Bir beyefendi eleştiri okunu atmış özelime: Diyor ki;
“Sizin gibi aydın bir hanımefendinin sayfasında hiç siyasi görüşü, tartışması neden yoktur? Anlamış değilim!”
Anlamak, anlatmak zorunda değilim ki!
Hele iki sözcük dahi okumak istemeyenler arenasında kalemim neyi yazsın ki?
Rus lideri Viladamir Putin’in Ukrayna öfkesini mi? Kapitalist çakalların 3. Dünya savaşı için var güçleriyle Rusya ve Çin’i nasıl kışkırttıklarını mı tartışalım?
Yoksa Yurdumuzda neler yaşanıyor son seçim sonrasını mı?
Millet zaten bunalmış maddi sıkıntıdan. Eylül kapıda. Okul telaşları sarmış akılları.
Ev hanımı mutfak simyacılığında çağ atlamış.
Yeşil fasulye olmuş 40₺. Bamya yiyemiyor o da 120₺… Et mi? Hiç yaklaşılır mı kasabın yanına?
Uyy, Alimallah seni beni keser satırla?
Birileri hapşırıyor borsa tavan yapıyor.
Gaz çıkartıyor enflasyonu körüklüyor.
Valla hiç çekemem siyaset dinlemeyi de konuşmayı da…
.
Yok yok ben en iyisi mi size Putin’in 35 yaş genç sevgilisini yazayım, ne dersiniz?
Sevgilisini Rusya dışına çıkartmış, ona bir şey olacak korkusundan… Hatta ondan ikiz çocukları bile olmuş.
Ah aşk ah!
Sen nelere kadirsin!
Napolyon’a dahi parayı unutturdu Josephine.
Freud’un aklını alan Salome, Nietzsche ‘yi şizoid yapmış, Rilke’yi de şair…
Ya da Asaf’ın dillere destan gizli Lavinya’sını mı konuşsak?
Veyahut Attila İlhan’ın;
“Hayatımda rastladığım en ‘doğru’ kızlardan biriydi; ne yazık ki o günlerde ben yanlış bir yerdeydim,” dediği Zehra ile yaşarken romantizmi Paris’te Maria ile feneri nasıl söndürdüğünü?
Sonra da romantik şairimizin aklını alan Parisli güzel için;
“Onunla en imkânsız aşkı yaşadık” dedikten sonra Türkiye’yeden Fransa’ya;
“Gece gölgesine sokulsam) Gökyüzünde bulutlar büyüseler,” dizelerdeki hayal kırıklığına mı değinsek?
Ne dersiniz?
Bu konular daha ilginç değil mi? Pek suya sabuna dokunmuyor.
Bakın, borsa, enflasyon, geldik mi şimdi de edebiyata?
İnsana şiirler yazdırır, serenatlar söyletir.
En geçerli sözel akçedir edebiyat.
Harca harca bitmez, tükenmez kalem…
Boşverin siyaseti…
Bak uykuda herkes.
Uykuyu çok seviyor bu millet.
Siz de eşinize ya da sevgilinize bir çiçek alıp ona şiirler okuyun…
Aşk olsun!
Nasıl olsa aşkın siyaseti de yok.
Parayla da satın alınmıyor.
Dünyaya bir kere geliyor insan.
Bırakın aşk rahat soluk alsın.
Emine Pişiren/Akçay
