Bir Muhtar düşünün, sudan bahanelerle belediye tarafından yapılmış binaya taşınmıyormuş. Eksikleri olduğu için taşın(a)mıyormuş! Neymiş, buzdolabı, televizyonu hatta çay seti yokmuş, muhtar efendinin… Kendisine teslim edilmiş anahtarı da cepinde gezdiyormuş. Yapılması gereken, belediye yönetiminin o muhtardan anahtarı geri almak ve binayı da farklı bir hizmet binası için kullanmaktır. Muhtarı da vatandaşa şikayet etmektir.
Bir belediye düşünün, muhtarlık binası yapıyor.
İçersine bir muhtarın ihtiyacı olan herşeyi koyuyor.
Anahtarı kendisine teslim ediyor.
Aradan aylar geçiyor.
Muhtar, muhtarlık binasına geçmiyor.
Neymiş…
İçeride televizyon yokmuş…
Yetmez, buzdolabı yokmuş!
Yetmez, bilgisayar yokmuş!
Yetmez, sekreter yok dememiş.
Yetmez, günlük yemeğimizi nasıl karşılanacak da dememiş.
Yetmez, belediye bizim maddi ihtiyaçlarımızı da karşılasın dememiş.
Yani anlayacağınız kibarlık yapmış.
Pardon birde çay seti binanın içersinde yokmuş!
Ah ulan Rıza ahhhh…
Şimdi Rıza nerden çıktı demeyin, aklıma geliverdi.
****
A be muhtar, belediye başkanı muhtarın tüm ihtiyaçlarını karşılasın, hatta özel ihtayaçlarımızı da karşılasın nasıl demezsin.
Bu senin ananın ak sütü gibi helal be muhtar.
Nede olsa muhtarsın… Adı üzerinde muhtariyet… Özerlik demek…Yani bağımsız Cumhuriyet…
Koskoca Muhtar… Odasına bir televizyon, bir buzdolabı birde çay seti konulmasın mı?
Hatta kapıya da bir de sekreter olmasın mı?
Sen misin muhtarlık binası yapan?
Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, Kamiloba Mahallesi’ne modern bir muhtarlık binası yapmış.
Anahtarını da muhtara teslim etmiş.
Aradan çok zaman geçmiş…
Muhtarlık binası bir türlü açılmıyor.
Vatandaş muhtara “muhtarlık binası neden açılmıyor?” diye soruyor.
Muhtar “eksiklerimiz var” diyor.
Vatandaş, belediye başkanına soruyor, “neden muhtarlık binası açılmıyor?”
Başkan, “herhangi bir eksiği yok, muhtar açmıyor” diyor.
****
Nihayet, muhtarlığın neden açılmadığını gazetemizin baş sayfasında yaptığımız haberden öğrendik.
“Bina var ama muhtar yok!” spotu ile duyurduğumuz haberde muhtar neden muhtarlık binasına taşın(a)madığını anlatmış.
Muhtar dertli dertli mi… Gazetemizden arayan Ekrem Hacıhasanoğlu’na; “bilgisayar, televizyon, buzdolabı ve çay setimiz yok” demiş.
Şimdi adama sormazlar mı?
Muhtar muhtar… Şuanda muhtarlık yaptığı binada; televizyonun, bilgisayarın, çay setin ve buzdolabın yok mu?
Al onları yeni binaya taşı. Ne işi yokuşa sürüyorsun…
Yuh yani…
Yuh ki, yuhhh….
Muhtarlık binasında emlak işleri yürütüyorsun.
Muhtarlık mesaisinde emlak işleri yapıyorsun.
Facebook sayfanda emlakla ilgili bilgiler sana soruluyor.
31 Mart 2019 tarihinde yapılan muhtarlık seçimlerinden beri, muhtarlık binasında bilgisayarın, televizyonun ve çay setin mi yok? Bilgisayarın yoksa işlemlerini neyle yapıyorsun? Güvercin mi kullanıyorsun?
****
Ayıp değil mi muhtar ayıp…
Hadi taşın yeni yerine…
Mırmır da etme…
Bulmuşsun yeni binayı bahane arıyorsun…
Milletin parasıyla yapılmış yere taşınmayarak, Kamilobalı vatandaşları mağdur ediyorsun.
Taşınmama nedeni olarak gösterdiği şeylere millet g…… güler…
Son söz: 21 yüzyılda, devletin elektronik sisteme geçtiği günümüzde, muhtarlık gerekli mi diye soracaksınız? Benim yatınım kocaman hayırdır. Vatandaşın e-devlet üzerinden ikametgah, nufüs cüzdanı ve diğer işlerine kolayca ulaştığı, nufüs müdürlüklerinin muhtarların verdiği evrakları verdiği günümüzde muhtarlıkların görevleri ya yeniden revize edilmeli ya en küçük belediye birimi gibi düzenlenmeli ya da kaldırılmalıdır.
