Ne yapabiliriz! Fakat gerçek bu. Duygusal bir toplumu, hazcı bir toplumu görseliteye boğarsanız… o görselitenin ortalaması neyse onun gibi olur. Tek bir görsel kesit değil bahsettiğim. Karanlık odaları vardır beynin. Onların varlığını sadece kabul etmek dahi bizi kontrollü kılar. Bilmemek, kabul etmemek bizleri felaketlere sürükler. Elin oğlunun zannedip, kapılarına gözcüler dikmedi mi de görsel akışkanlar gelir, dolar oralara.
Yine de bayan orgazm’ı şu çizmeye çalıştığımız şematik görüngü başlangıcında bir yere koymadan önce dikkatli olmak gerekir. O bütün dehlizleri, yarıkları, yer altı su kaynaklarını, sarkıtları dikitleri bulmuş, fakat gel gelelim bu buluşlar onu o buluşların bizatihi kendisi yapmış: yek vücut; dil, görsel, iç güdü dış güdü yan güdü yekliği halinde tanrı gibi bir şey yapmıştır.
Orgazm tanrısıdır o. Hatta arkadaşları, geçen günlerin birinde bir koltukta oturmakta olan 7-8 yaşlarında bir oğlan çocuğunu bacaklarının arasına almaya çalışır varış akasına gülervari bakarlarken o 50 kiloluk bacaklardan birinin oğlan çocuğunun beyin odacıkları üzerinde ne türlü tesirler bırakacağını tahmin edemediler. Fakat ben hazırlıklıyım. Böyle her şeyi yutan-bir insanlar varsa, ben de görenlerden geldim. Her şey kendi seyrinde.
Hırsızlık yaparken kendinden geçiyor. O an, kendini çıplak hissediyor. Arsızlığın doruklarını, ki şehvet orgazmın doruğu çocuğudur, tüm bakışlar altında yatan orgazmların toplamı denli şiddetli hissediyor kemiklerinde, iliklerinde, kan beynine gelip gelip gidiyor. Biliyor bildiğimizi. Her şeyi biliyor. Fakat ne ki, bilmek ona ait bir şey değil; onun bir parçası. Karanlık odalardan, ki beyin demiştik, karanlık odalar demiştik, gözlerine fışkıran, ki sonra tabii ki dışarıya,projeksiyonize edilmiş filmlerden veya reklamlardan veya jeneriklerden veya afişlerden veya ortaoyunlarından veya TrT Ankara radyosu türkülerinden gibi başka bir şey değil olup biten.
Her şey karanlık da onun için. Bir kafa geçiyor. Dünya denen, ki biz varız perde de, yerde aramıza bir kafa gölgesi düşüyor. Onun beynine, karanlık oda 333’e örneğin sonradan gelmiş bay ereksiyon.. yürüyen ereksiyon.. iki gölge arasını dahi girilmesi gerekli yarık zanneden bir oda sakini. Bay ereksiyon. Mitolojik adıyla Erekteruh. Gölgerekteruh. Gölge kafasını bir kıç gölgesine değdirmeye çalışırken görenler var. Bu tür fevri davranışın mitolojik bir kahramana yakışmayacağını hiç kimse söyleyemedi. Bayan orgazm hariç. Fakat sorun değildi; ha yakışmış ha yakışmamış, hepsi birdi.
