Geçenlerde, kanalların birinde televizyon programı yapan bir manken dans ederken elbisesinin askısı kaydı ve ucu gözüktü. Yıllardır vurdulu kırdılı filmlerde gözüken namlularının uçlarını düşündüm tekrar. Birbirine benzer çok yönleri vardı
İnsan beyni düz bir kutu değildir. Bir bilgi, bir olay, bir tecrübe onun içine kutuya eşya koyar gibi konmuyor. Öyküleyerek alır her şeyi beyin. Siz düzden ezberlemeye çalışsanız bile, o bir şekilde öyküleme yapar. Fakat siz, beynin bu özelliğini bilerek hareket eder ve kendi bildiğiniz öğelerle yeni bir şeyi öğrenmeye çabalarsanız daha kolay bir öğrenme olur bu. Beceri, davranış, anı her şey böyle öğrenilir.
Bu kurtlar vadisi denen dizinin daha popüler olduğu zamanlarda birkaç arkadaşla aramızda şu eksen üzerinde bir konuşma olmuştu: İnsanı direk yok eden bir araç, silah-tabanca vb, bir dizide sürekli gözüküyorsa bu, insanı öldürmenin övülmesi anlamına gelir. Dizide, dizilerde ağırlıklı öğenin silah olduğu düşünülürse demek ki topyekün bizi insan öldürmeye özendiren bir şey var. Dizilerde, elbette kötü kişiler vardır, cezalandırmaları gerekir veya iyiler de silahla öldürülür bazı zaman. Genç, bir beyine sahip insan, bu şeyleri nasıl algılar? Dünyayı bilmez, etmez. Ne bilimden ne sanattan ne de kendinden haberi olmayan bir genç bu görselitesi ağır basan akışları nasıl algılar, beyninde bunlar neye dönüşür? Şöyle olur: Bilgi ve beceri tabanı gelişmemiş bir gencin kafasında sadece silahlar ve öldürmek olur -ki bu kişiliğin bir parçası-temeli- ve bir karşıt arar. Karşıtı mutlaka bulmalıdır; doğruluk veya yanlışlık önemli değildir; bir karşıt bulunması gereklidir. Ahlak tartışmalarının memeye, dondurmaya indirgenmesi, bu silah denen insan öldüren şeyin en büyük ahlak sorunlarından biri olduğunu görmemizi engelliyor. Kısacası bu diziler bir zemin hazırlıyor: silahı kap, sonra lazım olduğun yere git, der gibiler sanki.
…
Youtube’daki IŞİD videolarının amacı insanlara sadece korku salmak olmayabilir diye düşündüm demin. 3 yıl önce bir yazımda insanlarımızın dikkatli olması gerektiği konusunda kendimce bir uyarı yapmıştım. Gençlere sahip çıkılması gerektiği konusunda bir uyarıydı bu. Bazı partilerin gençlik kollarının katil islam örgütlerine personel topladığını, bu toplanan katillerin yakın bir zamanda ülkemizde de faaliyete geçeceklerini söylemiştim. Gerçi, şimdi göya hep aşağıdaki ülkelerde faal gibi gözüküyorlar fakat bir iç savaşta bunlar buraya gelecekler, dedim.
Youtube’taki IŞİD görüntüleri öldürmeye eğilimli, eğilimi oluşturulmuş, gençleri iştahlandıran bir şeydir, sonucuna vardım. Yani bu katliam görüntüleri açık açık bu katil örgütlere personel topluyor. Veya, yardımcı oluyor. İşin daha korkunç yanı, bu videoları 8-10 yaşlarında çocuklar bile izliyor. Daha erken izlenince daha iyi katil olurlar mı olurlar.
Kafamı bu tür konulardan uzak tutmak için bazen A9 kanalını açıyorum. Cuma geceleri sohbetleri de oluyor. Başka günlerde de izliyorum. A9’un ana konuları belli: Evrim yoktur. PKK komünist bir örgüttür. Allah vardır. Dünyayı kasıp kavuran Darwindir. Türkiye etnik olarak bölgeler vardır. Örneğin Ege’de Türkmen, Az Kürt vardır. Karadeniz’de Türkmen, Laz, Kürt vardır. gibi. Hadi biraz göbek atalım.
Yukarıdaki konular öyle güzel işleniyor ki A9’da, yani görseller-müzik filan eşliğinde, hani yani ben genç olsam -ergen veya çocuk- şu kanalı tesadüfen izlemeye başlasam çok rahat marksist-leninist, darwinist filan olurum, diye düşünüyorum. Yani günümüzün ortalama genç-çocuk zihin yapısını düşündüğümde böyle bir sonuca varıyorum. Gençler önemli. Genç, ergen-çocuk, her şey olabilir fakat önemli nokta şu: neyi anlattığınızı iddia ediyorsanız edin neyi gösterdiğiniz daha önemli, diyorum.
Geçenlerde Adnan bey PKK hakkında bir şey daha söyledi: Dedi ki: PKK, kalleştir. Arkadan vurur. Dağda, kayada dağ keçisi gibidir. Sonuçta, PKK arkadan vurup kaçan bir örgüttür, dedi. IŞİD’e karşı savaşmak için dağdan inen PKK elbette başarılı olamaz, dedi. Çünkü dedi PKK açık alan savaşlarını bilmez, IŞİD ise açık alanda savaş konusunda uzman, dedi. Bence de doğru söyledi. O an aklıma Kandil geldi. Ömer Çelakıl da aklıma geldi fakat o başka bir konuyla alakalıydı o yüzden geri hafızama aldım. Aynı benim seyrettiğim gibi PKK da Kandil’de Adnan hocayı seyrediyor mu acaba? sorusunu sordum kendime. PKK da kesinlikle gülüyordur benim gibi. Ha ha ha ha!
