Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Selami Saygın

Baas Bülbülleri

Selami SAYGIN Yazar Selami SAYGIN
24 Haziran 2011
Selami Saygın
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Son otuz yıl içinde özellikle Suriye’de olup bitenler İslami camia arasında derin tartışmalara, çatlaklara ve hatta düşmanlıklara yol açmıştır. Çünkü İslam devriminden sonra İran’daki iktidar, Suriye ile çok yakın ilişkiler kurmuştu. Buna karşılık 1963’te Baas partisinin askeri bir darbeyle iktidar olması, Hafız Esad’ın 1970’teki başka bir askeri darbeyle tek kişilik iktidarına karşı Suriye’deki en büyük muhalefeti ise Müslüman Kardeşler (MK) yapmıştır. MK in Hafız Esad idaresine karşı en büyük isyanı Şubat 1982’te olmuş ve devrimci İran hükümeti bu isyanın on binlerce insanın katledilmesi pahasına bastırılmasına hiçbir tepkisi olmamıştır. İran Hükümetinin bu katliama karşı tepkisizliği ve zaman içinde Suriye’deki Baas iktidarı ile olan ilişkilerini geliştirmesi İslami camiada büyük bir tepkiye, infiale yol açmıştır. İran devriminin, ulus, ülke ve mezhep sınırlarını aşan evrensel iddialarının sorgulanmasına şüphe duyulmasına yol açmıştır.

Kasım 2010’da Tunus’ta başlayan “Arap baharı” giderek bütün Arap dünyasına yayılmıştır. Zaman içinde bu Arap baharı Suriye’de de kendini göstermiştir. Suriye’de ilk olay güneyde Dera kasabasında 1963’ten beri devam eden “olağan üstü hal” uygulamasının kaldırılması talebiyle ortaya çıkmıştır. Son derece sıradan ve olağan olan bu istek kasabanın kuşatılmasına ve sayısını kimsenin bilmediği çok sayıda insanın katledilmesi ile sonuçlanmıştır. 1963’ten beri Suriye’de devam eden olağan üstü halin kaldırılması talebi aslında son derece insani ve makul bir talep olmasına rağmen bir lobi harekete geçerek, Dera’da selefi akımın etkili olduğu ve bu protesto gösterilerinin de onların eseri olduğunu iddia etmeye başlamıştır.

Selefi kavramı bilindiği gibi Vehhabi ekolü için isim olarak kullanılmaktadır. Dera’da gerçekten bir selefi ekol var mı, varsa bile bir hükümet karşıtı muhalefeti sevk ve idare edecek düzeyde midir? Bu konuda yeterli bir bilgi de yoktur. Ancak durup dururken Dera’daki muhaliflerin “selefi” olduklarını vurgulama ihtiyacı nereden çıkmıştır? Velev selefi olsalar bile bu durum onların, taleplerinin meşruiyetini ortadan kaldırır mı? Onların katledilerek haklı taleplerinin engellenmesi vahşetini meşru eder mi?

Suriye’deki muhalefet gösterileri 17 Mart’ta Dera’dan başlayarak zamanla bütün Suriye’ye yayıldı. Muhalefet gösterilerinin yaygınlaşması ile birlikte katliam haberleri de artmaya başladı. Neredeyse hemen her gün Suriye’nin bir başka şehrinden katliam haberleri gelmeye devam etmektedir. Suriye’de Baas Partisi iktidarı nüfusun tahminen % 10’luk bir bölümüne dayanmaktadır. Ordu istihbarat ve polis teşkilatı da bu azınlık iktidarının devamına göre düzenlenmiştir. Elbette iktidar sahipleri, ellerindeki iktidar nimetini koruma düşüncesiyle, bu güne kadar işledikleri vahşetlerin hesabının bir iktidar değişmesi halinde kendilerinden sorulacağı korku ve kaygısıyla, daha çok saldırganlık göstermekte ve katliamlarını arttırarak sürdürmektedir.

Suriye’de muhalefetin en büyüğü MK olmakla birlikte, MK muhalefetin tamamı değildir. Baas dışında kalan Arap milliyetçileri, çeşitli sol gruplar, Kürtler ve Türkmenler gibi oldukça çeşitli bir yelpazeye sahiptir. Ancak muhalefetin Suriye halkının ezici çoğunluğunu temsil yeteneğine sahip olduğu açıktır. Buna rağmen İslami camia içindeki bazı hizip ve şahısların, Suriye muhalefetini inanılmaz gerekçelerle suçlamaya/mahkum etmeye çalıştıkları görülmektedir. Suriye Baas iktidarı katliamları ile İslami camiayı bir kere daha bölmeyi başarmıştır. Çünkü Müslümanlar mazlumdan yana olmayı ilkesel bir görev sayarken, mazlumun ırkına mezhebine hatta dinine bile bakmazken sırf mazlum olması nedeniyle onu sahiplenmeye ve sorunlarına ortak olmayı bir ahlak olarak benimsemiştir. Buna rağmen İslami çevreden bazı şahısların Suriye muhalefetine Esad ailesi tarafından yapılan iftiraları kullandıkları görülmektedir; “Suriye’nin anti emperyalist tutumu nedeniyle uluslar arası bir komplo ile karşılaştığını, Suriye’nin İsrail’e karşı tutumunu zayıflatmayı amaçladığını, Suriye’nin Hizbüllah ve Filistin direnişine destek vermesinden dolayı cezalandırılmaya, bir kaosun içine sürüklenmeye çalışıldığı” iddia edilmektedir.

