Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Aysun GÜL

İnadına Düşüneceğim, Öyleyse Varım!

Aysun GÜL Yazar Aysun GÜL
11 Ekim 2010
Aysun GÜL
1
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Başımda bir sancıdır, düşüncelerim

Kanıyor kalbimde, tüm tümcelerimDinlemek keşkeleri, gizlenmiş bir yara

Kırdığım döktüğüm benim sözlerim.”  AYSUN GÜL

Düşünceye vurulan engellerden, nefret ediyorum. Bu nasıl bir insafsızlık ve akıl hâkimiyetsizliği! Ne düşünürse düşünsün, insanların fikirlerine takılan zincirlerin kırılması, gerektiğini düşünüyorum. Bu ülkede bir şeyler değişti dediğim anlar da sarsılıyorum,  her şey tersine dönüyor ve tekrar aynı sürece giriyoruz.

Tenkit etmemek, başkaları gibi düşünmemek gericilik sayılıyor. Özgürlük için konuşan diller bile, gün geliyor o düşüncelerinden vazgeçebiliyor ve karşı tarafa laf atmaya başlayabiliyorlar. Çilesi bitmeyen bir kısır döngü içinde, aklın anahtarına yani düşünceye açılan kapılara, esaret kilidi ile tekrar sürgüler çekiliyor. Tek tip insan figürü bazı kafalardan gitmedi, gitme olasılığı da kalmadı artık.

Kendi benliğinden; benliğin içindeki akıl almaz sırları anlayan insan, karşısındaki kimliğinde neden, ne için düşündüğüne de, hak vermeye başlayacaktır. İnsan neden inanma ve inandıkları yaşama ve söyleme ihtiyacı duyar? Yaratılışı itibariyle bunu yapmak zorundalığı vardır. Mecburi bir fonksiyonu kullanım dışı bırakmak, kendine vereceği büyük zarardır insan için. Yemek ve içmek gibi ihtiyaçların içindedir, tefekkür edip tefekkürünü diğerlerine ikram etmek. Var olanı yokluğa sürüklemeye ve engellemeye kimsenin hakkı yoktur.

“Gaflettir, kalpleri adam saydıran
Zaman geçtikçe, hayatını kaydıran
Unutulan ansız hataları
Sona doğru geldikçe, benliği kandıran.” AYSUN GÜL

Yıllar önce kimsenin empatinin varlığından haberi yokken, birbirinin canını ve fikrini acıtmakla meşgulken, şimdilerde insanlara tefekküre saygının büyük bir alamet olduğu öğretildi. Empati toplantıların başladığı 90’lı yıllar, benim adıma yeniden başlayan bir süreçti. Farklı düşüncelerden insanlar bir araya geliyor ve birbirleriyle ortak yanlarını birleştirerek, birlikte yaşamak adına özdeşleşiyorlardı.

“Gümüş rengine bürünen mat kelimeler/Fütursuzca dengesiz ağlayışların izinde, yalana dolanmışçasına/Hastalıklı bakışların ardına gizlenerek, haram ve ziyan çelişkilere gebe suskunluklar.” AYSUN GÜL
Bu insanlar bir zamanlar, birbirilerine laf atan ve bildiği doğrudan taviz vermeyen ve şaşmayan insanlardı. Lakin toplantılar da onları bir arada görmek beni çok heyecanlandırmıştı. Artık memleketimde yapılan her toplantıya katılmaya başlamıştım. Özgürlüğü kısıtlanan her birey gibi, benimde içime işliyordu, bu konferanslar. Onlar konuşuyor biz soruyorduk, onlar cevaplıyor biz dinliyorduk. Hamamizade kültür merkezinde ki koltuklarda, boş yer kalmıyordu ve ayakta bıkmadan izliyorduk onları.

“Acaba bu gelişlerinde bizlere ne getirdiler?”, diye heyecandan yüreğim titriyordu. Ruhumda patlama noktasına gelen söylemediğim, her şey dile gelmişti bu toplantılar sayesinde. İnsana saygı, düşünceye saygıdan geçer diyerek, artık yolumdaki taşlara bakmıyordum. Kimseyi yargılamadan yaşabilmeyi öğrenmek adına, yıllarca savaş verdim ama insan beynindeki suret, çok fazla değişmese de değişen dünyaya ayak uydurmaya çalışan bedeni hassasiyetler, değişimi de yanında getiriyordu.

“Kalbin hükmünü hiçe sayan akıl, aklını yolda bırakır ve düşüncelerin güruhunda kaybolur gider. Yüreğiyle düşünen akıl, fethine kendi asliyesiyle inanır ve başka fetihlerin cihadına çıkar.” AYSUN GÜL

Meta’ya saplanan insan, düşünceye saygı çizgisinde çıkarak, kim daha güçlüyse o haklıdır, sürecine girmişti artık. 80 öncesi yakılan yıkılan ve yıpratılan duyguların, sosyal yapıya verdiği sarsıntılar, 80’den sonraki dönem de  darbelerle birlikte, uç noktalara vurdu ve sürdürdü düşünceleri. Uçurum kenarında yaşamaktı tefekkür etmek, bir ülkeden sınır dışı edilmekti, demir parmaklıklar ardında soğuk duvarlara bakıp aynı suçtan yargılananlarla arkadaş olmaktı, sorgusuzca ve adaletsizce var olmaktı.

