Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kemal ÖZER

28 Şubat Genetiğimizle Oynamıştı

Kemal ÖZER Yazar Kemal ÖZER
28 Nisan 2012
Kemal ÖZER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Kaçı kâğıt üzerinde kaldığından ya da kaçı “toplum mühendisliği” veya “psikolojik harp” olarak gizliden uygulandığı için adından dâhi haberdar olmadığımız darbeler yaşandı bu ülkede? Bilmiyoruz.

Öncekiler bir yana; sırasıyla 12 Mart muhtırası, 12 Eylül darbesi, 28 Şubat post modern darbesi, 27 Nisan olarak tarihe/kayda geçen korsanlıklarla büyüdüm ben.

Beyaz Türk, kirli sermaye, asker, medya, yargı, yer altı örgütleri, küresel çıkar odakları ve sendika ağalarının işbirliğiyle amacına ulaşan 28 Şubat süreci kimilerine göre hâlâ devam etmekte, kimilerine göre ise çoktan öldü.

Sağ mı, mevta mı, yoksa sekerat halinde mi kararı siz verin. Lakin bu haydutluk bedensel olmasa da zihinsel genimizi değiştirdi, bilincimizi kirletti, şeytan gibi damarlarımıza nüfuz etti ve hormonlu bir toplum inşa etti.

“28 Şubat bitti ama bizi de bitirdİ” başlıklı dünkü yazısını şu cümlelerle bitiriyordu Yusuf Kaplan: “Bazıları, 28 Şubat'ın bittiğini düşünüyorlar! Ama 28 Şubat'ın bizi nasıl "bitirdiğini"; bu ülkenin ruh-köklerini nasıl dümdüz ettiğini; bizi onarılması çok zor bir zihnî savrulmanın eşiğine nasıl fırlattığını; bu ülkenin varlık nedenini ve gelecek ufkunu oluşturan direnç noktalarını nasıl birer birer kırdığını, yerle bir ettiğini; bizi, bütün İslâmî kesimleri hormonlu kişilere dönüştürdüğünü; nasıl berbat bir şekilde, güle oynaya, hızla ve hazla sekülerleşmenin eşiğine getirip bıraktığını; bizi, nasıl bu ülkenin hırsızları, yolsuzları, tuzu kuru yeni semirmiş dinci-kapitalistlerine dönüştürdüğünü konuşan var mı? Neden yok, peki?”

Bu haklı tespit ve soruyu desteklemek için, 28 Şubat sürecinde yaşadıklarımın bir bölümünü sanırım herkes gibi kayda geçmenin tam vakti.

Bu şedid günlerin bir bölümünü hastanede geçirdiğim için, mesela “11 Ekim 1998 başörtüsü için el ele eylemi”ne katılamamıştım.

Ama “Çankaya’nın şişmanı İslam’ın düşmanı” sloganlarının atıldığı Kızılay Meydanı’nda yapılan mitinge, polisin Ankara’nın girişlerini kontrol altına almasına rağmen, bir yolunu bulup girmiş ve katılmıştım.

Müsiad Yönetim Kurulu üyesiydim ve Milliyet ve Posta gazetelerinde yayınlanan “yeşil sermaye listesi”nde benimde adım geçiyordu. Oysa yeşili/kırmızısı bir yana “sermaye” denilen “illet” bana hiç uğramamıştı. Ama olsun “şanımız” yürüyordu bu sayede…

Diğer yandan da Mesut Yılmaz ve aksak Yaşar (Dedelek) TBMM Kürsüsü’nden, İmam Hatipliler için “yarasa” tabirini kullanıyordu.

Korkudan üyeleri önemli ölçüde azalan (Ömer Cihad Vardan, bugün o tarihte üye sayısının 2823’den 1800’e düştüğünü açıklamış) Müsiad’da karar almıştık ve herkes savcılığa gidip “yeşil sermaye ithamı” nedeniyle suç duyurusunda bulunacaktı. Savcılığa iki yüz kadar üyeden, sadece “iki kişi” gidebilmiştik.

Sadece iki kişinin suç duyurusunun davaya dönüşmesi o şartlarda imkânsızdı ve öyle de oldu.

