Son bir yıldır dünya olağanüstü günler geçiriyor. Hatta bir yılı geçeli aylar oluyor. 2020’den kurtulunca 2021’de huzur bulacağımız inancı da çürümüş gibi… Bu belâ insanlığın korkulu rüyası oldu. Sosyalleşme bir yıldır askıda… Bazıları hala gezmeye devam etseler de yasaklar ve cezalar çoğunluk için caydırıcılığını korumakta…
Bazı kişiler bu virüsün dünya nüfusunu dengelemek için Çin’de Wuhan’da laboratuarlarda üretildiğini söyleseler de kesinlik kazanan bir söylem değil. Öyle veya böyle bu virüsle baş edebilmemiz şart… “Kendim ettim, kendim buldum.” türünden mi bu covid 19 bilmem artık. Ama virüsten önce cehaletle savaşmak şart oldu. “Bana bir şey olmaz.” cahil söylemi insanı hayrete düşürüyor. İki pandemi var biri korona diğeri de cehalet…
Maske takmayı sadece cezadan kurtulmak için kabullenenler var mesela… Kimi kolunda kimi çenesinin altında kullanıyor. Güvenlik görevlisini görene kadar böyle geziyorlar. Arabada emniyet kemeri takmayanlarla maske takmayanlar aynı kafadan olmalılar. Kendilerine, ailelerine acımayanlardan sağlıkçılarımıza acımaları beklenemez. Kaç doktor, kaç hemşire, kaç sağlık görevlisi bu hastalıktan nasibini aldı hatta hayatını kaybetti anlayabilseler! İçim sızlıyor.
Önceleri virüs denilen ama Rusya’nın koronadan ölenler üzerinde yaptığı otopsi sonucunda bakteri diye adlandırılan covid 19 şekil, ad, tür değiştirerek ve güçlenerek hayatımızın merkezine kurulmuş bulunuyor. İster virüs Bütün dünya kendi lisanıyla ve kendi inancına uygun dualarla aşı bulunsa diye yakardı Allah’a. Çok şükür Çin aşı buldu bizlere de aşı olmak nasip oldu. Bir de aşı olmayı reddedenler var. Aşıyı bulduk da bunuyoruz sanki! Her aşının riski olabilir. Ama risk ve yan etkiler bizi korkutmamalıdır. Yan etkisi olmayan ne var ki!
Şu sıralar Alman aşısı gündemde… Tartışmalar sürüyor: “ Çin aşısı mı Alman aşısı mı daha iyi?” diye! Ne diyelim ki! En başından beri kuralları ciddiye alsaydık bu durum bu kadar uzamazdı. “Adam sende!” diyenler yüzünden evlerde hapis hayatı yaşıyoruz. Maalesef cahillerin umursamazlıkları sürdükçe bu durum kolay kolay da bitmeyecek. Bir an önce saat ve gün kısıtlaması olmayan eski sağlıklı günlere kavuşmak dileğimle…
