Fotoğrafı belleğimde saklıydı. Saklıydı ama silinmesinden korkuyordum. Korkumdan olsa gerek, zaman içerisinde, tekrar kayda girmesini sağlardım.
Onu hayallerimde süslemiş ve düşlerimde sayıklamıştım.
Büyük bir sır gibi saklamama rağmen, çoğu zaman çıkartmıştım sahneye. Çünkü aynı oyunda farklı rolleri paylaşıyorduk.
Aynı oyun ve farklı roller. Hayal ve düşlerimi meşgul eden…
Sahnedeki sır, sırlı bir sahne, kimse akıl edemezdi ve edemedi de düşlerimi.
Benim için bir gururdu, bir eğlenceydi fotoğraflarda anılar. Bir eğlenceydi sahnenin sırlı rolleri. Büyük bir yarışa giriyorduk, hırs ve büyük bir arzuyla.
Yaşantımızda rollerimiz gereği. Acısıyla tatlısıyla.
Hayat baştan sona bir oyun. Baştan sona roller yumağı, çöz çözebilirsen, sakla saklayabilirsen.
Bir rol, sessiz ve usulcacık. Kimseyi kırmadan, ezmeden ve saygı sevgi usulünce. Rolümüzü oynuyor, ayakta durmaya çalışıyorduk. Atmıştık tohumu toprağa. Toprağın en hassas noktasına. Becerikli ve bütün sevecenliğimizle.
Neşelendik çimlenmesine, gurur duyduk yeşermesine. Kötüyü ve kötülüğü düşünmedik, korunmak adına. Bekledik diken üstünde, çünkü çimlenmesi, başarıda en büyük rolümüz olacaktı.
Yeşerecek, çiçek açacak ve meyvesini verecekti. Tohumlar yenilenecek, meyveler ve çiçekler olgunlaşacaktı. Bizler onları onlarda bizleri izleyecek ve bir döngü devam edecekti.
Çiçekler güzelliğin temsilcisiydi, belleğime ait fotoğraflardaki sır adına. Çiçekler rolünü oynayıp bizlere nazire meyvesini de verdiler. Meyvelerin tatlı olması için yarışa girdiler. Bir yarıştı çiçekler gibi fotoğrafların sırrı, unutulmama adına bir yarıştı.
Belleğimdeki fotoğrafların yanında yer aldı güzel çiçekler. Çiçeklere bakamadık, suyunu veremedik. Daha sağlıklı büyümelerini sağlayamadık. Yağmur soldurdu, güneş yaktı. Güneş dedik bulutlar kapladı. Zihnimiz zonkladı silinmeden korktu. Tekrarlarla sırrı sır gibi sakladık.
Hayalimin fotoğrafı asmanın siyah üzümleriyle sarılacak ve görüntüsü silinecek diye korkum depreşti. Siyah üzümlerin önüne aldım fotoğrafları. Sır dedim sırladım üzerini.
Kuşlarda çiçekleri ve meyvelerini bırakmadılar. Lezzetlerini tatmaları için çeşitli entrikalar yürüttüler. Bazen başarılı da oldular. Yalnız fotoğraflarımın sırrını anılarımı bozamadılar.
Sevinç ve neşeli hâlimizle bellekte yer almaya devam ettik. Anıların fotoğraflarını tekrarlarla yerinde saklamayı başaracağız. Kaybolup gitmeyecek anılarımız. Kaybolup gitmeyecek.
Fotoğrafların oluşturduğu duyguları anlatmaya kelimeler kısır kelimeler zavallı kalıyor.
Fotoğraflarla anılar, akordu bozuk bir hayat serüveni sunuyor anlayana.





















