Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ERKAN

Mavi Gözlü Kadın

Hüseyin ERKAN Yazar Hüseyin ERKAN
29 Eylül 2020
Hüseyin ERKAN
0
402
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Mavi gözlü bir kadındı o

1965’te tanıdığım

yüzü gibi

kalbi de güzel bir hanımdı

ve hâlâ unutamadığım.

H. E.

Değişmez doğa yasaları vardır; bilirsiniz. Eskiden “tabiat kanunu” derlerdi. “Yer çekimi” gibi, “suyun kaldırma gücü” gibi…

Uymak zorundayız; bu yasalara. “Hayır, ben uymuyorum.” deme lüksümüz ve ayrıcalığımız yok. İster kadın olun, ister erkek… İster zengin olun, ister yoksul… İster Müslüman, ister Hristiyan… İster Afrikalı, ister Avrupalı, ister Amerikalı…

Herkes için eşittir; doğa yasaları.

Meclislerin ya da meclis gücüne sahip yöneticilerin yaptıkları, resmi gazetede yayımlanan yasalar da vardır. Sık sık değiştirilir bunlar.

Sözgelişi, diyelim ki siz, inşaat yapan bir müteahhitsiniz. Herkesin en çok 5 katlı konut yapabildiği bir bölgeye, 40 katlı bir gökdelen yapmak istiyorsunuz. Mümkün mü bu?

“Var olan belediye meclisi kararlarına ve onca yıldır uygulanan yönetmeliklere göre mümkün değil.” derseniz, yanılırsınız. Niçin mi?

Akıllı bir girişimci, aklını kullanarak pek âlâ delebilir bu kararı, bu yasayı. Nasıl mı?

“Bana ne soruyorsunuz kardeşim? Gidin de delenlere sorun.” deyip kolaya kaçmayacağım.

Kendimi o akıllı girişimcilerin yerine koyup düşüneceğim şimdi:

Beş katlı bir inşaat… Her katta 4 daire… Toplam 20 daire… Arsa sahibiyle % 40 anlaşılmış ise 8 daire ona, % 35’i de maliyet sayarsak 7 daire eder o da. Toplam, 15 daire gitti. Kalan 5 daire de müteahhidin kârı… Olmasın mı o kadar?

Var mı itirazı olan?

Pekiyi, bu arsaya 5 değil de 40 katlı bir gökdelen dikersek, yukarıdaki hesabı hiç bozmadan aynen uygularsak, 5 katlı binada 5 dairelik kârı olan girişimcinin, 40 katlı bir binada 40 dairelik bir kazancı olmaz mı?

Var mı bir yanlışımız?

“Yok, yok da… 40 katlı bir gökdelen dikme iznin yok ki senin.” diyorsunuz, haklı olarak.

Zurnanın zırt dediği yer burası işte!

Girişimci olarak ben, 40 katlı bir gökdelen dikme izni koparırsam, fazladan 35 dairem olacak değil mi? Pekiyi ben bu büyük kazancın, % 40’ını bana izin vereceklere bıraksam… 35’in % 40’ı 14 daire eder. 35’ten 14’ü çıkarırsak, 21 kalır. Haydi, oldu olacak bir tane daha vereyim. Onlara 15, bana 20 daire…

Neden mi veriyorum; onca daireyi?

Kaz gelecek yerden, tavuğu niçin esirgeyeyim!

İzninizle, şimdi de ben sorayım:

Siz belediye başkanı olsanız, siz belediye meclisi üyesi olsanız, böylesine akıllı bir girişimcinin isteğine hayır mı dersiniz?

Al gözüm, ver gözüm! Kimsenin bir zararı yok ki bu işte. Parmaklar kalkacak, imzalar atılacak, yasak kararı değişmiş olacak. Hepsi bir günlük, bir saatlik iş… Siz sağ, ben selamet!..

1946’da dünyanın en büyük gücü ABD, “Size yardım edelim. Kapatın silah ve cephane fabrikalarınızı. Bizde çok, alın istediğiniz kadar ” diyor. Devlet büyüklerimiz ve hükümetimiz de memnuniyetle kabul ediyor bunu. Aman ne güzel! Herkes sevinçten oynarken, başta Sabahattin Ali ve Aziz Nesin olmak üzere, sosyalist aydınlar “hayır” demesin mi buna!

Siz hükümette olsanız, bu mızıkçı oyunbozanlara gereken dersi vermez misiniz?