Dikkat edilirse bunların hepsi devrilme öncesinde zalimlerin uydurmalarıdır. Kendilerinin halka yaptıkları zulümleri asla bilmezler, hatırlamazlar. Halkın öfkesi ve isyanı ortaya çıktığında ise derhal bunu “bir komplo olarak” mahkum etmeye çalışırlar.

Müslümanlar, mazlumun mezhebine, ırkına veya ülkesine göre muamele etmezler. Onların bu durumlarına mazlumiyetlerinin derecesi de artıp azalmaz. Ancak bazı Müslümanlara musallat olan mezhebi, ırki fanatizm, onların Suriye Müslümanlarının katliamları karşısında bile duymaz, görmez olmalarına yol açmaktadır. Suriye’nin mazlum ve mağdur Müslüman halkına karşı Suriye Baas Partisi yanında saf tutmak ne kötü bir tercihtir. Oysa Esad ailesi ve Baas partisi 40 yıllık iktidarı esnasında İsrail’e karşı bir tek başarı elde edememiştir. “İsrail’e karşı tavşan ama Suriye halkına karşı aslan(Esed) kesilmeye” devam etmektedir.

İran’da çok değil daha otuz yıl önce on binlerce insanın hayatı pahasına zalim bir tağuta karşı özgürlük isteği ile başkaldıran halkın iktidar yaptıkları 30 yıla yakın bir zamandır Suriye’de ki Baas tağutu ile can ciğer ilişkilerini sürdürmektedir. Suriye’deki olaylar, İran’ın 30 yıllık tutumunu gözden geçirmesine vesile olacak bir fırsat olarak değerlendirilmemiş aksine Baas iktidarının uzaması için her türlü yardımın cömertçe yapıldığı bilinmektedir. İran’daki iktidar sahipleri, kendileri için mazlum mağdur Müslüman Suriye halkını değil Sosyalist Baas Partisi iktidarını müttefik olarak tercih etmeye devam etmektedir. Oysa sel gider kum kalır misali iktidarlar geçici halklar kalıcıdır. Suriye’deki katillerin iktidarı da ister istemez halkın öfkesi ve ilahi yasalara boyun eğerek devrilmek zorundadır. İran desteği Esad ailesinin zulmünü, iktidarını kurtaramayacaktır. Suriye Baas’nın uydurduğu yalanları tekrarlayanlar, Baas Bülbülleri zamanla yaptıkları büyük yanlışların mahcubiyeti altında ezilecektir.

20 haziran 2011’de Beşar Esad yaptığı konuşmayla halkı yeniden hayal kırıklığına uğratmıştır. Başta Halep olmak üzere pek çok yerde Esad’ın yeni yalanlarla dolu konuşması protesto edilmiştir. Suriye’de Baas Partisi iktidarı giderek daha çok yalnızlaşmakta dışlanmaktadır. Baas iktidarının yanında yalnızca İran ve Lübnan Hizbüllahı kalmıştır. Hamas bile ister istemez Baas İktidarına karşı daha mesafeli durmaya başlamıştır. Türkiye’nin Esad’ı yalnız bırakması da Suriye muhalefeti için oldukça önemli bir kazanç olmuştur. Cemil Saib tarafından yapılan açıklama ile “Suriye Ulusal Konseyinin” kurulduğu ilan edilmiştir. Konsey Abdullah Trad el Moulahim, Haytam el Melih, Suher Attasi ve Arif Delila gibi isimlerden oluşmuştur.

İslami camiadan bazılarının, Baas Bülbülleri olarak onun yalanlarını tekrarlaması, ister istemez camia içinde geçmişten beri süre gelen zamanla küllendiği sanılan bir ayrılığı yeniden ortaya çıkarmıştır. Kendilerini bir mezhebin faaliyetlerine, yayılmasına adamış olmanın duygusu ile davrananlar, Baas Bülbülleri, Esadı kurtaramayacaktır ama kendi mahcubiyetlerini arttıracaktır.

Paylaş
Etiketler: Baas Bülbülleriİslam devriminden sonraİslami camiaVehhabi ekolüyalanları tekrarlayanlar
Önceki Yazı

Kürt Sorunu ve Tarihe Geçmek

Sonraki Yazı

Yüzde Ellinin Kodları

Selami SAYGIN

Selami SAYGIN

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Selami Saygın

Kadının Yeri Ne Oldu?

24 Aralık 2012
5k
Selami Saygın

Kerbela Faciası

10 Aralık 2012
5k
Selami Saygın

İç Savaşın Başlaması

26 Kasım 2012
5k
Selami Saygın

Kalpak

08 Kasım 2012
5k
Sonraki Yazı

Yüzde Ellinin Kodları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap