Dün, aydınlar Kürt sorununa, çözüm sürecine destek verirken sorun yok… Bugün, aydınlar diye ifade ettiğimiz bu ülkenin vatandaşları, yaşanan şiddete karşı çıkarken, devletin masaya oturmasını talep ederken düşman…
****
Ve ilginçtir herkesin aydını kendisine…
Müslüman aydın, çağdaş aydın, Kemalist aydın, milliyetçi aydın bilmem neci aydın…
Kendi aydınımızı seviyor, diğer aydınları ise aşağılıyoruz…
****
Jöleli aydınların ve alçakların sözlerini kullanarak aydınları hedef yapmak ve aşağılamak doğru değildir… Konuşmaları kendilerine görev bilecek soytarılar ortalıkta o kadar çok var ki… Aynı zamanda eli katiller…
Nasıl bir aymazlıktır bu…
****
Evet, doğru ülkesine yabancılaşmış aydınlar var…
Evet, doğru devletine düşman, halkına yukarıdan bakan aydınlar var…
Evet, doğru ülkesini yönetenlere düşman daha çok düşman olanlar var…
Sayın sayabileceğiniz kadar…
Ancak onları aydın kimliğinden uzaklaştırmaz ki bu…
Aydınlardan ayırdığım entelektüel insanlar…
Ve de gerçekten aydın olanlar devleti sevmek zorunda değiller ki…
İktidarları hiç sevmek zorunda değiller…
Onların dünyaya bakışı diğerlerinden farklı olduğu, sıradan olmadığı için farklılar zaten…
****
Nedense aydınlar iktidarların bir politikasına destek verirken “oh ne ala” durumları…
Aynı aydınlar, iktidarların yanlış politikalarına karşı çıkarken “vay alçak hain” durumları…
****
Aydınlar “çözüm sürecine destek olurlerken” bugün yanlarında olanlar aynı bugün kendilerine küfür edenler gibi küfürler ediyorlardı.
Hatta barışa çağrı yapanların bazıları ile, dün ayrı ayrı yerde duruyorlardı.
Ayrıca barış çağrısı neden PKK’ya yapılsın ki…
Zaten o bir terör örgütü…
Asıl olan şiddete karşı çıkmak…
Hem de ayrımsız…
Şiddetin karşısında durmak…
Şiddetin diline karşı çıkmak…
PKK’ya silah bıraktıracak olan zamanın ruhuna uygun politikaları hayata geçirmek, 40 yıllık çıkmaz yola taşıyan politikalardan vazgeçmek ve ısıtıp ısıtıp önümüze getirmek değildir…
****
Anlayacağınız, aydınlar bizim gibi düşünüyorlarsa “çok iyi” durumları…
Bizim gibi düşünmüyorlarsa “hain” durumları…
Ne diyeyim ki…
Kelimelerin kıfayetsizliği… Çözümsüzlüğü…
Bindik bir alamete gidiyoruz, halleri…
****
Aydınların yaptıkları eksik olabilir ancak çağrıları doğrudur…
Başka aydınlarda başka çağrı yapsınlar, ne sakıncası var ki…
****
Filistin’de, dünyanın başka yerlerinde, Suriye’de küçük bir çocuğun taş atması kahramanlık diye görülürken, bizde terörist diye nitelenmesi…
Başka yerde yaşananlara kahraman muamelesi yapanların, bizde terörist muamelesi yapmaları…
Karar verecekler…
Şiddetin her türlüsüyle aralarına mutlaka kesin bir çizgi çekecekler…
****
Şiddet her yerde şiddet…
Güvenlik politikalarının ve uygulamalarının her yerde dozu kaçırıldığında zaten sıkıntı.
****
Asıl soru şu:
Masayı PKK yıktı.
Tamam…
Şiddeti PKK başlattı…
Tamam…
Ancak dün masaya oturulurken terör devam ediyordu.
Bugün de…
Demek ki, masa yeniden kurulabilir…
****
Ve en önemlisi coğrafyamızda sürdürülen “vekalet savaşlarının” ülke topraklarına taşınmamasının en önemli ayağı birkaç yıldır sürdürdüğümüz dış politikanın ciddi olarak gözden geçirilmesini gerektirmektedir.
****
Şayet bu yapılamaz ise, masa yeniden kurulamaz ve çözüm sürecini daha şeffaf, daha katılımcı bir şekilde sürdürülemez ise topraklarımızda daha çok şiddete maruz kalacağız.
Bilinsin isterim…
****
Lamı cimi yok…
Son PKK’lı kalıncaya kadar söylemleri gaz almaya yöneliktir…
Ve gerçekçi olmadığını son 40 yıl gözümüzün içine sokuyor…
Derhal masanın kurulması için gerekenler yapılmalı ve sadece görüşmeler Öcalan ve HDP üzerinden değil, daha akil (kanaat önderleri ve STK’larla) topluluklarla yürütülmesi için gerekenler yapılmalıdır.
Son söz: Aydınlara böylesine üst düzeyde saldırırsanız ve hedef yaparsınız, birileri de onların kanları ile banyo yapmaya soyunurlar…
Ve iktidar sahipleri, kendi aydınlarını(!) kanla banyo yapmaktan yana olanlarla oluşturuverirler…
Ve ellerine kan bulaşır…
Sonra o kanla beraber tarihin karanlık sayfalarında yerlerini alırlar…
Tehdit edenlerle ilgili gerekeni yapmaz iseler, dökülecek her kandan da kendileri sorumlu olurlar…
Aynen dünkü iktidar sahipleri gibi…
Bizden söylemesi…
