Eski Sivas Valilerinden Halil Rifat Paşa‘nın özgün bir özdeyişi belleğime uğradı: “Gidemdiğin yer senin değildir.”
Buradan devinimle sözleşerek Maltepe Yaşar Kemal Kültür Merkezinde bir arkadaşımla buluştuk. Kim? Diye sorabilirsiniz. 56 yıl öncesine gidelim. Komşu köy öğretmeni Kemal Erdoğan…Ağrılı günler belleğimize hücüm etti. İlkgençlik yıllarımızı kemiren izlenimlerimizi paylaştık. Dahası özel ve ailevi konuları konuştuk. Soru cevap sürdü. Duvardaki Yaşar Kemal‘in şiirlerini okuduk. Resim önünde görüntü aldık. Yaşar Kemal ile olan anılarımı aktardım. Onun uzunca boyu yanında kısacık kaldım. Elini omzuma
koyarak: ” Canım Durucan’ım! ” demesini unutamam.
Merhaba
Dünyanın ucunda bir gül açılmış
Efil efil esen yele merhaba
Karanlığın sonu bir ulu şafak
Sarp kayadan geçen yola merhaba!
Gün be gün yüreğim ulu yalımda
Engel tuzak kurmuş bekler yolumda
Zulümlerde işkencede ölümde
Bükülmeyen güce kola merhaba!
Acıda kahırda çekmiş geliyor
Güneşten boşanmış kopmuş geliyor
Bir ışık selidir sökmüş geliyor
Nazım usta coşkun sele merhaba!
Alınacak Anadolu’nun öcü
Yerde kalmayacak çekilen acı
Açıldı geliyor şafağın ucu
Şu doğdu doğacak güne merhaba!
Selam olsun dört bir yana merhaba
Akan kana düşen cana merhaba
Hesap sorulacak güne merhaba
Türküler söyleyen dile merhaba!
Yaşar Kemal
İzleyen zaman diliminde semt pazarı içinden yol bularak, Artvin Tanıtım Günlerinde tanışma fırsatımız olan Artvin
Kültür ve Turizm Evi Artvinliler Derneği Başkanı, cana yakın ve konuksever insan Kibar Köse‘nin daveti üzerine arkadaşım Kemal Erdoğan
ile adı geçen dernek binasında olduk. Bizi içten karşıladı. Sıcacık ve müze görünümlü sımsıcak odasına aldı. İkramda bulundu. Şavşat’tan, Artvin’den ve özellikle ilçesi Yusufeli’nden söz etti. Derneğin mekanlarını bir bir gezdirdi. Düzenli ve tertemizdi her
yer! Tekrar görüşmek üzere mutlu bir ruh ortamında oradan ayrıldık.
Sonrasında Maltepe Belediyesine yolumuzu düşürdük. Arkadaşımın tanıdığı ve hemşerisi olan Belediye Başkan Yardımcısı Savaş Eroğlu‘nu makamında ziyaret ettik. Görüştük ve söyleştik… Oradan da ayrıldık. Tekrar buluşmak üzere Kemal Erdoğan ile vedalaştık…Evet, Meltepe’de bir günü değerlendirmiş olduk, diyebilirim.
*