O günkü yöneticilerimiz de, aynen sizin gibi düşünüp ülkemizin kalkınmasını istemeyen bu “münafıkları” hapse tıkmışlar hemen. Nâzım zaten hapistedir; kaç yıldır.

Böyle zamanlarda hükümete yardım edenler de oluyor. Sözgelişi, Ankara Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Dekanı Enver Ziya Karal, öğretim görevlisi Pertev Naili Boratav, Niyazi Berkes,  Mediha Berkes ve Behice Boran’ın, Zekeriya Sertel’in Görüşler isimli dergisini okuduklarını, bu dergiyi yazılarıyla desteklemeye karar verdiklerini bildirip gereğinin yapılmasını ister.

İşin garibi, CHP’ye karşı kurulan muhalefetteki Demokrat Parti (DP) de destekler; bu tür istekleri. Ve 1948’de bu dört genç bilim insanının üniversitedeki görevlerine son verilir.

Amerika ve Kanada üniversiteleri kapıverirler hemen bu gençleri. Tamam canım, bizim ülkemizden gitsinler de, nereye giderlerse gitsinler!

Biliyorsunuz; Behice Boran, 1960’tan sonra kurulan Türkiye İşçi Partisi’nin, Mehmet Ali Aybar’dan sonraki genel başkanıydı.

Benim, bu isimlerin hiçbirini yakından tanıma fırsatım olmadı. Ancak Niyazi Berkes’in sonraki eşi, “Türkiye’de Köy Enstitüleri” adlı kitabın yazarı Amerikalı akademisyen ve yazar Bayan Fay Kirby’yi (Fey Körbi) tanıdım.

1965’te öğretmen olarak görev yaptığım Hasanoğlan Öğretmen Okulu’na gelmişti. Kitabını yazmadan önce ziyaret ettiği birçok Köy Enstitüsü’nden tanıdığı öğretmenler Musa Okay, Ahmet Tuncer, İhsan Aksu, Himmet Şahin, Osman Işık, Müzeyyen Işık, Osman Aybastı, Naciye Aybastı, Rıfkı Can ve Şenay Can sarıvermişler çevresini. Çok güzel Türkçe konuşuyordu.

Ben, henüz yeni okumuştum; o harika eserini. Ve görmeden hayran olmuştum kendisine. Niçin mi?

Amerika’da üniversiteyi yeni bitirmiş bir genç kız düşünün. Türkiye’de “Köy Enstitüsü” adlı dünya eğitim tarihine damga vuracak bir eğitim kurumu açıldığını öğrenir. Heyecanla koşarak gelir ülkemize. Türkçe öğrenir önce. (1947 – 1950) Sonra Edirne’den Kars’a, İzmir Kızılçulla’dan Van Erciş’e kadar bütün köy enstitülerini dolaşır. Kurucu müdürlerini, yardımcılarını, efsane olmuş öğretmenleri arayıp bulur.

Bu kurumlardan mezun olmuş öğretmenleri köy okullarında ziyaret edip hem öğrencilik anılarını dinler, hem yetiştirilme amacına hizmet edip etmediklerini görerek değerlendirir. (1950 – 1954)

Henüz 40’ına basmamıştı; ben tanıdığımda. Hem güzel, hem bilgili, hem de kendinden emin ve cesur bir kadındı. Tokalaşırken, adamakıllı sıkıyordu elinizi, laf olsun, âdet yerini bulsun diye değil.

Dersime davet etmiştim:

“Gelmeyeyim Erkan Bey, dedi; size zarar vermek istemem.”

“Niçin zarar verecekmişsiniz ki bana?” deyince:

“Görüyorum ki, ziyaretimden memnun olmayanlar var. Ve yine farkındayım ki, size dostça bakmıyor onlar. Dersinize geldiğimi görür ve duyarlarsa, adım gibi biliyorum ki, şikâyet ederler sizi. Nasıl bir hükümetle yönetildiğinizi siz benden iyi biliyorsunuz. Kısa bir süre sonra, ‘Niçin o komünisti dersinize davet ettiniz?’ diye soruşturma açarlar hakkınızda.” demişti.

“Boş verin!.. Önemli değil. Açarlarda açsınlar.” deyip ısrar edince, kabul etmişti.