İmam Hatipler yüzbinlerce mezun vermişti vermesine, fakat iki “yarasa”nın ithamına cevap verecek cesarete sahip değillerdi. Bu seviyesiz ithama “yarasa olmadığını” gösterme cesaretini sadece üç kişi gösterebilmişti. Bu “korkaklık ve sinmişlik” yüzünden açtığımız davayı da kaybettik ve mahkeme masraflarının yanı sıra, “iki yarasa”nın avukatlarına bir dünyada vekâlet ücreti ödedik.

Bizi haksız bulup davamızı reddeden “Türkiye Cumhuriyeti Mahkemesi,” o şer günlerde, “seviyesiz” ve dahi “ahlaksız,” “yarasa” ithamını üstümüze atılı bırakmıştı.

Bu süreçte Amerika’ya gitmem gerekmişti. 28 Şubatçıların “sakıncalı” listesinde yer aldığım için, ABD’de -tıpkı Çin’in dün yaptığı “süper küstah” ithamını haklı çıkaran gerekçeler(!) sunarak- reddetmişti vize talebimi.

Sadece İmam Hatiplerde okuduğu için “yarasa” hakaretine maruz kalan yüz binlerin sessizliği, adları çarşaf çarşaf gazetelerde “cüzamlı” gibi gösterildiği halde, savcılığa bir dilekçe bile verme cesareti gösteremeyenler, çocuklarını İmam Hatiplerden alma yarışına girmişlerdi. Bütün bunlar, Yusuf Kaplan’ın işaret ettiği gibi “bitirilişin” daha önemlisi, “bitişin” açık seçik göstergesiydi.

Geçenlerde bir dostum, 28 Şubat sürecinde çocuklarını İmam Hatip Liselerinden alan “ünlü” simaların isimlerini sıraladı. “Bunlar; yazılarını okuduğumuz, konferanslarını dinlemek için canhıraş koşuşturduğumuz, gıpta ettiğimiz kimselerdi. Bu kimseler “kötü örnek” oldular, güya değiştirmeye çalıştıkları topluma. Şimdi de çıkıp “sıkılmadan” konuşmaya devam ediyorlar. Artık bu kimseleri okumuyor ve asla dinlemiyorum” dedi.

Ankara’nın köye veya varoşa hapsettiği “yerliler”, Özallı yıllarda yeni bir maceraya sürüklenmişti. 90’ların peşi sıra gelen ve bu karanlık günlere eklenen 28 Şubat süreciyse, ruhumuzu küle çevirip hoyratça savuruyordu. Şimdi ise herkes her şeyi iktidara “havale” etmiş durumda. Hayrı da, şerri de sadece iktidardan umuyorlar…

“Davasına sahip çıkamayanlar” bugün tüm faturayı, 28 Şubatçılara kesme kolaycılığına sığınabilirler. Sanki kendileri “dik” durmuşlar gibi, Erbakan Hoca’yı “dik duramamakla” suçluyorlar. Hoca eleştirilebilir elbette, ancak eleştiriye kendimizden başlamak gerekmiyor mu?

Hadi 12 Mart’ta çocuktuk, 12 Eylül’de öğrenciydik, ama biz 28 Şubat’ta “dik durduk” tıpkı şimdi olduğu gibi. Ya siz? Hadi çekinmeyin söyleyin! Bize söyleyemiyorsanız ve hâlâ diriyse vicdanınıza söyletin, dik durup duramadığınızı…

Anladık hırsızın suçu vardı, ya ev sahibi çok mu masumdu?

Paylaş
Etiketler: 12 mart muhtırası28 Şubat bitti ama bizi de bitirdİpsikolojik harp
Önceki Yazı

Bağ-Kur Destek Primine İtiraz Edilebilir mi?

Sonraki Yazı

Hak Edilen Ödül

Kemal ÖZER

Kemal ÖZER

İlişkili Yazılar

Kemal ÖZER

Hoşça kalın, Allah’a Ismarladık

02 Şubat 2021
5k
Kemal ÖZER

Ya Şimdi Yahut Bir Asır Daha Esarete Devam

17 Ağustos 2020
5k
Kemal ÖZER

‘İlaç’ Savaş ve Suç Ürünüdür

14 Mayıs 2020
5k
Kemal ÖZER

Kemalizm: Türkiye’nin Çıkmaz Sokağı

05 Mayıs 2020
5k
Sonraki Yazı

Hak Edilen Ödül

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap