Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, panik yapan bazı işletmelerin alacak vadelerini kısaltmasının bankalara olan kredi talebini artırdığını söyledi.
TBB Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, “Panik yapan bazı işletmelerimizin kendi aralarındaki ticari ilişkilerinde sınırlamalara gittiklerini, alacak vadelerini kısalttıklarını, ek teminat istediklerini, müşteri çeklerini kabul etmediklerini görüyoruz ve duyuyoruz. Bu durum da bankalara olan kredi talebini doğal olarak arttırıyor” dedi.
Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ile beraber Gaziantep Sanayi Odası’nda düzenlenen Ekonomik Gündem başlıklı toplantıya katıldı. Aydın “Yurtdışında likidite daha sınırlı hale geldi ve borçlanma maliyeti arttı. Yatırımcıların gelişmekte olan ülkelere yönelik risk alma isteklerinin azalması finansal piyasalarda hızlı oynaklıklara neden oluyor. Uluslararası ekonomik ilişkilere açık ülkemiz de diğer gelişmekte olan ülkeler gibi bu durumdan maalesef etkilendi” diye konuştu.
Türkiye’nin son 10 yılda hem özel sektörde, hem kamuda çok önemli yatırımlar yaptığını ve yapmaya devam ettiğini bu yatırımların finansmanında TL kaynaklar yeterli olmadığı için yurtdışından borçlanma yapıldığına işaret eden TBB Yönetim Kurulu Başkanı, likiditenin daralması ve borçlanma maliyetlerinin artmasına bağlı olarak giderler gelirlerden daha hızlı artmaya başlayınca borçlanma ihtiyacının da yükseldiğini söyledi.
“Bu dönemde, bankalar münferit veya birlikte, borçlarını ödemeye niyetli müşterilerine, ödeme kabiliyetlerinin iyileştirilmesi için destek olmaya çaba gösteriyorlar. Müşterinin mali durumu, ödeme gücü ve uzun dönem borçlu-alacaklı ilişkisi ayrı ayrı ve özenle değerlendirilerek, karşılıklı iyi niyete ve özveriye dayalı olmak üzere, kredi kanallarını açık tutmaya, vade, ödeme ve teminat koşullarında esneklik sağlamaya azami gayret ediyorlar” diyen Aydın, yeniden yapılandırma uygulamasının da bu hafta yürürlüğe girdiğini hatırlatarak “bu çalışmadaki temel prensip, borçların yeniden yapılandırılması veya yeni bir itfa planına bağlanması sonucunda, borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanacağı tespit edilen borçluların ekonomik faaliyetlerini desteklemektir” dedi.
Aydın, “Amacımız üretimi, yatırımı, ihracatı, ticareti, istihdamı, kısaca büyümeyi finanse etmeye devam ederek varlık değerlerini korumaktır. Öte yandan, panik yapan bazı işletmelerimizin kendi aralarındaki ticari ilişkilerinde sınırlamalara gittiklerini, alacak vadelerini kısalttıklarını, ek teminat istediklerini, müşteri çeklerini kabul etmediklerini görüyoruz ve duyuyoruz. Bu durum da bankalara olan kredi talebini doğal olarak arttırıyor” şeklinde konuştu.
“Biz bu durumu yönetebiliriz. Hükümetimiz soğukkanlı ve rasyonel bir şekilde, hepimizle istişare ederek gerekli önlemleri alıyor” diye sözlerine devam eden Aydın, yeni ekonomik programın beklentileri iyileştireceğine ve öngörülebilirliği artıracağına inandıklarını ifade ederek, “Türkiye ekonomisi sağlam bir bünyeye sahiptir ve güçlü bir yapıdadır. Bu yapının temel taşları arasında bankacılık sektörü ve reel sektör vardır. Dönem birbirimizi anlama ve destek olma, yardım etme, işbirliği ve güç birliği yapma dönemidir. Hepimizin eksiklikleri olabilir, hata yapabiliriz, hepsini düzeltiriz. Konularımız yönetilebilir ölçektedir” sözleriyle konuşmasına son verdi.