Darbenin inançlara saygısı yoktu ve sağa ve sola da itibar etmiyordu. Hitlervari, bir anlayışla kim benden değilse, benim gibi düşünmüyorsa, o olmamalı diyerek postallarını vuruyordu kaldırımlara. Okuma haklarını alıyordu, genç yüreklerin elinden. Yalan, yanlış ve dengesiz bir yönetimle, insanların kafasında başörtüye olan güveni sarsmaya çalışıyordu. Ve yıllar geçtikçe eğitim sürecindeki yenilenmelerin öğretime etkisiyle birlikte darbeye olan kin büyüdü ve alaşağı edildiler yerlerinden. Tefekkürü terennüm etmek adına, duvar arkasında yatanlara özgürlük doğmuştu, yarım yamalak bir anlayışla da olsa hayatlarını maviyi görerek yaşayacak olmaları, sevindirmişti onları.

“AKLIN MİTİNGE ÇIKASI GELDİ
DÜŞÜNME DÜŞÜNDÜKÇE SIRA BANA GELECEK
SEN FİRARİSİN
BEN PARMAKLIK ARKASINDA.
KAÇAN KURTULUR DERLER…
KALANLARA FATİHA”

Gazetelerin, derneklerin, dergilerin, partilerin kapatılış nedenlerindeki gerçek gaye de insanca düşünmek ve yaşamaktı. Neydi bu insanların düşünceye karşı alıp veremedikleri! Herkes aynı düşünecekti de, Tanrı neden insanı farklı bedenlerde yarattı! diye, düşünmeye davet ediyorum bunları. Geçmişten gelen alışkanlık yine değişmedi ve şiir okuyanlar hapishanelerde kitlelere sahip oldular. Sayelerinde yükselmek için zaman kaybetmeleri gerekmedi. Partileri kapatılmaya çalışıldı, başka isimlerle açıldı. Düşünceleri değişmedi ama düşündüklerine farklı sözcükler bularak, anlatma devri başladı.

Şu sıralarda Vakit Gazetesi’nin kapatıldığını öğrendim. Ve tüylerim diken diken oldu. Ne zaman özgürlükler kısıtlansa başıma ağrılar giriyor! Yetmedi mi? bu anlamsız ve içeriksiz engellemeler. Vakit Gazetesi’ni kapatmakla düşüncelerini bitirdiğini zanneden bu bağımsızlık düşmanları, ne düşünerek buna karar veriyorlar! anlamakta güçlük çekiyorum.

Kendi kitlesine ulaşmak adına yine ve yeniden kurmasına gerek bile olmayacak. Adı değişecek tabi ki. Bu nasıl bir tutarsızlık ve saçmalık Akit kapatıldı, Vakit oldu, Vakit kapatıldı Yeni Akit olacak. Güler misin? Ağlar mısın? İşleri güçleri yok bunların boş vakitlerini dolduruyorlar, galiba.

“Ne düşünce de olursa olsun, bu büyük bir haksızlık. Kalemleri kırmaya çalışmak, ilmi yok etmektir. Kalemler ilahi bir hikmetle, sözcükleşirler çünkü. Allah’ın verdiğini sadece ve sadece Allah alır. Nice empatilere sevgili arkadaşlar. Düşünceye uzanan ellere, kalemimizle ses verelim, bu onlara yetecektir.

Selam ve dua ile

Paylaş
Etiketler: 80'li yılarbenlikdüşünceözgürlüktefekkürzindan
Önceki Yazı

Kızıma Mektup

Sonraki Yazı

CHP’de Helva Telaşı

Aysun GÜL

Aysun GÜL

1977 Trabzon doğumluyum/evli ve bir çocuk annesiyim. yerel bir gazetede ve İnternet bir edebiyat dergisinde yazılar yazıyorum. k.t.u mezunuyum.

İlişkili Yazılar

Aysun GÜL

Kalbin Keşfindeki Mucizevi İlaç: Nefis Terbiyesi

02 Ağustos 2011
5k
Aysun GÜL

İçin İçin İçimizi Kemiren Hatalarımız

31 Temmuz 2011
5k
Aysun GÜL

Dağ Eşkiyalığından Meclis Eşkiyalığına!

29 Temmuz 2011
5k
Aysun GÜL

İnternet Sohbetleri Veba Gibi Sardı Toplumu

23 Temmuz 2011
5k
Sonraki Yazı

Demokrat Parti!..

Yorumlar 1

  1. ahmet fidan says:
    15 yıl önce

    Evrenin yaradılışından bu yana, insanoğlunun toplumsal olarak varoluşundan bu yana en tehlikeli şey düşünce olmuştur malesef…
    Ne gariptir ki, düşünmeyen veya yeterince düşünemeyenler yargılamıştır düşünen beyinleri ve çoğu zaman hiç bir şey düşün(e)meyenler ceza kesicileri veya cellatlarr olmuşlardır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap