Allah’ın Sopası Yok Ama!…

Hani karşılaşılan adaletsiz bir olayda, yapanın yanına kar kalmayacağını ifade etmek için, ilahi bir adaletin olduğunu söyleriz. Avuturuz belki o sözle kendimizi. Haksızlık yapanın geçmişte yaptığı haksızlıktan dolayı, bir gün aynı haksızlıkla karşılaştığında yukarıdaki sözü söyleriz. Allahın sopası yok ama, işte ilahi adalet deriz. 

İşte şimdi öyle bir olay yaşanıyor bölgemizde. Yıllar önce tam tamına 5 yıl önce. Büyükçekmece ilçesinin beldesi olan Yakuplu beldesinde Türkiye’nin bildiği bir siyaset hırsızlığı ve adaletsizliği yaşandı. Bir insanın onuru ile nasıl oynandığına tanık olduk. O gün bu haksızlığın mimarları olanların bugün aynı olayları yaşadığını görebilmenin derin hazzını yaşadığımı belirtmek isterim. 

Mustafa Erdoğdu, dostu olmaktan onur duyduğum, onu tanımış olmaktan mutluluk duyduğum, “İyi ki, Mustafa Erdoğdu gibi bir arkadaşım var” dediğim ender dostlarımdan birisidir. Yıllar önce onlarca belediye başkan aday adayının olduğu Yakuplu Beldesi’nde, kendisine uzun uğraşlar sonucunda adaylık verildi. Sonrasını herkes biliyor.O gün haksızlık yaşatanlar bugün aynısını  yaşıyorlar

Cuma günü İstanbul’da AK Parti’nin dört ilçenin adaylığı açıklanamadığı gibi, 5 yıl önce Esenyurt ve Yakuplu beldelerinin adaylığı da yapılan tanıtım toplantısında açıklanamamıştı. Aradan geçen birkaç gün sonrasında Esenyurt için Necmi Kadıoğlu, Yakuplu için Mustafa Erdoğdu ismi açıklanmıştı.

Esenyurt’ta kıyamet kopmuş, Esenyurt AK Partililer Büyükçekmece İlçe Teşkilatını basmışlar ve zamanın İlçe Başkanı olan Yusuf Uzun oldukça zor anlar yaşamış, hatta birkaç günlüğüne ilçeyi terk etmek zorunda kalmıştı.
       Uzun, başından itibaren Mustafa Erdoğdu’nun adaylığına karşı çıkmış, adaylığı açıklandıktan sonra istifasını bile sunmuştu. Öylesine restleşmeler yaşanmasına rağmen, zamanın bölgeden sorumlu İl Başkan Yardımcısı Orhan Albayrak ve İlçe Başkanı Yusuf Uzun’a rağmen Erdoğdu, AK Parti’nin Yakuplu Belediye Başkan Adayı olarak açıklanmıştı.
       Ardından Erdoğdu, İstanbul’da adaylığı açıklanan belediye başkan adayları ile beraber toplantılara katılmış, fotoğraflar çektirilmiş ve kamuoyuna deklere edilmişti.
       Tarihi yanlış ifade edebilirim, şubat ayının ortasında ilçe seçim kuruluna liste verilirken, Yakuplu Belediye Başkan adayı olarak deklere edilmiş olan Mustafa Erdoğdu’nun “17’ye 5 kala” adaylığı iptal edilmiş, yerine Şanver Çolak yazılmıştı.
       Bugün bile herkesin açıkça ikrar etmekten kaçınmadığı bir şekilde, Erdoğdu seçimleri kazanmış olmasına rağmen Haramidere İlkokulu’nda resmen sandıklar açılmamış ve kazandığı seçimler (şahitleri halen yaşamaktadır) yok sayılmış ve gayri ahlaki bir yöntemle belediye başkanlığı elinden (o zamanlarda ve bugün de iddialar halen geçerlidir) alınmıştı.Hey allahım,                                                             
sen nelere kadirsin

       Aradan geçen beş yıl sonrasında ilahi adalet işlemeye başladı. Allahın sopası devreye girdi. Orhan Albayrak Bağcılar’dan, Şanver Çolak Beylikdüzü’nden, Yusuf Uzun ise Büyükçekmece’den Belediye Başkan aday adayı olmuşlardı.
       Uzun’un Beylikdüzü Belediye Başkan adayı olacağını tam bir yıldır yazan ve ilgili her toplantıda dile getiren tek gazeteciyim. Şimdi soruyorlar, Uzun’un aday olacağını nasıl bildiğimi. Bunun için kahin olmaya değil, iyi analizler yapmaya gerek olduğunu bir kez daha belirteyim.
       Orhan Albayrak çok uğraşmasına rağmen Bağcılar Belediye Başkan adayı olamadı. Şanver Çolak ise yapılan anketlerde kamuoyunda iyi çıkmadığı için aday gösterilmedi. Ve böylelikle bir döneme nokta koydu. Yusuf Uzun’a ise geçtiğimiz Perşembe akşamı Beylikdüzü Belediye Başkan adayı olduğu tebliğ edilmesine ve Cuma günü İl’e davet edilmesine rağmen, adaylığı halen deklere edilemedi.
       Anlayacağınız, beş yıl önce birilerine yaşattıkları haksızlık, kendilerine bugün geri döndü. İnanıyorum ki, geceleri uyuyamıyorlardır. Düşünseniz ya, Uzun ismi bir de kamuoyuna deklere edilip, geri çekilseydi neler olurdu, ne hissederlerdi?
       Yusuf Uzun’a tebliğ edilen belediye başkan adaylığı, Beylikdüzü Belediye Başkanı Vehbi Orakçı’nın çok güçlü bir şekilde bastırmasından dolayı açıklanamadı.
       Yusuf Uzun’un beş yıl önce, Mustafa Erdoğdu’nun aday olmaması için yaptıklarını şimdi başkaları yapıyor. Ve inanıyorum ki, Uzun’un gururu zedelenmiştir. Aynı zamanda Vehbi Orakçı’nın da…
       Şimdi ilahi adalet devrede. Uzun, beş yıl önce ne yaptığını bugün daha iyi anlıyordur ve kendisinin Erdoğdu’ya çok büyük bir borcu vardır. Yaratanın karşısına bir gün kul hakkıyla çıkacak olması iyiye işaret değildir. Eğer inanan biriyse, bunun hesabını öyle ya da böyle öbür tarafta verecektir. Yaşarken de hesap görüldüğüne göre, inandığı ahirette de bu hesap öyle ya da böyle görülecektir. Anlayacağınız işi zordur.
       Son söz: Ne demişler, “Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste.” Hiç bir şeyin hesabı öbür tarafa kalmadan da görülür. Bu söz de benden birilerine kapak olsun…
        Bir not daha: Sizce Yusuf Uzun’un adaylığını bugün destekleyen en önemli isimlerden biri kimdir biliyor musunuz? Size bir tüyo: Ali Çebi.