Eski komşuluklar nerede… Şimdiki komşuluklar nerede… Eski komşuluklar ne güzeldi
Eski komşulukları bekleme hiç gelmeyecek… İnsan değişmeye mecbur tutulacaktır. Çünkü dünya kapitalist ekonomiyi seçmiştir…
Ahir zaman fitnelerinin, teknolojinin değiştirdi nesilleri, manevi açıdan insanların boşlukta olduğu bu toplumda komşuluk ilişkisi kalmadı. Eskiden komşuluk çok ama çok önemliydi. Komşunun hakkı da hatırı da vardı.
İslâm kardeşliğinin yaşanmadığı bu toiumda, İslami komşuluğun yaşama imkanı yoktur. Eskiden komşudan komşuya aş taşınırdı.Komşularda güleryüz vardı.
Komşuluğa önem vermiş eski toplum. “İyi komşu aileden sayılır “denilmiş” Komşunla kavga etme, misafir gider o kalır.” denilmiş
Kapitalist ekonomiye geçen toplumlarda köle ve efendi olmak üzere iki sınıf insan oluşur. İnsan ilişkilerinde kardeşlik duygusuna yer yoktur ve ilişkilerde VEFA duygusunun yeri yoktur. Eski insanlarda vefa duygusu yaşıyordu.” Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır” denilmiş.
Bekleme eski komşulukları. Eski komşuluklar özlemlerde kalacaktır, çünkü büyük şehirlerde apartmanlar, siteler içerisine hapsedilmiş insan, komşuluk ilişkilerini bırakıp daha da yalnızlaşacaktır. Dört duvar arasında sözde sosyal olan teknolojik cihazlara ve internete kurban olacaktır. Saatlerce mesai yapma daha çok çalışma daha çok kazanma ve satın alma hırsıyla dolacaktır. Gönüllerin huzura ermeyeceği bir yeni toplum yeni yaşam oluşuyor…
Eski toplumda insanlar, tanışmışlar komşu olmuşlar, sıcak ve samimi olmuşlar selam vermelerinde, içten hal ve hatırlarını sormuşlar, bayram ve kandillerde tebrikleşmişler, ortak yaşadıkları alanlarda birbirine maddi, manevi yardımcı olmuşlar gürültü veya temizlik kurallarına riayet etmişler. Çocukları tanışmış aynı sokakta aynı mahallede oynamış hep birlikte. Toplum olarak birlik olmayı birlikte yaşamayı ve her şeyden önemlisi birbirine güvenmeyi gerçekleştirmişler. Şu beş haslet eski komşuluklara aitti: 1. Yardımlaşma/Dayanışma 2. Güven/Birlikte Yaşama 3. Sohbet – Muhabbet 4.Merhamet/Vefa 5. Saygı – Sevgi – Sabır
Eskiden mahallenin çocukları bahçede, sokakta, mahallede birlikte kardeşçe oynar hep birlikte büyürlerdi. Birinin annesi pişi yapsa diğer çocuklara da gönderirdi. Paylaşmayı facebook’ta twitter’da değil mahallede öğrenirdi çocuklar
Komşu demek dertlerini anlatabileceğin dost demekti. Akşam kapısını çalacağın misafirliğe gideceğin yoldaş demekti. Sabah işe giderken kapıda gördüğünde selam verip-aldığın ayak üstü hasbihal edip içini döktüğün arkadaş demekti.
Mahalleden biri maddi-manevi iflas etse hep birlik olunur sıkıntısına çareler aranırdı. Düşene tekme atılmaz kolundan tutup kaldırılırdı. “Merhamet etmeyene merhamet edilmez” düstûruna sahiptiler.
Kimse birbirine bağırıp çağırmazdı. Mahallede çocukları kavga edip gelse “sarılın bakalım birbirinize” deyip barıştırılırdı. Kimse küs kalmazdı o zamanlarda.
Eski komşuluklar bitmiştir.Yeni toplum yeni insan oluşuyor artık…. “Eski Komşuluklara” özlemimi dile getirdim bir şiirimde:
Eski Komşuluklar
Komşum çay içiyor
Denize nazır balkonunda…
Komşumun içtiği çayın sıcaklığında buz şimdi
Elini uzatmış denizin tuzuna
Ve yalnızlığa
Ve karanlığa…
Komşum eski komşulukları arıyor
Eski güneşler geçmiş komşum
Acı kahvenin tatlıydı tadı
Sıcak komşuluklar vardı
Gülen yüzler vardı caddelerde…





















