Suriye için için kaynamaya devam ediyor. Terör Örgütleri bölgede cirit atıyor. Güney sınırımızda maalesef tehlike kol geziyor. ABD ve Rusya başta olmak üzere bir çok sömürgeci ülke Suriye’nin merkezine yerleşmiş konumda… Suriye’nin ekonomik gücünü sömürmek, Ortadoğu’nun petrollerine konmak maksadıyla hâkimiyet Savaşını bölücü terör örgütleriyle devam ettirmek istiyorlar.
Son olarak ABD nin binlerce kamyonla PYD ve YPG ye taşıdığı silahlar ülkemizin güvenliğini tehdit eder 
hale gelmiştir. Üstüne üstlük bir de 30 bin kişilik YPG ordusu kuracaklarını ilan etmeleri işi çığırından çıkarmış oldu. Güya Türkiye’nin müttefiki ve stratejik ortağı olduğunu söyleyen ABD’nin attığı bu adımlar Türkiye’nin sabrını taşırmış, Suriye’de Afrin Harekatı’nın (Zeytin Dalı Harekatı adıyla) başlamasına vesile olmuştur.
Bu olaylar ülke güvenliğimizin için ciddi anlamda terör tehdididir. Göz göre göre terörün bizi boğmasına müsaade edemez, zalim güçlere karşı susamazdık. Güney sınırımızın bir tehdit unsuruyla karşı karşıya kalması demek ülke güvenliğimizin sarsılması demektir. Türk devleti buna müsamaha edemez, seyirci kalamazdı.
Birilerinin bölgede ABD var, Rusya var İngiltere var, İran var, Çin var diye korkaklık gösterip “Vuramazsınız- Suriye’ye giremezsiniz” dediği hadise Türkiye’nin hayati meselesi idi: Korkaklık göstermek ihanet olurdu. Bölgede ABD var, Rusya var diye korkaklık mı gösterecektir? Asla, Türk devleti bu cesareti gösterdi ve terör örgütlerine müdahale etmeye karar verdi. Suriye bataklığı dediğiniz olay Müslümanlara kurulmuş bir ihanet tuzağıdır.
Şimdi adama sormazlar mı: “Suriye bizim burnumuzun dibinde, kapı komşumuz ve Müslüman kardeşlerimiz, biz burada komşu ve kardeş olarak dururken sen ta uzaklardan gelip bu ülkeleri karıştıracaksın, sömüreceksin, petrollerine el koymaya kalkışacaksın. O yetmeyecek İslam beldesini ateş çemberine çevireceksin, terör örgütleriyle kol kola olup silah ve lojistik destek sağlayacaksın!” Burada dost ve müttefik ülke diye takdim ettiğin Türkiye ‘yi hiçe sayacaksın, bu ihanete seyirci kalmasını bekleyeceksin, bu ihaneti yemezler arkadaş!
Kapı komşumuz Suriye de ABD, Rusya, Çin, İngiltere, İran hatta İsrail söz sahibi olacak; ama Türkiye susacak seyirci kalacak? Yok öyle dünya!…Malum olduğumuz gibi İsrail bölgede genişlemeye devam ediyor. Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında Nil’den Fırat’a kadar olan bölgede hâkimiyet kurmak istiyor. ABD bu hâkimiyete yol açmaya çalışıyor. Bölgede dengeler bozulmak, haritalar değiştirilmek isteniyor.
Türkiye bölgenin en güçlü bir İslam ülkesi, Müslümanların göz bebeği konumunda olan bir ülke, İslam Dünyasına sahip çıkmak kol kanat germek zorunda. Çünkü bu insanlarla kan bağı, can bağı, kültür bağı ve tarih bağı var. Beş yüz yılı aşkın süreyle bölgeye huzuru, adaleti ve bağımsızlığı hâkim kılmışız. Barış’ın kardeşliğin temellerini atmışız, bu temellerin yerle bir edilmesine seyirci kalınamaz. Bölgenin ekonomik manada sömürülmesinin yanı sıra ülkelerin ve insanların köleleştirilmesi ve hunharca yok edilmesi gündemde… Bakın Müslüman Müslümana kırdırılıyor; terör örgütlerine silah ve mühimmat yağdıran ülkeler kendi insanını çekiyor bölgenin masum insanlarını ateş hattına Sürüyor; dökülen kan Müslüman kanıdır.
Son dönemlerde dünya silah ticaretinde patlama olmuş? Özellikle Afganistan, Irak ve Suriye iç Savaşından sonra silah satışları rekor seviyeye çıkmış. Çoğunluğu Amerikan Yahudilerinden oluşan bu sektör kudurmuş durumda; niye? Çünkü Müslüman’ı Müslüman’a kırdırmaktan zevk alıyorlar! Terör örgütlerini kendileri kuruyor, destekliyor, İslam Coğrafyasına salıverip sonsuz kredi ve silah desteği sağlıyorlar. Bölgenin ekonomisini de soyup suğana çeviriyorlar. Dünya hâkimiyeti dedikleri o zalim hayal ile de insanlığın köleleştirilmesi hedefleniyor.
Böyle bir dönemde İslam Dünyasının dik durması bir ve beraber olması gerekmez mi? Hele hele Türk insanının sıkılmış bir yumruk gibi olması gerekir. Birliğimiz, berberliğimiz, kardeşliğimiz bunu gerektirir. Ülke ateş hattında, bölge ateş çemberinde ve Müslümanlar namlunun ucunda yok edilmek isteniyor. Hadi Arap dünyası uyuyor ve kukla bir yönetimle idare ediliyor! Tamam kardeşim de bize ne oluyor? Recep Tayyip Erdoğan veya mevcut yönetim hedef tahtasına konulup üstü örtülü bir ihanete çanak tutuluyor. Konu: Recep Tayyip Erdoğan konusu mu, memleketin beka konusu mu? İnsanlarımızı bölmeye içimize nifak tohumları ekmeye kimin hakkı var? Türkiye adı konulmamış bir savaşın içinde, siz nifak tohumları ekmekle meşgulsünüz, bu nasıl insanlık, bu nasıl vatanseverliktir?
Bu zulme karşı, bu zalimliğe ve ihanet planlarına karşı susacak mıyız? Hayır asla!.. Evet Ölümüne, Ölümüne karşı durmak, insanlığı uyarmak ve bölge insanına sahip çıkmak zorundayız. Bunu, bir; ülke güvenliği için yapacağız, iki; bölge insanına sahip çıkmak için yapacağız, üç;, Türkiye’nin bekası ve bağımsızlığı için yapacağız; yapmak zorunda kalacağız. Şimdi biz de bunu yapıyoruz. Allah rast getire!..Mevla ordumuzu, yurdumuzu korusun!.. Allah askerimize güvenlik güçlerimize zaferi nasip eylesin; Fitne ve bölücülere de fırsat vermesin! (Amin!)
