Prof. Dr. Baki KOMSUOĞLU’ nun ölüm haberini yüreğim jiletle kesilmiş gibi
öğrendim.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde ünlü Bilim Adamı, Op. Prof. Dr. Oğuz ACAR bizi geçtiğimiz yıllarda fıtık ve prostat ameliyatı olmuştum. Hastanenin defalarca
gün boyu sürdürülen temizliği, Batı hastanelerini, kat be kat geçen insan ilgisi, buradaki bilim
adamlarının birbirleriyle yarışan hatta kendileriyle yarışan başarıları beni adeta büyülemişti.
Hastanede yatarken odama bir bey girdi kendisini baştan tanıtmadı, şifa dileklerini sundu.
Benim yaşamımın son 30 yılından parçalar anlatmaya başladı. Dün olmuş gibi bazı olaylarımı
anlatıyordu ve bunlara birer yenilerini ekliyordu. Büyük bir sevgi ve takdir duygularını
yüzünden okuyordum. Adeta mahcup oluyor, efendim beni bırakınız sizi dinleyelim diyordum.
Meğerse kendileri benim ameliyat eden Profesörün babası Kamil ACAR’ mış. Kamil ACAR
30 yıl önce İstanbul Adliyesi Adalet Komisyonu Başkanı seçilmiş, bunu yıllarca sürdürmüş,
İstanbul’ un duayen Yargıcı olmuş, ondan sonra Yargıtaya seçilmiş, burada çeşitli
kademelerde çalışmış ve en sanra Adalet Bankalığının kurduğu hakim ve savcıların yüksek e
ğitim gördüğü Hakimler ve Savcılar Yüksek Okulunun Müdürlüğüne getirilmişti. B ende uzun
süren Baro Başkanlığım sırasında kendilerinin çalışmalarını izlemiş ve bazı çalışmalar içinde
bulunmuştum.
Bu değerli konuktan sonra ertesi günü hastane odama bir başka konuk gelmiş beni
bekliyordu. Bende hastane koridorlarında dolaşıyordum. İçeriye girdim son derece zarif, kibar
güler yüzlü bir beyefendiyle karşılaştım. Ben kendisine kim olduğunu sormamış onuda
kendisini tanıtmasına galiba fırsat vermemiştim.
Kocaeli Üniversitesinden bahsediyor, deprem sonrası üniversitenin harp sahasına
girdiğini anlatıyor, sonra 2-3 yıl içinde başta Kocaelililerin ve çok sayıda kurum ve kuruluşlar
ın, hükümetin büyük katkılarıyla bu büyük üniversitenin doğduğunu anlatıyor, çeşitli
Fakülteler hakkında bilgiler veriyordu. Üniversitenin yer altı tesislerine çok büyük paralar yat
ırıldığını şevkle anlatıyor ve Kocaeli Üniversitesinin uluslararası üniversitelerle yarışabilece
ğini, yerini ve değerini anlatıyordu. Bir insan kendi eseriyle bu kadar mutlu olabilir, bu kadar
heyecanlanabilirdi. Daha çok şeyler anlattı. Sonra ben kendisine “Hocam ben sizi biliyorum,
siz eski Rektör Baki KOMSUOĞLU’ sunuz sizi Türkiye biliyor. Siz anıt hocasınız, anıt
Rektörsünüz, anıt bilim adamısınız”
Daha sonra hastaneden taburcu olmuş, hastaneyi unutamamış Prof. Dr. Baki
KOMSUOĞLU ve eşi Rektör Prof. Dr. Sezer KOMSUOĞLU’ nun vefaları gözümün
önünden hiç çıkmamıştı. Antalya Barosunun orada yapılacak bir tören için Antalya’ ya çağrılm
ıştım. Uğur MUMCU ödülü almıştım. İşte o günlerde eski Rektör Prof. Dr. KOMSUO
ĞLU’ nun acı haberini Antalya gazetelerinden ve ulusal basından okudum, yüreğim sanki
jiletle kesilmiş gibi yanmıştı.
Ödüllerin en büyüğü, tarifsizini eski Rektör Prof. Dr. Baki KOMSUOĞLU ‘ na
Türk kamuoyu ve Türk milleti vermişti. Prof. Dr. KOMSUOĞLU’ nu anıt bilim adamı
olarak değerlendirmişler ve ölüm yıl dönümünde kurum ve kuruluşlar onu anan anma mesajlar
ı yayınlamışlardı. Eşi Rektör Prof. Dr. Sezer KOMSUOĞLU, Hoca için “ Baki Hoca
Bizimle, Bizde Baki Hocamızla diye yazmışlardı. Bizlerde, Kocaelililerde, ülke Bilim
çevresi de Baki Hocamızla.”
Işıklar içinde yatmanız dilek ve dualarımızla Hocam.
