DÜŞÜN-TAŞIN
İhtişam baktığın şeyde değil bakışında olmalı…
GÖNDERMELER
-Dimsel ayrımcılık, ırksal ayrımcılık ve Bölgesel ayrımcılığı kırmızı çizgiler olarak belirten Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN’ a katılmayan var mı?
-Kahta kaymakamlığının önünde bir yerine 5-6 tane bayrak asılmasının hikmeti sebebini bilen var mı?
-Bazı ikiyüzlü değil, iki yüz yüzlü gazeteci tiplerinin, konuya, konuma, sahneye, seyirciye göre takla atarak konuşlandıklarını biliyor musunuz?
-Çukurova Şehremini Yıldıray ARIKAN BEY’in CHP’nin reyini ve reytingini katlanarak artırdığını biliyor musunuz?
-Kozan İlçesini Tv ekranlarında gören bazı turizm firmalarının Kozan’a özel elçilerini gönderdiklerinden haberiniz var mı?
-Değerli kardeşim Mahmut Çelikcan’ın Yüreğir’de herkesimin gönüllerinde taht kurduğunu bilmeyen var mı?
-Seyhan Belediye Başkanı Azim ÖZTÜRK’ün bütün söylemlerinin kapsama alanının Seyhan’dan daha ziyade Adana merkezli olmasının sırı nedir?
-Namrun yaylasında herkesin televizyonunda mutlaka Akdeniz Tv’nin birinci sırada olduğunu biliyor musunuz?
-Ülkemizde birileri etnik fitne çıkartırken Adanalı Mert Ailesinden Usame MERT’e Adıyaman/Kahta Eşrafından Mehmet Emin KARTAL’ın güzel kızı Remziye Hanım’la söz keserek Kürt-Türk Kardeştir ayrım yapan kalleştir diyerek barış ve akrabalık sözleşmesini ölümsüzleştirdiğimizi biliyor musunuz?
-Adana Şehremini Zihni Aldırmaz’ın Kentin A’dan Z’ye bütün problemlerini ezberlediğini ve imkanları ölçüsünde neşter vurmaya çalıştığını biliyor musunuz?
-Doğu ve Güneydoğu’nun çoğu kentlerinin bölünmüş yollarıyla ve dahi iletişim teknolojisi sayesinde Cennetten bir köşe haline geldiğini biliyor musunuz?