Çok değil, birkaç ay sonra, üç müfettiş gönderen bakanlık, gerçekten de soruşturma açtı hakkımda. İçinde, “Öğrencilerime solcu kitap ve dergiler okuttuğum, içinde müstehcen ifadeler bulunan İbrahim Kaypakkaya’nın öyküsünü yarışmada birinci seçip duvar gazetesinde ve okulun aylık bülteninde yayımladığım, ‘Anayasam raftan köye/Girene dek yazacağım’ diyen Halk Şairi Âşık İhsani’yi okula davet ettiğim” gibi sorular vardı ama Fay Kirby ile ilgili bir soru yoktu. Unutmuşlardı O’nu nedense!

Onlar unutmuştu ama 55 yıl sonra bile ben unutmadım; o mavi gözlü yiğit hanımı.

Çok ilginçtir, Köy Enstitüleri’ne gönül veren bu akademisyen hanım, Köy Enstitüleri’nin kuruluş günü olan 17 Nisan’da Ankara’da yumdu; hayata gözlerini. (1990)

1965’te Türkiye’ye niçin gelmişti, bilir misiniz?

O yıllarda Kıbrıs’ta yönetimi tek başına ele geçiren Papaz Makarios, Türkleri adadan kaçırmak için birçok zulümler yapıyor; Türk köylerini ve mahallelerini yakıp yıkıyordu.

Bir insan olarak Fay Kirby bu haksızlığa isyan eder. Kıbrıs’ta zor durumda olan Türkler için Amerika’da bir yardım kampanyası düzenler. Çoğunlukla ev eşyası, giyecek ve para olarak toplanan yardımları, Kıbrıs’taki ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere Ankara’ya gönderir.

Haftalar, aylar geçer; hiçbir haber gelmez. Telefon üzerine, telefon eder; sonuç yine sıfır…

“Siz benim kim olduğumu bilmiyorsunuz; ben bunu size yedirmem.” deyip kalkıp gelir; Ankara’ya.

Ankara’ya gelmişken, Köy Enstitüleri’nin en ünlüsü Hasanoğlan’a uğramadan geçip gidebilir miydi? Bayan Kirby idi O! Doktora tezi olan, “Türkiye’de Köy Enstitüleri” adlı o muazzam kitabın yazarı Fay Kirby…

Var mı, sizin de tanımış olmaktan mutluluk duyduğunuz, böyle yiğit bir hanım?

GÜLDÜŞÜN ŞİİRLERİ

Nasrettin Hoca’yı niçin severiz? Güzel fıkralarıyla bizi hem güldürüp hem düşündürdüğü için, değil mi? Halkımızın, 700 yıldır O’nu hiç unutmaması, bunun içindir işte!

Kimi ozan ve şairlerimiz de güldüren ve düşündüren şiirler söyleyip yazmışlar. Ahmet Köklügiller dostumuz, bu tür şiirlerin en ünlülerini bir kitapta toplamış.(*) Yunus Emre, Karacaoğlan, Pirsultan Abdal, Âşık Veysel de var bu antolojide, Ziya Paşa, Tevfik Fikret, Neyzen Tevfik, Nâzım Hikmet, Orhan Veli, Aziz Nesin, Rıfat Ilgaz, Ahmet Ârif, Ümit Yaşar Oğuzcan ve Ataol Behramoğlu da… Kazak Abdal, Namdar Rahmi Karatay, Melih Cevdet, Oktay Rıfat ve daha niceleri…

Şiirle birlikte gülmeyi ve düşünmeyi sevenlerin arayıp da bulamadıkları bir eser bu…

———————————————————————

(*) Güldüren ve Düşündüren Şiirler Antolojisi, Ahmet Köklügiller, Baygenç Yayıncılık 2020

 alanyaguncel@gmail.com; (0242) 522 53 58; Yazarla İletişim: (0544) 591 46 49

Paylaş
Etiketler: Al gözümamerikaDeğişmez doğakanadaMavi Gözlüver gözüm!
Önceki Yazı

Halteri Altüst Eden Naim’in Filmi Üzerine

Sonraki Yazı

Eneci Olma İlahcı Ol…

Hüseyin ERKAN

Hüseyin ERKAN

İlişkili Yazılar

Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim

Sevdiğim Öğretmenelerimin Pek Çoğu Köy Enstitülü Hep

30 Kasım 2025
5k
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim & Kültür

Tam 107 Yıl Önce, Ne Diyor Ziya Gökalp?

23 Kasım 2025
5k
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Eğitim & Kültür

Hayvanlarımızla Birlikte Bir Aileyiz Biz

09 Kasım 2025
5k
Biz Ne Güne Duruyoruz Burada
Hüseyin ERKAN

En Büyük Eksikliğim

03 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı

Eneci Olma İlahcı Ol...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap