Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ahmet SARGIN

Ahlaksızlığa Dur Demek İçin Neyi Bekliyoruz?

Ahmet SARGIN Yazar Ahmet SARGIN
04 Eylül 2023
Ahmet SARGIN, Anı / Günce
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Evrenin 13.7 milyar yıllık tarihi sürecini günümüze kadar 24 saat olarak kabul ettiğimizde saat 07:00 gibi yeryüzünün ve Güneş sisteminin oluştuğunu, 12ye doğru ilk kara canlısının vücuda geldiğini, 15:00 gibi dinozorların varolup 15:30 gibi nesillerinin tükendiğini, 23:59’da 350bin yıllık geçmişi olan homo sapiens sapiens’in doğup 23:59’un son saniyelerinde 1730’larda sanayi devrimiyle başlayan teknolojik ve bilimsel gelişmelerin meydana geldiğini kabul etmemiz gerekirdi.
Bunu bu şekilde paleontoloji bilimiyle ilgilenen bir bilim adamı karikatürize ediyordu. İnsanın varlık alemindeki yerine ilişkin son derece anlamlı bir tespit.
İçinde yaşadığımız sonsuz evrenin son saniyelerinde varlığa gelip, tüm varolana hükmetmeye çalışan, gözünü dahi kırpmadan kendisinden sonra varlığa gelecek her şeyin kaderini etkileyecek kararları alan bunu da tüm varlığın kendisinin hizmetine sunulduğu, kendisinin en üstün varlık olduğuna dair inancıyla pekiştiren, bu inancını bir çok dini, ilhamı, bilimsel gerekçelerle berkiten insanın bir yanılgı içinde olduğunu düşünüyorum.
İnsan erdemlidir, faziletlidir. Fazilet kelimesi fazla kökünden gelir. İnsan fazladır ve bu fazlalık onun mesuliyet sahibi olmasının da sebebidir.
“Nazarın değişirse manzaran değişir”, tanımın değişince anlam ve değer formun değişir, kavramların değişir.
Ya tanımını değiştirmeye cesaretin yoktur ya da zamanın yoktur. O sebepten yaşın ilerlemesiyle bağnazlık, statükoculuk, sabitfikirlik arasında bir ilişki vardır. Tüm kavramlarını, sahip olduğu tüm tezleri ve değer yargılarını bırakmak cesaretle beraber yeni bir değer yargısı inşa etme fırsatını da gerektirir.
Milyarlarca yıllık evrenin fazla ve bu fazlalılığıyla fazlasıyla mesul bir parçası mısın – insanın akıl sahibi olmaklığı ona kaçınılmaz bir sorumluluk yükler- yoksa üstün olmaklığınla tüm varolana hükmeden, tüm varolanın kendisine hizmet ettiği bir varlık mısın?-üstün olmak hükmetmeyi ve tahakkümü berberinde getirir-
Dalgalar kıyıya vuruyordu, deniz boylu boyunca masmavi uzanıyordu. Güneş denizin yüzündeki kadar hiç bir yerde ışıl ışıl değildi. Deniz kolektif bilinci temsil ederdi, dağ ise gücü ve kudreti. Hiç bir peygambere denizde gelmemiştir vahiy. Hep dağda inzal olmuştur ilk kelam. Dinler hep statükoya ve bağnazlığa meydan okumuştur ve nazarı değiştirip yeni bir manzara sunmuştur insanlığa.
Doğa harika bir öğreticidir. İnsan doğayla uyumlu yaşadığı sürece içindeki cevheri açığa çıkarabilir ve varlığa kendi tözüyle uyumlu bir şekilde tutunabilirdi. İnsan toplu halde yaşamayı, strateji geliştirip avlanıp hayatta kalmayı kurtlardan öğrendi mesela.
O sebepten kurtlar sadece Türk milleti için değil neredeyse tüm milletler için kutsal kabul edilir.
İlginçtir soylarının kurtlardan geldiğine inanır Romalı’lar da, Germenler de. -haddi zatında tarihin akışı içinde Germenlerle karşılaşan Romalılar onları o kadar kendilerine benzetirler ki, ikiz kardeş anlamına gelen kökten türeyen Germen adını onlara verirler- Ama ne zaman insan, yerleşik hayata geçer kurt onun için bir tehlike haline gelir. Kutsal saydığı soyunun dayandığı kurdu tahkir etmek için meyvenin içinde yaşayan, asalak bir canlı olan küçük börüye kurt der. Böylece kendine saldıran, beslediği hayvanları yiyen kurttan intikam almaktadır aklı sıra. Bunda şaşılacak bir şey yok aslında, anlam ve değer yargısı değişince gördüğü manzara da değişmiştir insanın.
Yerleşik hayata geçmekten daha ziyade,asıl mesele aydınlanma ile başlıyor sanırım; Descartes’in cogitosuyla; “düşünüyorum öyleyse varım” diyen insan hiç bu kadar kendinden menkul bir güce, kendinden menkul bir kimliğe sahip olmamıştı. Her şeyin kaynağının akıl olduğuna dair vurgu, insanın varlık aleminde sahip olduğu bu fazlalığı üstünlüğüne kaynak saydı. İnsana dair nazarı değişince kaçınılmaz olarak insanda gördüğü manzara da değişmişti insanın.
Şimdi Descartes’in akıl vurgusuyla ulaştığı manzaraya inanç ve din vurgusuyla ulaşınca çok mu farklı düşünmüş oluruz O’ndan?
İnsan kendini idrak edebilen, kendini idrak ettiğini de idrak edebilen, ikinci farkındalığı söz konusu olan bir varlık.
Denize baktı, ışıl ışıl parlıyordu Güneşle, vakit öğlendi, rüzgar dalgaların şiddetini artırıyordu, dalga sesi insanlık tarihinden beridir tanıdık geliyordu, canlılık suda başlamıştı, dokunduğu suyun yeryüzünün tüm sularıyla bağlantılı olduğunu, ayın çekim gücüyle durduğunu, bu dokunuşun -ve dokunma duyusunun- evrenin milyar yıllık hafızasına dokunmak olduğunu biliyordu.

Paylaş
Etiketler: bilimsel gerekçelerdinievrenilhamıyer yüzü
Önceki Yazı

Köprübaşılı Bir Bilge Adam

Sonraki Yazı

Geç Kalınmışlık (II)

Ahmet SARGIN

Ahmet SARGIN

İlişkili Yazılar

Yozgat Sevdalısı Bir Hemşehrimiz Mustafa Erkılıç 
Ahmet SARGIN

Yozgat Sevdalısı Bir Hemşehrimiz Mustafa Erkılıç 

02 Aralık 2025
5k
Dikkatlerim
Anı / Günce

Mikroskop

30 Kasım 2025
5k
Onlar Avrupa’daki Türklerin Sesi
Ahmet SARGIN

Okul Yolunda Bir Canavar Gördüm?

12 Kasım 2025
5k
Bin Yıl Sonra Bile
Anı / Günce

Bin Yıl Sonra Bile

10 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı
Geç Kalınmışlık… (I)

Geç Kalınmışlık (II)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap